Son sarışın benim!
Yıllar ve hayat onu gözden düşürdü. Ama Özlem Savaş, “Benim de zamanım gelecek kaçarı yok” diyor
Özlem Savaş 20 yıl önce şov dünyasının kapılarını araladığında yıldız adaylarından biriydi. TÜBİTAK ödülü alan Boğaziçi Üniversitesi mezunu Özlem Savaş’ın parlak eğitim hayatı, şov dünyasının ışıkları altında kayboldu. Mehmet Dalmaz’ın yaş günündeki görüntüleri için “Bir insan üç senede bir sarhoş olamaz mı?” diyerek samimi açıklamalar yaptı:
- Bu camiada çok kazık yedik. Ayağımı kaydıranlar oldu. Ben kimsenin hakkını yemedim, ekmeğiyle oynamadım. Kendimi çok temiz buluyorum.
- Utanmıyorum, herkes kendi işine baksın. Kimse de beni eleştirmeye kalkmasın. Herkes kendi kirli çamaşırlarını yıkasın!
- Nerede köylü tipler var onlar başrolde. Filiz Akın’dan sonra sarışın star doğru düzgün gelmedi. Var mı? Bir Filiz Akın bir de ben.
- Pavyonda çalıştığım ilk zamanlar çok üzülüyordum, sonra ona da insan alışıyor! Yadırgamamaya başlıyor. Orası sadece şarkı söyleyip indiğim bir yer, profesyonel açıdan bakarsan bir şey yok.
Uçurtmayı Vurmasınlar, Sekizinci Saat, Abuzer Kadayıf, Hicran Sokağı, Avanak Kuzenler gibi birçok sinema filminde oynadı. Ankara’daki Altınnal Gazinosu’nda sahneye çıktı. Bir gün gazeteler onun payvonda şarkı söylediğini yazdı. Ve son olarak Mehmet Dalmaz’ın doğum gününden çıkarken zilzurna sarhoş bir halde görüntülendi. O gecenin ardından Özlem Savaş’la Sarıyer’deki Le Martin Cafe’de buluştuk. Konuşmaya çok kontrollü ve ketum başladı, sonradan açıldı. Savaş, Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden mezunu zeki bir kadın. Yaşadığı tüm kötü olayların gel-gitlerini unutturmak ister gibi kahkahalar atıyor. Sesindeki o tını, çok şey görmüş geçirmiş bir hüzün ve eda ile dolu. Ve her şeye rağmen çok umutlu.
Basına yansıyan son görüntüleriniz hakkında ne söylemek istersiniz?
İki senedir kimse beni o şekilde göremedi. Gece çıkmayı sevmem. O gün çok sevdiğim arkadaşımın doğum günüydü, gittim. Hep bir-iki bira içerdim, şarap içtim, çarpıldım. Şarap içmeyeli çok uzun zaman oluyor. Herkesin başına gelebilir. Hoş görüntüler değil ama insanız robot değiliz. Abartılacak bir konu değil. Beni eleştirenler önce kendisine baksın. Uyuşturucu almamışım, birini bıçaklamamışım, oturmuşum orada sadece.
Halil Ergün’ün kucağına oturup rahatsız etmişsiniz, diye yazıldı.
Kucağına falan değil de, rahatsız olmuş olabilir! Buradan Halil Ergün’den özür diliyorum. Kimse yanında sarhoş bir kadın olmasını istemez.
Odaya kaçmış!
Kaçmıştır, olabilir, ben de olsam kaçardım. Çıktım şarkı söyledim, gitmem söylenince bir şekilde, sonra da indim.
Kaldırımdaki o görüntü, Abuzer Kadayıf filmindeki sahneye benzetildi.
Evet, sarhoş bir kadını oynamıştım, benzetmişlerdir. Ama o kadını Metin Akpınar taciz ediyordu. “İşe çıkıyorum” diye bağıran bir kadındı o. Birinde oynamıştım, diğerinde gerçekten sarhoş oldum.
Utanıyor musunuz?
Utanmıyorum, eskiden olsa çok utanırdım, daha toyken. Şimdi ayıplar o kadar ayyuka çıktı ki benimki devede kulak. Herkes işine baksın. Kimse beni eleştirmeye kalkmasın. Herkesin eteğinde bir sürü taş var; onlar kendi kirli çamaşırlarını yıkasın! Herkesin geçmişi ortada, şimdi hanımefendi geçinenlerin geçmişine bakın! Benim utanılacak hiçbir şeyim yok. Annem çok üzülüyor. O üzüldüğü için üzülüyorum sadece. Gazetecilerin işi de haber yapmak. Onlara da kızmıyorum!
Boğaziçi’ni bitirmiş, TÜBİTAK ödülü kazanmış çok zeki bir kadın nasıl oluyor da kendisini yönetemiyor, diye düşünüyor insanlar. Kendinizi kontrol edemiyor musunuz?
