Çocuklarla korkuları hakkında konuşun
Çocuklar stresli olaylara nasıl tepki vereceği konusunda, yetişkinlerini model alırlar. Ebeveynler aşırı endişeli görünüyorsa, çocukların kaygısı artabilir. Korkulu ve kaygılı durumlarda çocuğa nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda önerilerde bulunan Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Prof. Dr. Seher Akbaş “Onlarla korkuları hakkında konuşmak ve onlara hastalık riskleri üzerinde bir miktar kontrol hissi vermek kaygıyı azaltmaya yardımcı olabilir” diyor.
Coronavirüs hastalığı salgını pek çok kişi için stresli geçebilir. Bir hastalık hakkındaki korku ve endişe bunaltıcı olabilir. Herkes stresli durumlara farklı tepki gösterir. Salgına nasıl yanıt vereceğiniz, geçmişinize, sizi diğer insanlardan farklı kılan şeylere ve yaşadığınız topluma-kültüre bağlı olabilir.
Bu salgın hastalıkta, stres yaşama açısından çocuklar ve gençler riskli gruplar arasında yer alır. Bu nedenle özellikle çocukların salgın sırasındaki kaygı, korku, üzüntü, davranış değişiklikleri gibi yaşayabileceği ruhsal sorunlar açısından dikkatli olmak gerekir. Çocukların kaygı düzeyi arttığında hem kendileri hem de ebeveynleri için oldukça zorlu süreçler yaşanabilir. Ebeveynlerin kaygı düzeyi yüksek olduğunda ise kendileri ve çocuklarını korumakla ilgili görev ve sorumluluklarını yerine getirmeleri güçleşebilir. Çocuklara yönelik olumlu önleyici tedbirleri öğretmek, onlarla korkuları hakkında konuşmak ve onlara hastalık riskleri üzerinde bir miktar kontrol hissi vermek kaygıyı azaltmaya yardımcı olabilir.
‘ Korku-kaygı’ yaşayan çocuklarda hangi belirtiler görülür?
- Küçük çocuklarda huzursuzluk, gerginlik veya aşırı ağlama
- Kazandığı becerilerde eskiye dönme (Çiş, kaka kaçırmaya başlama)
- Anne babadan ayrıldığında aşırı kaygılanma
- Kendi sağlığı ve sevdiklerinin sağlığı hakkında korku ve endişe duyma, düşünme ve konuşma
- Yeme düzeninde değişiklikler
- Dikkat sürdürme ve konsantre olma zorluğu
- Uykuya dalmakta güçlük çekme, geçe uyanmaları
- Kolay yorulma
- Günlük yaşamda kötü bir şey olacağına dair kaygılı olma
- Oyun ve günlük aktiviteleri yerine getirmekte zorlanma
- İsteksizlik
- Açıklanamayan baş ağrısı veya vücut ağrısı
- Gençlerde sinirlilik, davranış sorunları
- Kronik sağlık sorunlarının kötüleşmesi
Çocuğunuz “korku-kaygı” yaşıyorsa;
- Öncelikle çocuğunuzla konuşmak için zaman ayırın. Bu korkular hakkında konuşun. Hastalıkla ilgili doğru bilgiler hakkında konuşun. Kaygıyı azaltmaya (kaygı duymalarına neden olan yanlış bilgileri değiştirerek) yardımcı olabilir.
- Çocuklara hastalığı önlemek için neler yapabilecekleri konusunda yol göstermek onlara hastalık yayılımı üzerinde daha fazla kontrol duygusu verir ve kaygılarını azaltmaya yardımcı olur.
- Televizyon izlemeyi azaltın veya internetteki ve sosyal medyadaki bilgilere erişimi sınırlayın. Çocuklarınız için rahatsız edici olabilecek bilgileri izlemelerini ve dinlemelerini engelleyin.
- Çocuğunuzun güvende olduğundan emin olun. Kendini üzgün hissettiğinde onu dinleyin. Nasıl başa çıkacaklarını öğrenebilmeleri için kendi stresinizle nasıl başa çıktığınızı onlarla paylaşın. Onun daha önceki başa çıktığı olayları, başa çıkma yolunu, becerisini, gücünü hatırlatın.
- Ebeveynlerin ne zaman danışmanlık alacağı sorusu da önemlidir. Bu ortaya çıkan ruhsal ve ya davranışsal sorunlar günün çoğunda ortaya çıkıyor, çocuğun oyun, ders gibi aktivitelerini yapmasını bozuyor ya da sosyal ilişkilerini etkiliyorsa danışmanlık alın.
- Önceden var olan ruhsal hastalığı olan çocuk ve ergenlerin mevcut tedavilerini devam ettirin. Ruhsal sorunu olan çocuklar için, bu süreçte yeni eklenen ve ya kötüleşen belirtiler konusunda uyanık olun bunların fark edin, doktorunuzla paylaşın.
- Çocuğunuz coronavirüsü veya başka nedenle kaygı, korku, takıntı, panik atak veya depresif belirtiler yaşamaya başlıyorsa bir terapist size ve/veya çocuğunuza bu sorunlarla sağlıklı bir şekilde başa çıkmanızda yardımcı olacak bir sonraki adım olacaktır.