Çocuğun şişmanlığından aile sorumlu
Çağın problemi haline gelen obezite, özellikle çocuk yaşlarda görülmeye başlamasıyla dikkat çekiyor. Yeteri kadar hareket etmeyen, spor yapmayan ve buna ek olarak sağlıksız besinler tüketen çocuklar, küçük yaşlardan itibaren kronik sağlık sorunlarıyla baş başa kalıyorlar. Çocuklarda beslenme alışkanlıklarının doğumla beraber başladığını ifade eden uzmanlar çocuklardaki kilo problemi ailelerin bilinçsizliğinden kaynaklandığını belirtti.
Çocuklarda beslenme alışkanlıklarının doğumla beraber başladığını ifade eden Diyetisyen Hale Taşgın, kliniklerine ebeveynleriyle gelen çocuk danışanların sayısının çok fazla olduğunu söyleyen diyetisyen anneyi ve babayı sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirdiklerini söyledi. Doğru bir beslenme alışkanlığının ek gıda dönemiyle başladığını söyleyen diyetisyen Hale Taşgın, “İlk bir yaş içerisinde müthiş bir şekilde büyüme ve gelişme gösteren çocuklar, doğum kilolarının yaklaşık olarak 3 katına çıkarlar. İlk 6 ay mutlaka anne sütü ve sonrasında anne sütüyle birlikte ek gıdaya geçiş yapılır. Fakat birinci senenin sonunda bazı iştah kayıpları gözlenir, daha önceki senede olduğu gibi yemekten çok dışarıya ilgi göstermeye başlarlar. Bu dönemde şekere aşırı düşkünlük gösterseler de, ailelerin şekerli gıda tuzağına düşmemeleri ve çocukların damak zevkini farklı tatlarla geliştirmeleri gerekir” dedi.
AMAÇ DENGELİ BESLENMEYİ ÖĞRETMEK OLMALI
İlkokula kadar hemen hemen annenin koruması altında olan çocuklara, dengeli beslenmenin ne olduğu, vücudumuzun nasıl çalıştığı, nelerin zararlı, nelerin faydalı besinler olduğunun anlatılması gerektiğinin altını çizen Hale Taşgın, şunları kaydetti: “Ancak 4 yaşından sonra bedeniyle ilgili her şeyi anlayabilen çocuğunuza, hastalıklardan, nasıl dirençli ve sağlıklı bir bedene sahip olabileceğinden bahsedebilirsiniz. Şekerli ve kalorisi yüksek yiyecekler yerine, onunla beraber yapacağınız sağlıklı öğünler, beslenme alışkanlıklarını doğru bir şekilde kazanmasına fayda sağlayacaktır. Sofra hazırlarken, yemekleri pişirirken küçük bir aşçı misali size yardımcı olmasına izin verirseniz, kendi emeği olan yemeğe daha çok ilgisi artacaktır. Amacınız her zaman dengeli beslenmeyi öğretmek olmalı, abur cubura alışmadığı için zaten bir damak zevki oluşacaktır.”
PORSİYONLARA DİKKAT EDİN
Özellikle porsiyon miktarına dikkat çeken Taşgın, “Okul öncesi çocuğunuzun porsiyonları, yetişkin porsiyonunun yaklaşık üçte biri oranındadır. Çocuğunuzun tabağında bulunan her şeyi tanımasına ve neden o besini yemesi gerektiğine dair açıklamalarda bulunmalısınız. Beslenme alışkanlıkları psikomotor gelişimle ilgilidir, kendi kendine yemek yemesine izin verilen çocukların ince motor hareketleri daha iyi gelişir. Buda ilkokul döneminde ellerini daha rahat kullanabilmelerine, daha rahat yazı yazma becerisi kazanmalarına fayda sağlıyor. Lütfen porsiyonlara dikkat edin ve çocuklarınızı bol bol spora teşvik edin” dedi.