Saint Valentine ZAMAN’ı
Geçtiğimiz yıl ilk adımı atarak “Sevgililer Günü” eki çıkaran Yenişafak’a bu yıl 16 sayfalık özel ekiyle Zaman da katıldı
Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Kamış, “Aşk bize yabancı bir şey değil. Eşim de o gün benden gül bekliyor ” dedi
Sevgililer Günü’ne, Hıristiyan kültürü olduğu için yıllardır uzak duran İslami basın bu yasağı kırdı. Geçtiğimiz yıl ilk adımı atarak Sevgililer Günü eki veren Yenişafak’a, bu yıl Zaman da katıldı. Onaltı sayfalık ek veren Zaman, “60 yıldır hiç eskimeyen bir sevginin hikayesi” başlığıyla bir aşk öyküsünü manşete taşıdı. Herhangi bir gazetenin sevgililer günü ekinde bulunacak türden haberlerin yer aldığı ekte, “Sevdiğinize ne kadar sadıksınız?”, “Sevgililer Günü’nün vazgeçilmezi gül” ve “Mutluluk İçin 14 Öneri” şeklinde yazılara yer verildi.
Aşk dolu haberler!
“Mutluluk İçin 14 Öneri” başlıklı haberde eşlere bazı tavsiyelerde bulunuldu. Haberde, “Tebessüm edin, eşinizin ellerinden tutun, sevdiğinizi sözle ifade edin, birlikte birbiriniz için sesli dua edin” gibi öneriler sunuldu. Bir başka sayfada da, “Huzur için güven ve sadakat şart” başlıklı bir haber ile hangi çiçeğin hangi anlama geldiği yazıldı. Ek, kırmızı gül’ün “aşk”, sarı gül’ün “sıcak sevgi”, pembe gül’ün “gönlüm sende”, kırmızı lale’nin de “seni seviyorum” anlamını taşıdığına dikkat çekti. Aldığı ilanlarla da dikkat çeken ek, kadın, çiçek ve kalp üçlemesi temasının sık sık işlendiği reklamlara yer verdi. Ekte ayrıca tüm dünyada zenginlerin tercihi olan “kırmızı baldinini” ayakkabılarla ilgili reklam amaçlı bir habere yer verilmesi de dikkat çekti.
Türkiye’nin gerçeğidir
Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Mehmet Kamış Sevgililer Günü ekiyle ilgili, şunları söyledi: “Biz bir kitle gazetesiyiz. Türkiye’deki her şeyle ilgileniyoruz. Sevgi, aşk bizim okuyucu kitlemize yabancı bir şey değil. Benim eşim de o gün benden çiçek bekliyor. Ve ben biliyorum ki bu gazetede çalışanların en az yarısının eşi, o günle ilgili böyle bir talep içindedir. Okur kitlemizde de bu böyledir. Bu kimin günü olursa olsun önemli değil. Bu Türkiye’de varolan, yaşanan reel bir şeydir. Yani bizim empoze ettiğimiz bir şey değildir. Dolayısıyla Sevgililer Günü eki yapmamızda herhangi bir ters durum yok. O ek, içinde kendine dair bir şey bulan herkese hitap ediyor”
Yenişafak tepki çekmişti
İlan ve reklam pastasından pay kapmak kaygısıyla geçtiğimiz yıl “Sevgililer Günü” eki çıkaran Yenişafak Gazetesi, okurlarından gelen tepkiler karşısında geri adım atmış ve bunun yanlış bir adım olduğunu bildirmişti. Yenişafak’ın şimdiki Genel Yayın Yönetmeni olan Yusuf Ziya Cömert, geçtiğimiz yıl “Okur Sözcüsü” (ombudsman) sıfatıyla, “Sevgililerin Sevgililer Günü’ne ihtiyacı mı var? Bence yok. Sevgi varsa bütün günler Sevgililer Günü’dür” diye yazdı.
Kazan kaldıran yazarlar
Yenişafak’a tepki okurların yanı sıra yazarlarından da geldi. Yazar Akif Emre, “Tüketim aracı olarak ’aşk/ınlık” başlıklı yazısında, şunları yazdı: “Sevgililer Günü, Hristiyani kökenine rağmen artık bir tüketim aracıdır. Tıpkı Noel’in yılbaşına dönüştürülerek dini içeriğinden boşaltılıp sekülerleştirilmesi, tam bir tüketim çılgınlığına dönüştürülmesi gibi... ” Gazetenin bir diğer yazarı Fatma Karabıyık Barbarasoğlu da, “Nereden çıktı Sevgililer Günü!” başlıklı yazısında, eleştirisini şöyle dile getirdi: “Sevgililer Günü’nün. Muhafazakarlar 1980’li yıllara rengini veren” her şeyin İslamcasını “üretmekten bir hayli yorgun düştükleri için artık: kapitalist dünyanın ” özel günlerine “sığınmanın konforunu keşfettiler.”
‘İslami kesim de burjuvalaşıyor’
Sos. Prof. Dr. Nilüfer Narlı:
“İslamİ kesimde son 5 yılda artan burjuvalaşma sürecinde tüketim trendlerinde önemli bir değişiklik olduğunu görüyoruz. Giydikleri tesettüre uygun olsa bile daha pahalı şık bir moda anlayışı var. Bu burjuvalaşmanın getirdiği bir sonuçtur. Zaman’ın eki bu süreçle ilgili bir olgu. Kendilerinin de ne kadar değiştiğini göstermek istiyorlar.”
Sos. Prof. Dr. Arus Yumul:
“İslamİ camia da küresel ekononimin ve kültürün bir parçasıdır. Onlar da bireyselleşiyor. Homojen bir İslami kesimle karşı karşıya değiliz. Zaman Gazetesi’nin Sevgililer Günü eki vermesini İslami kesimdeki bireyselleşmenin, küresel ekonomiye eklemlenmenin, burjuvalaşmanın bir sonucu olarak algılayabiliriz”
Romalı papazın adıyla Anılıyor
Eski Roma’da 14 Şubat günü bütün Roma halkı için önemli bir gündü. Çünkü bu günde Roma tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan Juno’ya duyulan saygıdan ötürü tatil yapılırdı. Juno ayrıca Roma halkı tarafından evlilik tanrıçası olarak da biliniyordu. 15 Şubat gününde ise Lupercalia Bayramı başlıyordu. Bir birliktelik yaşama şansı olmayan gençler, sadece bu bayram süresince bile olsa birbirlerinin partneri oluyorlardı. Romalı genç kızlar, isimlerini küçük kağıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlardı. Erkekler bu kağıtları çekerek hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla beraber oluyor, bu birliktelikler genellikle evlilikle sonlanıyordu. İmparator 2. Claudius, ordusuna asker bulabilmek için Roma’daki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı.
Aziz Valentine de Claudius’un hükümdarlığı zamanında Roma’da yaşayan bir papazdı. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile birlikte Claudius’un yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam etti. Ancak İmparator bu durumu bir süre sonra öğrendi. Aziz Valentine, tutuklandı ve sopa ile dövülerek öldürüldü. Milattan sonra 270 yılının 14 Şubat’ında Hıristiyan şehitliğine gömüldü.