Gazete Vatan Logo

Çocukları sanal tehlikelerden korumanın yolları!

COVID-19 nedeniyle çocuklar, artık teknolojiyle eskisinden çok daha içli dışlı hale geldi. Sokakta göz önünde oyun oynayan çocuklar, artık sanal dünyaya taşındı. Bu süreçte siber suçlular ve fırsatçılar da işbaşında. Çocukları sanal dünyadaki tehlikelerden korumanın yolu, “dijital rehberlik”ten geçiyor.

Çocukları sanal tehlikelerden korumanın yolları!

Tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 nedeniyle evde geçirilen süre arttı. Beraberinde, her yaştan çocuk ve genç tablet, telefon ve bilgisayarlar aracılığıyla sanal dünyada daha fazla zaman geçirmeye başladı. Birçok anne-babanın şikayet ettiği bu durum, sadece çocukların zamanlarını verimsiz geçirmelerine değil, sanal ortamda ciddi tehditlerle karşı karşıya kalmalarına da neden oluyor.

Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Beyazsaçlı, online eğitim uygulamasını bir yana bıraksak bile çocukların ve gençlerin boş vakitlerinin büyük bir bölümünü internette geçirerek, sanal dünyadaki tehditlere maruz kaldığını hatırlatıyor. Yrd. Doç. Dr. Beyazsaçlı, akla ilk gelen tedbir olan “yasaklama”yı önermiyor, bunun yerine “Önemli olan ebeveynlerin çocuklarını, çocukların da kendilerini bu tehditlerden nasıl koruyabileceğini öğrenmesi.” diyor.

SİBER SUÇ ODAKLARINA DİKKAT!

Pandemi sürecinde, online eğitim ihtiyacına bağlı olarak iletişim teknolojilerinin kullanımının anaokulu seviyesine kadar indiğini hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Beyazsaçlı, ailelerin bu süreçte çok yorulan çocuklarına, internet kullanım özgürlüğü tanıdığını söyledi.

Haberin Devamı

Kontrolsüz ve bilinçsizce internet kullanımının çocuklar ve gençleri siber suçların hedefi haline getirdiğini ifade eden Mehmet Beyazsaçlı, yabancı kişilerden gelen mesajların bilinçsizce açılmasının, zararlı bilgisayar yazılımlarıyla kamera kullanımına izinsiz erişim sağlanması, oyunlarda ödül teklifi ile çocukların kandırılarak taciz riski altında kalması ve sonrasında ahlaki şantajla psikolojilerinin bozulması gibi sonuçlar doğurabildiğinin altını çizdi.

OYUNLARIN ŞİDDET DOZUNA DİKKAT!

Beyazsaçlı, ciddi oranda şiddet içeren oyunların sayısının arttığını söyleyerek, bunların çocuklarda öfke ve saldırganlık duygularını şiddete meyilli bir hale getirdiğini ve kendilerine ve başkalarına zarar vermelerine dahi yol açabildiğini vurguladı.

Yrd. Doç. Dr. Beyazsaçlı, “Mavi Balina”, “Game of 72” ve “48 Hours Challenge”ın bu grupta yer alan bazı oyunlar olduğunu, ancak ebeveynlerin çocuklarını korumaları gereken oyunlara her geçen gün yenilerinin eklendiğini söyledi.

Haberin Devamı

SOHBET ÖZELLİĞİNİ KAPATIN

Masum gibi görünen birçok oyun ise sohbet özellikleri ile tehlike arz ediyor. Suiistimale en açık alan olan oyun içi sohbet grupları konusunda ailelerin daha da dikkatli olması şart. Yrd. Mehmet Beyazsaçlı, bu noktada oyun içinde, sohbet ve mesajlaşma özelliklerin özellikle 10 yaş altı çocukların kullanımında devre dışı bırakılması gerektiğini vurguluyor. "Sanal ortamdaki bu tip güvenlik önlemleri aile tarafından düzenli şekilde takip ve kontrol edilmelidir " diyen Beyazsaçlı, çocuk ve gençlerin sanal ortamda tanımadıkları hiçbir insanla sohbet etmemeleri ve herhangi bir kimseden gelen özel mesajları kabul etmemeleri yönünde de mutlaka bilgilendirilmeleri gerektiğinin altını çiziyor.

AİLE İÇİ EMPATİ HAYAT KURTARIR

Aile içinde ilişkilerin gelişmiş bir empati ile kurularak çocuklardaki duygusal bağın güçlendirilmesi gerektiğini hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Mehmet Beyazsaçlı, ebeveynlerin çocuklarının psikolojik ihtiyaçlarına karşılık vermemeleri durumunda, çocuklarda duygusal ihmale bağlı yalnızlık, değersizlik, ait olmama ve depresyon gibi problemler oluştuğunu kaydetti. Beyazsaçlı, bu durumun da çocukları, internet ortamında yeni tanışılan ve dost görünen siber suç odakları için ideal bir hedefe dönüştürebileceğini söylüyor.

Haberin Devamı

DİJİTAL REHBERLİK ŞART

Mehmet Beyazsaçlı, son zamanlarda literatürde yer bulan “Dijital Rehberlik” kavramının klasik ebeveyn yaklaşımlarından fazlasını gerektirdiğini belirtiyor. Beyazsaçlı “Sokakta göz önünde oyun oynayan çocuk, teknolojiyle birlikte sanal ortama katılmış ve buna paralel olarak sokak suçluları da sanal ortama taşınmıştır. Teknolojiyle büyüyen çocuklarımız ‘Dijital Yerli’, ebeveynler olarak bizler ‘Dijital Göçmen’ statüsünde tanımlanıyoruz. Dijital göçmenlerin dijital yerlileri kontrol ve koruyabilmeleri için tek şart, kendilerini geliştirerek dijital rehber olma zorunluluğudur” dedi.

Haberin Devamı

DİJİTAL REHBERLİK İÇİN KENDİNİZİ GELİŞTİRİN

Yrd. Doç. Dr. Mehmet Beyazsaçlı ailelere başlıca şu önerilerde bulunuyor:

- İnternetteki tehlikeler konusunda çevrenizdeki teknoloji uzmanlarından bilgi alın.

- Kamera, ses cihazı ve bilgisayar hesaplarına izinsiz ulaşımı engelleyen bir anti-virüs programı edinin ve çocuklarınızı internetteki tehlikelere karşı bilgilendirerek internette kalma süresini ve kullanım ortamını düzenleyin.

- Faydalı kullanımı özendirin ve duygusal alanına zarar vermeden sanal ortamını kontrol edin.

- Çocuğunuzla özel sorunların paylaşılabildiği güvenli ve empatiye dayalı ilişkileri koparmayın.

- Çocuğunuzu, cinsel istismara karşı mutlaka bilgilendirin ve kendisini koruma konusunda bilinçlendirin.

- Ani duygusal ve davranışsal değişimlerin kaynağını mutlaka araştırın, gerekirse bir uzmana danışmaktan çekinmeyin.

- Hatalı davranışlarına karşı suçlayıcı davranmak yerine her zaman öğretici ve güven verici davranın.