Altı yılda iki kanseri yendi
Moda tasarımcısı Esin Gül, 26 yaşında yakalandığı tiroid kanseri tedavisi devam ederken meme kanseri olduğunu öğrendi. Başarıyla sonuçlanan tedavinin ardından Gül, yeni tanı alan hastalara destek olmak amacıyla Kanser Savaşçıları Derneğine gönüllü oldu.
Moda tasarımcısı Esin Gül, iki sene arayla tanı aldığı tiroid ve meme kanserinde savaşı kazanmasının ardından kanser hastalarına yardımcı olmak için Kanser Savaşçıları Derneğine katıldı. Esin Gül, 6 yıl önce 26 yaşındayken boynunda kitle fark etmesi nedeniyle doktora başvurdu.
Gül, o dönem iş yeri hekiminin yönlendirmesiyle biyopsi yapıldığını anlatarak, "Sonuç temiz çıktı, kitlenin alınmasına karar verdik. Ameliyata 'Ben kanserim.' diye girmemiştim. Ameliyat oldum, patalojiye gitti, sonuç geldiğinde kanser hücreli çıktı. Tiroidde en çok görülen kanser papiller kanser, benimkisi yüzde 15 görülen folliküler kanserdi. Sanırım daha çok ikinci evreye yakındı." dedi.
Gül, önce ameliyat olduğunu, sonrasında da radyoaktif iyot tedavisi gördüğünü söyledi.
"Çocukların okulda olduğu saatlerde yürüyüş yaptım"
Psikolojik anlamda zorlayıcı bir tedavi süreci geçirdiğini ifade eden Gül, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: Vücuduna radyasyon veriyorlar. Bir gece boyunca hastanede bir odada tek başına yatmak zorundasın. Hemşireler giremiyor, doktorlar giremiyor ve o gece vücudundan o ilacın yüzde 80 kadarını atman gerekiyor ki sabah taburcu olasın, yoksa bir gece daha kalacaksın. Hastaneden çıktıktan sonra 10 gün kadar da ev hapsi başlıyor. Çünkü hamilelere ve çocuklara yaklaşmaman gerekiyor ki onlara daha zararlı bir ilaç. İnsanlarla da konuşurken aranda 1 metre gibi bir mesafe olması gerekiyor. Öyle 10 günlük bir süreç geçirdim. İş arkadaşlarım, ailem çok büyük destek verdi. Ben doğayı çok seviyordum. Sabahları özellikle dikkat ediyordum, çocukların okulda olduğu saatlerde çıkıyordum, yürüyüş yapıyordum." diye konuştu.
Tedavide 5 yıllık sürenin geçmesini "kanserden mezun olmak" şeklinde tanımlayan Gül, "Tiroid kanserinden mezun olmadan meme kanseri olduğumu öğrendim." dedi.
Gül, tiroid kanserinden sonra vücuduna karşı daha dikkatli olduğunu, bu sayede memesinde fark ettiği kitle üzerine doktora başvurduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Kimseye haber vermedim. Önce kendim kabul etmek istedim. Kendim ne olduğunu bilirsem açıklamam daha kolay olur diye düşündüm. Tek başıma gittim, ultrason çektirdim. Ultrasonda şüpheli çıktı, biyopsi istediler. Biyopsi yaptıracağım zaman herkese söylemek zorunda kaldım. Çok çabuk ilerledi. Tiroidden 2 sene sonra meme kanseri tanısı aldım. Kanser kelimesini biliyordum, kanserle ilgili ne yaşadığımı biliyordum ama bu çok yeni bir kanserdi. Beni nelerin beklediğini bilmiyordum. Beni en çok endişelendiren bu oldu. Mastektomi ameliyatı oldum. Sol lenflerime de metastaz yapmıştı. Sol kolumdaki lenfler de alındı. Aynı ameliyatla plastik cerrah da oraya ekspander yerleştirdi. Uzun bir ameliyat oldu."
Gül, ameliyattan sonra kemoterapi sürecinin başladığını, saçlarının dökülmesinin ve ağrıların olumsuz etkilerine rağmen fırsat buldukça yürüyüşe çıktığını anlattı.
"Arkadaşımın saçlarından peruk yapıldı"
Gül, ailesi ve arkadaş çevresinin her zaman yanında olduğunu dile getirerek şöyle devam etti: "Kemoterapi başlamadan önce iş yerinden arkadaşımın saçlarından peruk yaptırmıştım. Ailem ve arkadaş çevrem her zaman yanımdaydı. Kansere karşı arkamda inanılmaz bir ordu var gibi hissediyordum. Bu bana kendimi çok güçlü hissettirdi. Saçlarımın dökülmesine karşı önlemimi almıştım. Ne kadar hazırlıklı da olsam saçlarımın kesilmesi duygusal bir andı."
"Yalnız değilsin, biz yanındayız"
İnsanların kansere bakış açısının çok farklı olduğunu ifade eden Gül, "Kanser ölümle yan yana duran bir kelime. Herkes kansere ölümcül olarak bakıyor ama kanser erken teşhisle tedavi edilebilen bir hastalık. O yüzden erken teşhisin çok önemli olduğunu düşünüyorum." dedi.
Deneyimlerini paylaşmak ve yeni teşhis alan insanlara destek olmak için Kanser Savaşçıları Derneğine gönüllü olduğunu ve 1,5 yıldır bu topluluğun içinde bulunduğunu belirten Gül, yeni teşhis alan insanların kendilerini çok yalnız hissedebildiğini dile getirerek sözlerini şöyle tamamladı: Kanser Savaşçıları şöyle diyor; Sen yalnız değilsin, biz her zaman yanındayız.