Aşı tek dozda kalınca çocuklarda su çiçeği patladı
Pediatri Profesörü Zafer Kurugöl, İzmir’de çocuklarda su çiçeği salgını görüldüğünü öne sürdü. Prof. Dr. Kurugöl, “Su çiçeği görülen çocuk sayısı için yüzlerce demek az olur. Üstelik aşılı çocuklar. Aşı tek doz uygulanıyor bu yüzden” dedi.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Kurugöl, Türkiye’de 2013 yılından bu yana, daha önce zorunlu olmayan su çiçeği aşısı uygulandığını, aşının 1 yaşındaki çocuklara tek doz olarak yapıldığını söyledi. Ancak yapılan çalışmalarda tek doz aşının yetersiz kaldığının ’su çiçeği salgını’ ile ortaya konulduğunu belirten Prof. Dr. Kurugöl şöyle konuştu:
Aşı tek doz kullanılıyor
“Su çiçeği bildirimi zorunlu hastalık değil. İzmir’de en azından 5 kreşte salgın var. Çocuk acil servisimize her gece aşılı olmasına karşın 5 su çiçeği vakası geliyor. Su çiçeği salgını var, vaka sayısına yüzlerce demek az olur. İçlerinde çok ağır vakalar olabiliyor, bunlar bir doz aşılı çocuklar. Anne babalar da aşı yaptırdık su çiçeği oldu, diyor. Aşıya karşı güvensizlik oluyor. Oysa aşıyla ya da aşının taşınmasıyla ilgili sorun yok. Sorun doz sorunu. Aşı bir doz yapıldığında su çiçeğine karşı yüzde 80-85 korur. Aşı yapılan her 5 çocuktan birinde su çiçeği görülür. Bunların bir kısmında ağır vaka hatta ölümler olabilir. İkinci doz yapıldığı taktirde su çiçeği geçirme olasılığı yüzde 5’in altına düşer, ağır su çiçeği vakası hemen hemen hiç görülmez. Sağlık Bakanlığı 2013’ten beri ulusal aşı şemasına yeni aşı da aşı dozu da eklemedi. Mutlaka çocuklara ikinci doz yapılmalı. Amerika, Almanya başta olmak üzere birçok ülke su çiçeği aşısında ikinci doza geçti. Merkezi Eskişehir olan, içinde İzmir, İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Adana, Bursa gibi 29 merkezde yapılan kısa adı VARICOMP olan izlem çalışması var. Bu çalışma ağından çıkan sonuç bu. Aşının ilki 1’inci, ikinci dozu 4-6 yaş arasında yapılmalı. Yani ikinci doz anaokuluna başlarken uygulanmalı. ”
Çok bulaşıcı bir hastalık
Su çiçeği en sık 5-10 yaşlarındaki çocuklarda kış sonu ve ilkbahar aylarında görülen, çok bulaşıcı, ateşli ve döküntülü bir viral enfeksiyon hastalığıdır. Direk temas veya havadan hasta kişlerin salgıları aracılığıyla bulaşır. Hasta kişilerle temastan 14-22 gün sonra belirtiler başlar. Vakaların üçte birinde ateş görülür. Döküntüler kırmızı kabarıklıklar halinde başlar, 1-2 saat içinde yanmış gibi içi su dolu kabarcıklar halini alır, sonra bu sıvı bulanıklaşır, en son kabuklanarak kurur. Döküntüler gövdeden başlar, daha sonra baş ve yüze yayılır, kol-bacaklarda daha nadiren döküntü görülür. Tipik belirti aynı anda 3-4 farklı evredeki döküntünün bir anda görülmesidir. Son çıkan döküntü kabuklanana kadar yaklaşık 7 gün süreyle bulaştırıcıdır. Döküntüler çok kaşıntılıdır. Kaşıntı önlenmezse döküntü hızla başka yerlere yayılabildiği gibi ikincil bakteriyel enfeksiyon komplikasyonlarına da yol açabilir.