Bayramın ilk günü nasıl beslenmeli? Bayramda sağlıklı beslenmenin altın kuralları!

"Nerede o eski bayramlar?" sorusu bu Ramazan Bayramı da geçen yılda olduğu gibi sorulacak soruların başında gelecek gibi görünüyor. İçinde bulunduğumuz pandemiden kaynaklı aile büyükleriyle bir arada olacağımız bayram ziyaretleri gerçekleştirilemeyecek. Kutlamalar geçtiğimiz senede yaptığımız gibi telefonla veya görüntülü görüşmelerle yapılacak. Büyüklerin ve küçüklerin birlikte olduğu aile sofralarında buluşmalar olmayacak olsa da; yine de bayramın ruhuna ve alışılmış geleneksel adetlerine pek çok kişi yer verecek. Özellikle bayramda pişirilen yemekler ve lezzetli tatlılar sofraların baş tacı olacak hiç şüphesiz. O halde hem bayram keyfini yaşamak hem de olası bir rahatsızlığa ve sağlıksız kilolara maruz kalmamak için neler yapmalıyız?

Hem pandemi, hem de tam kapanma dönemi herkesin sosyal hayatlarında büyük değişikliğe sebep oldu. Uyku saatlerimiz, beslenme alışkanlıklarımız, günlük ?ziksel aktivitelerimiz hemen hepsi bu süreyle birlikte değişti.

VÜCUT DENGESİNİ BOZMAMAYA DİKKAT EDİN!

Ramazan ayı boyunca değişen yeme düzenimiz ve oruç tutarken yaşanan uzun süreli açlık nedeniyle metabolizma hızımızda oluşan yavaşlama vücudumuzun oruç sonrası daha hızlı bir şekilde kilo alımına sebep olabilir. Bu nedenle kilo almak istemiyorsak bayramdaki beslenmememize dikkat etmeli, RamazanBayramı’nı bir toparlanma dönemi olarak değerlendirmeye çalışmalıyız.

SAĞLIKLI BİR RAMAZAN BAYRAMI İÇİN SAĞLIK ÖNERİLERİ

1. Bayramın ilk gününe hafif bir kahvaltı ile başlayın. Ramazan ayı boyunca değişen yemek saatleri bayramın ilk günü normale döndüğü için kahvaltıyı atlamayın. Kahvaltı günün en önemli öğünü olup, sindirim sisteminizi düzenlemeye yardımcı olacaktır. Hafif bir kahvaltı kepekli ekmek, peynir, bol yeşillik, domates, salatalık, zeytin, yoğurt, meyve, yulaf ve ceviz içerebilir. Veya kahvaltıya daha fazla çeşitlilik katmak için yaz meyvelerini de içeren birbirinden farklı smoothieler yapabilirsiniz.

2. Kızartılmış, tuzlu, kalorisi fazla gıdalardan kaçının. Bu yiyeceklerin tüketilmesi, özellikle diyabeti, insülin direnci veya obezite gibi sağlık sorunları olan kişilerin bayramı hastanede geçirmelerine neden olabilir. Porsiyon kontrolüne mutlaka dikkat edin. Badem, ceviz, fındık ve taze meyveleri ara öğünlerde atıştırmak, yemeklerde çok fazla yemekten kaçınmanıza yardımcı olabilir. Şerbetli tatlılar yerine süt veya meyve ile hazırlanan dondurma veya diğer tatlıları tercih edebilirsiniz.

3. Su içmeyi alışkanlık haline getirin. Unutulmamalıdır ki su kahve ve çayın alternatifi değildir. Dengeli bir diyet günde en az 1.5-2 litre su içermelidir. Su genellikle göz ardı edilse de sindirimi kolaylaştırmaya, vücut ısısını düzenlemeye, en önemlisi de vücuttaki zararlı maddeleri temizlemeye yardımcı olur. Sıvı tüketimini artırmak için çorba, ayran, cacık ve taze meyve sularına daha fazla yer verin. İçmeyi daha keyifli hale getirmek için suya limon dilimleri ve nane yaprakları da ekleyebilirsiniz.

4. Sağlıklı bir sindirim sistemi için, lif bakımından zengin yiyecekler yiyin. Ramazan ayı boyunca sindirim problemleriniz olduysa, eski beslenme alışkanlıklarınıza döndüğünüzde bu problemi daha çok hissedebilirsiniz. Lif açısından zengin yiyecekler; koyu yeşil sebzeler, kuru fasulye, nohut, mercimek ve bulgur gibi baklagiller ve kepekli tahıllar, sofralarınızın baş misafirleri yapın. Yoğurt, ayran, kefir gibi bağırsak floranızın sağlığını iyileştirecek besinler tüketebilirsiniz. Hem ana öğünler hem de atıştırmalıklar için onları meyve ve kuruyemişlerle karıştırmayı deneyebilirsiniz.

5. Bu bayram akraba, eş dost ziyaretleri yapamayacak olsak da ev içerisinde yapabileceğiniz ufak çaplı fiziksel aktiviteleri bayram boyunca sağlığınız için günlük yaşantınızdan eksik etmeyin.