Bu belirtilere dikkat! Tedavisi yok ama durdurmak mümkün, Dünyada 6.1 milyondan fazla kişide var!
Halk arasında "yaşlılık hastalığı" olarak bilinen ve en yaygın dejeneratif beyin hastalıklarından biri olan Parkinson, dünyada 6.1 milyondan fazla kişide var. Parkinson hastalığının nedeni tam olarak bilinmese de daha çok 50 yaş üzerindeki erkeklerde görülüyor. 2040 yılında 12 milyondan fazla kişiyi etkilemesi beklenen hastalığın sık belirtileri arasında “kas sertliği, hareket sıkıntısı ve titreme” görülse de Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Necioğlu Örken koku alma kaybı, sık idrara çıkma, kabızlık, uyku bozukluklarını da belirtiler arasında sıraladı ve hastalığın ilerleme hızının kişiden kişiye büyük oranda değiştiğini, gidişatı ön görmenin çok zor olduğunu dile getirdi.
DUYGU YEŞİLGÖZ / gazetevatan
Dünya genelinde son yıllarda hızla yayıldığı için doktorların "salgın" olarak nitelediği hastalık, ilk kez 1817’de Londralı doktor James Parkinson tarafından tanımlandı. Beyinde dopamin adı verilen, beyin hücrelerinin birbirleriyle haberleşmesini sağlayan maddeyi üreten hücrelerin bozulması sonucu ortaya çıktığı saptanan hastalık, zaman içinde ilerler ve öğrenme, bellek gibi diğer beyin işlevlerini etkileyerek motor özelliklerinin yitirilmesine neden olur.
Yüzde 90’ından fazlasında koku kaybı var
Titreme (tremor), yavaş hareket etme, katılaşma, denge kaybı ya da yürüme güçlüğü parkinsonun ana belirtileri olsa da Örken, koku alma, tanıma ve ayırt etmede azalma, sık idrara çıkma, aciliyet ve mesanenin tam boşaltılamaması, azalmış libido, cinsel işlev bozukluğu, erkeklerde erektil disfonksiyon, kabızlık ve uyku bozukluklarının da belirtiler arasında olduğunu söyledi.
Parkinson hastasının yüzde 90'ından fazlasında belirgin koku alma kaybının görüldüğünü aktaran Örken, “Koku alma değişiklikleri hastalığın teşhisinden yıllar hatta on yıllar önce olabilir” diyerek koku alma kaybının spesifik bir bulgu olmadığını, ilerleyen yaşla görüldüğü gibi viral enfeksiyonlar ve burun mukozasındaki anormalliklere bağlı olarak da gözlemlenebileceğinin altını çizdi.
Teşhis edilmesi yıllar alır
Tanı konan kişilerin geriye dönük hatırladığı en erken belirtinin ise sinir sistemine bağlı ortaya çıkan ve hareketi etkileyen bulgular olduğuna dikkat çeken Örken, hastalığın klinik tanısının da bu bulgulara göre konulduğunu ifade etti ve ekledi:
“Bu belirtiler çok yavaş gelişebildiğinden, Parkinson hastalığının teşhis edilmesi genellikle yıllar alabilir.”
Akıllı saatler parkinsona umut
“Genetik faktörlü olan hastalıkta gidişatı ön görmek çok zor, kişiden kişiye değişkendir Her ne kadar hastalığın şu anda kesin bir tedavisi yoksa da, yeterince erken teşhis edilirse hastaların yaşam kalitesi ilaçlar, tedaviler ve bazı durumlarda cerrahi ile iyileştirilebilir.” Diyen Örken, Parkinson hastalığını klinik teşhisten yıllar önce tanımlamanın mümkün olup olmadığını araştıran bir çalışmada sağlık verilerini takip etmek için kullanılan akıllı saatlerin kişilerin hareket hızın izleyerek yalnızca Parkinson teşhisi konmuş hastaları değil, aynı zamanda hastalığın erken evrelerinde olup henüz teşhis edilmemiş hastaları da tespit ettiğini, bu kişileri genel popülasyondan 7 yıl öncesine kadar ayırt etmede iyi bir test performansı gösterdiğini ve bu çalışmanın hastalığın tedavisinde bir ışık olabileceğini aktardı.
İlaçlar uzun yıllar kontrol altında tutar
Parkinsonun bulgularını azaltan pek çok ilaç olsa da tam iyileşmeyi sağlayan bir tedavi olmadığını söyleyen Örken, hastalığın ağır ilerlemesinden dolayı hastalığın ilaçlarla uzun yıllar kontrol altında tutulabildiğini, tedavi gören pek çok Parkinson hastasının hiçbir engel yaşamadan uzun yıllar yaşayabileceğini belirtti.
“Parkinson ölümcüldür” yorumlarına karşı çıkan Örken, “Parkinson kendisi ölümcül değildir. Ölüm riski hastanın düşme, boğulma ya da zatürre gibi komplikasyonlarına bağlıdır.” Diyerek doktor gözetiminde hastalığın bulgularına yönelik tedaviyle Parkinson hastalığının uzun yıllar kontrol altında tutulabileceğini söyledi.