Gazete Vatan Logo

Bu belirtilere dikkat!

Uzmanlar kilo kaybı, ateş, halsizlik, ağrı, memede veya vücutta hissedilen kitleler, cilt değişiklikleri, kanama, dışkılama veya idrar yapma alanındaki değişikliklerle öksürük, horlama gibi belirtilerin kanser belirtisi olarak kabul edildiğini söyledi.

Radyasyon Onkoloji Uzmanı Dr. İhsan Karslıoğlu, kanser haftası nedeniyle kanser hastalıkları, belirtileri ve kanser hastalığındaki risk faktörleri hakkında bilgi verdi. Dr. İhsan Karslıoğlu, kelime anlamı olarak kanserin bir organ veya dokudaki hücrelerdeki düzensiz bölünme ve çoğalmasıyla beliren kötü urlar olduğunu söyledi. Genel anlamda ise kanserin vücudun çeşitli bölgelerindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla oluşan yüzden fazla hastalık grubu olduğuna dikkat çeken Karslıoğlu, “Bütün kanser tiplerinin vücudun temel yaşa ünitesi olan hücrelerimizden gelişir. Vücudumuzdaki sağlıklı hücreler bölüne bilme yeteneğine sahiptirler. Ancak kas ve sinir hücrelerinde bu özellik bulunmaz normalde vücudun sağlıklı ve düzgün çalışması için hücrelerin büyümesi, bölünmesi ve daha çok hücre üretmesine gereksinim vardır. Bazen buna rağmen süreç doğru yoldan sapar yeni hücrelere gerek olmadan hücreler bölünmeye devam eder. Bilincini kaybetmiş kanser hücreleri kontrolsüz bölünmeye başlar ve çoğalırlar. Fazla hücrelerin kütleleri bir büyüklük ve tümör oluşturur" dedi.

DOKTOR KONTROLÜNDEN GEÇİLMELİ

Haberin Devamı

Kanser belirtilerini bilmenin hastalığın erken teşhis açısından önemli olduğunu dile getiren Dr. Karslıoğlu, “Bu belirtilerin birine veya daha fazlasına sahip olmak kişin kanser olduğu anlamına gelmez. Açıklanamayan kilo kaybı, ateş, halsizlik, ağrı, memede veya vücutta hissedilen kitleler, cilt değişiklikleri, kanama, dışkılama veya idrar yapma alanındaki değişiklikler, öksürük, horlama gibi belirtiler kanser belirtisi olarak kabul edilir. Bu belirtilerin sıkça görülmesi dahilinde bir doktor kontrolünden geçilmesi muhakkak gereklidir" diye konuştu.

KANSER ÖYKÜSÜ OLANLAR DAHA RİSKLİ

Sigara ve alkol gibi risk faktörleri kontrol edilebilirken yaş ve genetik gibi faktörlerin kontrol edilemediğine işaret eden Karslıoğlu, “Pek çok risk faktörünün hastalığı direkt olarak neden olup olmadığı bilinememektedir. Risk faktörleri doktorların kansere yakalanma olasılığı yüksek kişileri teşhis etmesinde yardımcıdır. Akrabalarında kanser öyküsü olan genç insanlar daha yüksek riske sahiptir. Örneğin, anne veya kız kardeşine meme kanseri öyküsü olan bir kadında aile öyküsü olmayan bir kadına göre meme kanseri gelişme riski iki kat fazladır. Kanser öyküsü olanların daha erken dönemde ve daha sık aralıkta tarama testlerinden geçmesi faydalı olacaktır. Bu kişilerde genetik testlerin yapılması gerekmektedir" dedi.

KANSERE YAKALANMA RİSKİNİ AZALTABİLİRİZ

Haberin Devamı

Risk faktörlerinin dört grupta ele alındığını da vurgulayan Karslıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlardan ilki davranışsal risk faktörleridir. Sigara içmek, diyet, egzersiz ve alkol tüketimi gibi değiştirebileceğimiz risk faktörleridir. Sigarayı bırakmak veya düzensiz egzersizlerle kansere yakalanma riskini azaltabiliriz. Biyolojik risk faktörleri yaş, cinsiyet ve ırk gibi fiziksel özelliklerdir. Fiziksel ve biyolojiksel özelliklerin kanser için risk faktörü olmayacağı kanser tipine bağlıdır. Belirli bir tip kanserler için risk faktörleri oluşturabilecek fiziksel özellikler, cinsiyet, yaş çevresel faktörler değerlendirilebilir. Ayrıca genetik risk faktörleri olarak da aileden kalıtımsal olarak geçen genlerle ilişkin olabilmektedir. Aile üyelerinin birinde genç yaşta kanser teşhis edilen bireylerde üç veya daha fazla kuşakta aynı tip kanser öyküsü bulunanlarda, anne veya baba tarafından üçten fazla kanser öyküsü olan kişilerde kanser giriş belirtisi yüksektir."

Haberin Devamı