Şimdilerde Riff Cohen’in şarkısı her yerde çalıyor ve eğlendiriyor. Cohen, Cumartesi akşamı Doritos sponsorluğundaki Babylon Soundgarden Festival sahnesinde olacak. Cohen, yapacağı sürprizleri anlattı.
Yaptığınız müzik kişiliğinizi ne kadar yansıtıyor?
Yüzde 100 yansıtıyor. Bazen bir şarkıyı bestelerken kayıda girmiş halini çoktan dinlemiş gibi oluyorum. Duyamadığım zamanlarda ise müzik zevkine güvendiğim prodüktör veya kişilerden tavsiyeler alıyorum. Sözlerine gelecek olursak kendi yazdıklarım dışında annemin fikirlerinden ya da albümün ruhuna uygun bulduğum sözlerden ilham alıyorum. Stüdyo çalışmalarımda mutlaka çok iyi bir ses mühendisi ile çalışırım. Önce konsepti ve kayıt seçeneklerini konuşur sonra kaydederiz.
Son dönemde şarkıcı Riff Cohen olmak zor mu? Turneler, hayranlar, sahne performansları...
Bu yaşam tarzı ile baş etmek zor. Ama çok meşgul bir eşim var, o yüzden çok sıkıntı
yaşamıyoruz. En zor kısmı ev hayatına zaman ayıramamak. Bazen evime hoş bir bitki almak istiyorum ama doğru dürüst sulayamayacağımı bildiğim için vazgeçiyorum. Bu yüzden kaktüs ailesinden bitkiler yetiştirmeye başladım.
Neredeyse tüm kliplerinizde dans ediyorsunuz. Normalde de bu kadar canlı biri misiniz?
Normal hayatımda sokaklarda dans edip şarkı söylemiyorum. Tarzım çocuksu ve marjinal olsa da sosyal hayatımda mümkün olduğunca normal görünmeye çalışıyorum.
‘Bu konserde Türkçe şarkı söyleyebilirim’
Fransa’da size karşı yaklaşım diğer ülkelerdeki kadar sıcak mı? Orada müziğinizi nasıl bir kategoriye koyuyorlar?
Tamamen pop müzik olduğunu düşünsem de Fransızlar genelde müziğimi egzotik ve yeni bir dünya müziği olarak görüyorlar.
Türkiye sizin için ne anlam ifade ediyor? Mesela şarkılarınız burada bir numara, hatta coverları bile yapılıyor.
Bu benim için muhteşem bir hediye. Özellikle Orta Doğu insanının arasında kendimi evimde gibi hissediyorum. Müziğimi ve tarzımı çok iyi anlayan seyirciye bayılıyorum. Siz benim kardeşlerim gibisiniz.
Şimdi de Çeşme’de çok eğlenceli bir festivalde sahne alacaksınız. Burası için nasıl bir hazırlık yaptınız?
Türkçe bir sürpriz hazırlamaya çalışıyorum. Ama bu konsere yetişebileceğinden çok emin değilim. Daha çok prova yapmam lazım.
‘Müzik en gizemli iletişim şekli’
Sahnede daha tutkulu bir kadın mı oluyorsunuz?
Sahneye çıkmadan önce nefes ve vücut egzersizlerimi yapıyorum. Grubumla eğlenerek motivasyomuzu artırmaya çalışıyorum. Kostümlerimi ve makyajımı yapıyorum. Ve dua ediyorum. Sanırım biraz fazla tutkuluyum. Müzik en gizemli sanat ve en gizemli iletişim şekli.
Şarkılarınızı hayatınızın nasıl bir dönemini anlatıyor?
Bazı şarkılarım beni geçmişime götürür. Hatta o zaman kullandığım şampuan kokusu bile gelir burnuma.
Bu yoğun tempo arasında yeni şarkılar yazıyor musunuz?
Zaman zaman. İtiraf etmeliyim ki bu devirde bağımsız olmak ve her şeye zaman bulmak çok zor. Bazı şarkılarım etnik kökenimden ilhamla yazıldı. “Une femme assis sur un tapie” veya TAAZOV böyle şarkılar.
