Dünya serbest dalış rekortmeni Yasemin Dalkılıç, “Dünyanın İnanılmaz Dalışları” adlı bir belgesele imza attı. Amacı, ekosistemdeki sorunlar yüzünden kaybolmaya yüz tutmuş okyanus canlılarına kamuoyunun dikkatini çekmek.
Dünyanın İnanılmaz Dalışları Belgeseli fikri nasıl ortaya çıktı?
Bir Dünya Şampiyonu serbest dalıcı olduğumda, 15 sene önce epeyce seyahat etmeye başladım. Ancak bu yerleri keşfedecek pek zamanım ve özgürlüğüm yoktu. Yarıştığım uzun yılların sonunda Rudi’yle bu yerlerde tekrar dalmak üzere harika planlar yaptık fakat bizi ne kadar tatsız bir sürprizin beklediğini bilmiyorduk. İlk bu muhteşem yerlerde daldığımdan bu yana 15 sene gibi gayet kısa bir süre geçti fakat değişim inanılmaz. Binlerce balık olan yerlerde neredeyse hiç balık yok şimdi, koca mercan oluşumları olan yerlerde şimdi harabeler var sadece, renk olan yerlerde şimdi sadece gri var. Kızımız Lara doğduğunda eşim Rudi ile bir belgesel dizisi çekip sonsuza dek kaybolmadan bazı sualtı harikalarını filme almaya karar verdik. Ardından Cantek Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Karaca ile tanıştık, bir rekor denememe sponsor olmak istediğini söyledi. Fakat yarışma kariyerime artık bir son vermeye karar vermiştim fakat daha sonra bu belgesel fikrini sunduk.
Belgeselin çekilmesi ne kadar sürdü?
Bir buçuk sene... Özellikle yeni anne olmak ve küresel ısınma sonucu olan değişken ve devamlı tahminlerin kötüsüne giden deniz hava şartları projenin tahminimizden çok daha fazla uzamasına sebep oldu.
Belgesel&kitap fikri sonradan mı gelişti?
Sponsorum Cantek, sponsor olduğu Nasuh Mahruki ve Yılmaz Sevgül’ün Everest tırmanışı çalışmasının yazarı Kadir Bozkurt ile benzer bir kitap hazırlamış; sonuçlardan çok memnun kalmıştı. Belgesel projesinin netleşmesinin sonra fikir onlardan geldi; biz de memnuniyetle karşıladık.
Ortalama kaç defa dalmışsınızdır?
Belgesel için 100 civarında olduğunu tahmin ediyorum.
En unutamadığım dalış Spiegel Grove batığı
Dünyanın İnanılmaz Dalışları’nda bizi neler bekliyor peki?
Batıklar bölümünde dünyanın en büyük ikinci batığında dalıyoruz; Aquarius bölümünde dünyanın en büyük ve aktif sualtı laboratuvarı; Mercan Resifleri bölümünde Florida Keys ve Bahamaların güzel resifleri; Adalar bölümünde Jamaika’da eşsiz bazı dalış noktaları, gece bölümünde Küba’nın güzel sualtı; diğer mavi bölümünde Kuzey Florida’nın net ve dingin olağanüstü mağaralarını ele alıyoruz. Her bölümde bir performans dalışı bulunuyor, her bölümde farklı zor bir dalışı bu kısımda başarıyla tamamlamaya çalışıyorum.
En unutamadığınız dalışınız hangisi?
Birini seçmek zorsa da Batıklar bölümünde 155 metrelik Spiegel Grove batığında yaptığım dalış diyebilirim. Bir yandan aşırı akıntı sebebiyle dalışın zorluğu, diğer yandan dünyanın en büyük batık gemilerinden biri olması ve karşılaştığımız iki tane 250 kg civarındaki orfoz dahil çeşitli dev balıklar
bunu unutulmaz bir deneyim haline getirdi.
Neler hissediyorsunuz suyun altındayken?
Sualtında tüm dertlerimi, endişelerimi unutuyor, kafaca kendimi arınmış, dinlenmiş hissediyorum. Büyük bir dinginlik veriyor bana.
Su altını üstüne tercih eder misiniz?
Evet. Sualtının sessizliği, sakinliği, verdiği özgürlük hissi ruhuma hitap ediyor.
Kız olursa Mila; erkek olursa Enzo
Suda doğum yapmayı düşünüyor musunuz?
Hayır. Doğum için özel bir deneyim peşinde olmadım hiç. Zaten olağanüstü bir şey.
Adı belli mi bebeğinizin?
Kız olacak gibi gözüküyor, ismini Mila olarak seçtik. En önemli kriterimiz kısa, öz, güzel ve dünyanın çoğu ülkesinde rahatça okunup yazılabilen bir isim olmasını istiyorduk. Erkek olursa Enzo olacak. Bu da öncelikle en büyük serbest dalış idolüm rekortmen Enzo Maiorca’dan geliyor.
Eşiniz ev işleri konusunda yardımcımı size?
Eşim ev işleri konusunda inanılmaz bir örnek kişidir.