Sanat dolu bir ajanda
Her gün birbirinde önemli etkinlikler programlara ekleniyor. Bunlardan dikkat çekenleri sizler için sıraladık...
Opera kostümlerini görmelisiniz!
Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası ve İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü’nün işbirliğiyle hazırlanan “Opera-Bale Kostüm Sergisi” Süreyya Operası fuayesinde açıldı, 6 Haziran’a kadar izleyicilerin ziyaretine açık olacak. Sergi, sahne sanatlarının önemli bir anlatım unsuru olan kostüm tasarımının, opera ve bale temsillerindeki uygulanmış örneklerinin orijinal kostümleri, aksesuarları, orijinal çizimleri, röprodüksiyon ve fotoğraflarıyla izleyicilere sunuluyor.
Moskova’da Türk eserleri rüzgarı
Moskova’nın önemli müzelerinden biri olan ‘The State Museum of Oriental Art’ (Doğu Sanatları Müzesi), 2 Nisan’a kadar Türkiye’den ‘Bilge Koleksiyonu’ sergisine ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Irina Batkova’nın yaptığı sergide 28 sanatçının 65 eseri sergileniyor. Sergide Bedri Rahmi Eyüboglu, Celal Tutant, Ergin İnan, Fahrelnissa Zeid, Fikret Mualla, İbrahim Örs, Kemal Önsöy, Komet, Mehmet Güleryüz, Nejad Melih Devrim, Özdemir Altan gibi birçok sanatçının eserleri yer alıyor. Küratör İrina Batkova “Bu sergide sanat dünyası haritasında çağdaş Türk sanatının sarsılmaz bir şekilde edindiği yerin temellerini atan, farklı nesillerden birçok sanatçıya yer vermeye çalıştık” dedi.
Hayal Pozantı’nın İstanbul’da ilk sergisi
Dirimart Nişantaşı, 22 Nisan’a kadar Hayal Pozantı’nın Türkiye’de ilk kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçı, ‘.tr’ başlıklı sergisinde bilişim tarihinden ve istatistiklerinden ilham alarak oluşturduğu resimlerine yer veriyor. Pozantı, yapıtlarında kendi yaratımı Instant Paradise adını verdiği alfabesi ile yazılı ifadeleri görsel kompozisyonlara eviriyor. Kitle iletişim araçlarının bir görüntüye aşina olmamız için gereken zamanı oldukça kısalttığı günümüzde, Pozantı oluşturduğu soyut kompozisyonlar aracılığıyla bu süreyi uzatmanın, bir başka deyişle eski ‘normaline’ döndürmenin yollarını arıyor. Instant Paradise alfabesi ile ürettiği yeni resimlerinde IBM’in Türkiye’de faaliyetlerine başladığı yıl veya ilk internet bağlantısının gerçekleştiği yıl gibi çeşitli önemli tarihler ve internet erişimine sahip hanelerin oranı gibi istatistiki bilgiler gizli.
Jake&Dinos Chapman: Anlamsızlık Âleminde
Jake ve Dinos Chapman’ın Türkiye’deki ilk kişisel sergileri “Anlamsızlık Âleminde” başlığıyla 7 Mayıs’a kadar Arter’de. Küratörlüğünü Nick Hackworth’un yaptığı sergi, sanatçıların yeni ve az görülmüş işleriyle beraber “Cehennem”, “Chapman Aile Koleksiyonu” ve “Gün Gelecek Sen De Sevilmeyeceksin” gibi ikonik serilerinden başlıca yapıtları bir araya getiriyor. “Anlamsızlık Âleminde”, Jake ve Dinos Chapman’ın hayli kötümser sanatlarına ve düşüncelerine genel bir bakış imkânı tanıyor.
Ya Değilse?
SANATORIUM, 15 Nisan’a kadar Ümit Kıvanç’ın “Ya Değilse?” isimli sergisine ev sahipliği yapıyor. Daha çok siyasi ve toplumsal içerikli yazıları ve belgesellerinden tanıdığımız Ümit Kıvanç, algılamanın bütününe nüfûz etmenin zorluğuna işaret eden bir sergiyle karşımıza çıkıyor. Kıvanç’ın 2013-2014 yıllarında çektiği, o zamandan bu yana işlediği ve bugüne kadar kendisinden görmediğimiz türden fotoğraflarını biraraya getiren sergi, izleyiciyi anlatıcı konumuna çekiyor.
Orada Dureverseydi Zaman
Müzisyen Pınar Ayhan’ın ‘Orada Duruverseydi Zaman’ adlı müzikal anlatımı İstanbul’da seyirciyle buluşuyor. 2 yıllık çalışma süreci sonucunda hazırlanan müzikal anlatı, Ankara’dan sonra 13 Mart tarihinde ise İstanbul’da Caddebostan Kültür Merkezi’nde sahne alacak. Gösteride, Türkiye’nin yakın tarihinde az bilinen olaylar, içinde müzik taşıyan unsurlarla izleyici ile buluşacak. Gerçek hikayelerden oluşan müzikal anlatıda Ayhan’a orkestra eşlik edecek.