Gazete Vatan Logo
MagazinÜlkemin trafiğini bile özlüyorum!

Ülkemin trafiğini bile özlüyorum!

Ailesiyle birlikte Londra’da yaşayan ve dizi çekimleri için Türkiye’ye gelen Cüneyt Arkın’ın kendisi gibi oyuncu olan oğlu Murat Arkın, “Bazen ülkemdeki trafiğin bile özlemini çekiyorum” dedi

Ülkemin trafiğini  bile özlüyorum!

Türk sinemasının efsane isimlerinden Cüneyt Arkın’ın oğlu Murat Arkın, ekranlara ‘Börü’ diziyle döndü. Dizide Özel Hareket’a gönüllü katılan ‘Kemal’ karakterine hayat veren Arkın, yeni projesini, Türk televizyonu ile yurt dışı ekranlarının farklılığını ve Londra’daki yaşamını anlattı.

Sizin için ‘Börü’ yolculuğu nasıl başladı?

‘Börü’de yer alma sürecim Alper Çağlar ile ilk tanıştığımız 2014 yılına kadar gider. ‘Dağ 2’ filmi vizyona girdikten sonra ‘Börü’den bahsetti. Alper’in zaten uzun süredir üzerinde zihin yorduğu, bilgi topladığı bir proje olduğu belliydi.

Hayat verdiğiniz ‘Kemal’ nasıl bir karakter?

Kemal Boratav’ın ilk dikkat çeken özelliği; zekası. Bu zeka ile sadece alt rütbelerin değil üst rütbelerin de güvenini kazanmış bir Özel Harekat tim üyesi. Özel Harekat’a gönüllü katılmış.

Yağ oranım yüzde 11

Rolünüze nasıl hazırlandınız?

Kemal, oyunculuk kariyerimde en uzun ve en detaylı hazırlandığım karakter oldu diyebilirim. Her zaman spor yapan biri olmama rağmen çekimlerden 6 ay önce başlamak üzere günde iki defa ikişer saat idman yaptım. Vücuttaki yağ oranı yüzde 11’e indi. Tüm bunlar dışında Kemal Boratav gibi insanlardan iletişimsel olarak uzak kalmış karakterleri araştırdım.

Haberin Devamı

‘Börü’ serisi, her bir bölümün kendi içerisinde film kalitesinde olduğu bir proje. Türkiye’de dizi sektöründe bu tarz örnekler görmüyoruz...

‘Börü’ projesinin bu şekilde yapılandırılmasının yegane amacı bu zaten. Cesaretli yapımcıları motive etmek, kanallara olması gerekenin bu yaklaşım olduğunu ispatlayabilmek. Yüzlerce kanalda oynayan dizilerden hiçbiri kendi isteği ile final yapmıyor. Reytingler düşünce final yapıp başka projeler alıyor yerlerini.

Peki yurt dışında bu süreç nasıl ilerliyor?

Yurt dışı dizileri ‘Börü’ projesi mantığı ile ilerliyor. Bazıları belli sayıda sadece bir sezonluk çekilip sunuluyor, diğerleri yeni sezon için yine belli sayıda bölüm ile sunuluyor. Malesef Türkiye’de bir bölümün reytingi tatmin edici bulunmaz ise senaryo ona göre adapte ediliyor. Reyting kaygısı ile yapılan projeler ise uzun ömürlü olamıyor maalesef.

Haberin Devamı

Daha az film çekseymişim!

Ünlü bir oyuncunun oğlusunuz. Bu mesleğe yönelmenizde babanız Cüneyt Bey’in etkisi oldu mu?
Babam her konuda olduğu gibi meslek seçiminde de kararı tamamen bize bıraktı. Hatta oyuncu olmamamız için ufaktan bilinçaltına işleyen telkinlerde bile bulundu diyebilirim. Oyunculuğun zorluklarını yaşadıklarından örnek vererek hep anlatırdı. Bugün bile “Keşke daha az film çekseymişim” der. Hızla akıp giden hayatı dört nala yaşayamamış olmaktan yakınır. Ben hem uzman yazılımcıyım hem oyunculuk yapıyorum. İki işimde de babam bana sonuna kadar destek olur.
Kendime vakit ayıramıyorum
Yurt dışında yaşıyorsunuz, en çok neyin özlemini çekiyorsunuz?
İnanın bazen “trafiğini bile özlemişim” diyorum. Ailemi, muhabbeti, dost ortamımı, kedilerimi, babamla satranç oynamayı, ben kiloma dikkat etmeye çalışırken annemin “Ye şu tatlıyı be oğlum, güçsüz düşeceksin” diye başımın etini yemesini.... Londra’da ise yazılımcılık ve çocuklar tüm zamanımı alıyor. Günde sadece 1 ya da 1.5 saat kendime vakit ayırabiliyorum, o da sabahın altısında. Sporla değerlendirebiliyorum.

Haberin Devamı