Yok, çok ediyorum aslında. Benim için kimse son üç senedir alkollü gördük, Taksim’de orada burada dolanıyordu diyemez. Ben dışarı bile çıkmıyordum. Artık bıktım, gece hayatı benim için bitmiş durumda. O gün doğum günü olmasa yine çıkmayacaktım. Üç senede bir insan sarhoş olamaz mı? Taksim’dekilerin hepsi sarhoş, neler gördük! Kimlerin başına neler geldi.
Alkol tedavisini nerede gördünüz?
Balıklı Rum Hastanesi. Ama iki-üç yıldır alkol almıyorum, en fazla bira. Bağımlılık başka bir şey. Bir hastalık o. Hakikaten duramadığın bir nokta. Ama ben hayatımı normal idame ettirebiliyorum. Spor yapıyorum, sağlıklıyım. Kişisel gelişimle ilgili kitap yazıyorum. Eylüle yetiştirmeyi düşünüyorum. Sekiz aydır sıkı çalışıyorum. Çok okuyorum.
Mühendislik kariyeri yapmak varken, “Star olayım” mı dediniz?
Hayır, köyden gelmedim, Kezban değilim. Ben star olayım demedim; işimin en iyisi olayım dedim. Bunlar tesadüflerle oluşan şeyler. Kahretsin yetenekliymişim! İlk oyunda aldılar şehir tiyatrosuna. Bazen çok yoruldum. Acı tesadüfler birbirine eklendi. Kötü şeyler yaşadım. Hassas bir insanım, biraz duygusal, biraz alıngan. Ama yıkılmadım, Allah’a şükür.
Altınnal Gazinosu’ndan pavyona düşünce neler hissettiniz?
İlk zamanlar çok üzüldüm, sonra ona da insan alışıyor! Sadece şarkı söyleyip indiğim bir yer. Maksim Gazinosu da pavyon geçer ruhsatta. Arada çok büyük fark yok. Oraya gelen müşterilerle öbür tarafa gelen müşteriler arasında fark var. Zamanın artistleri de porno furyası olduğunda sahneye çıkmış. Bunlar ayıp değil, insanlar ekmeği için çalışıyor. Utanılacak bir şey değil, övünülecek bir şey. Ben daha kolay yolları seçmedim; zengin adamlarla birlikte olmayı seçmedim. Sadece işimi yaptım. Bir de Türkiye’de sarışın kadınlara ön yargı var. Suzan Avcı’ya da öyle bakılmış. Kötü kadın muamelesi yapmışlar. Ama ben Filiz Akın’ı tek geçerim.
Sharon Stone’u andıran Avrupai bir yüzünüz var!
Ama Sharon Stone Türkiye’de kabul gören bir yüz değil. Hep köylü tipler başrolde. Filiz Akın’dan sonra sarışın star gelmedi. Var mı? Bir Filiz Akın, bir ben. Bir şey söyleyeyim mi? Güneş balçıkla sıvanmaz derler ya, bu haberler değerimden bir şey alıp götürmez. Takmıyorum kafama! Neler yaşadım, bu ne ki! Eskiden deli gibi araştırır, kütüphanelerden çıkmazdım. Çaykovski kardeşlerden bilmem kime kadar sinemadan kimi sorsan anlatırdım. Sonradan anlıyorsun bunları bilmenin çok faydası yok, aman! Ne kadar bilgisizsen o kadar iyisin. Vallahi! Bilgini paylaşamıyorsun, ukala derler. Mütevazı oldum, gerçek sandılar. Gerek yok yani!
Nasıl bir adamla evlenirsiniz?
Şu anda hayatımda kimse yok. Kalbimi kapamış değilim. Kokusu bana uyan birisi olsun. Esmer olabilir. Maço değil, saygılı insan arıyorum.
KISA KISA...
Ne tür müzikler dinliyorsunuz?
New Age tarzı müzikler severim. , Volkan Konak’ı beğenmeye başladım. İbrahim Tatlıses’i çok severim. Kibariye’nin ‘İstanbul İstanbul Olalı’ şarkısına bitiyorum.
Kadere inanır mısınız?
İşime geldiği zaman inanmayı seviyorum. Bazen hata yapıyorum, kaderde varmış demek işime geliyor! Kadere inanıyorum, evet.
Yeni projeleriniz var mı?
Yeni bir diziye başlıyorum; ‘Ateşe Yürümek’. Yavuz Bingöl ve Ahu Türkpençe ile birlikte kamera karşısına geçeceğiz. Pastel Film’den Yaşar İlvul bana çok destek oldu. O beni hiç bırakmadı. n Büyüye inanır mısınız?
Elektriğe inanırım. Bazen bakışlarda bir fesatlık hissedersin. Nazara çok gelirim. Kötü düşünce ve bakışlar etkiliyor beni.
Takıntınız var mı?
Evde bir kitabımın bile yerinin değişmesini istemem. Bir şey kalktığı anda hissederim onu.
Gündemi takip ediyor musunuz?
Devlet meseleleri ile ilgileniyorum. Güzel şeyler yapılıyor. Son açılımlar çok olumlu.
Çocuk istiyor musunuz?
Bundan sonra belki evlat edinirim. Sperm bankasından sperm alıp da çocuk yapmak istemem ben. (Milliyet Cadde)