Rüzgar Çetin koşarak kaçtı!

İddianameye göre; 30 Kasım 2013'te bir gece kulübünde Rüzgar Çetin, daha önceden tanıdığı Ahmet Tigrel'in yanından geçerken yanağından makas aldı ve eliyle başına vurdu. Bu hareket üzerine Tigrel ile Çetin arasında bir anda tartışma çıktı. Çetin, kulüp görevlileri tarafından mekândan çıkarıldı. Duruma öfkelenen Çetin, iddiaya göre "Seni öldüreceğim" diyerek mekânın önünde bekledi. Tigrel ve arkadaşları dışarı çıktığı anda Çetin, Tigrel’in üzerine atlayarak darp etmeye başladı. Çetin, "muşta" diye tabir edilen ve silahtan sayılan aletle Tigrel'in başına ve vücudunun çeşitli yerlerine vurarak darp etti. İkili daha sonra birbirlerinden şikayetçi oldu. Olayla ilgili soruşturma sonunda Çetin hakkında, "silahla yaralama", "tehdit", "bıçak veya diğer aletleri izinsiz olarak kullanma" suçundan 9 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Ahmet Tigrel hakkında ise " hakaret" ve "yaralama" suçu kapsamında 3 yıla kadar hapis istendi.

İstanbul 50. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya müşteki-sanık Rüzgar Çetin ve müşteki-sanık İhsan Ahmet Tigrel avukatları ile birlikte katıldı. Duruşmada Murat Yalçın tanık olarak dinlendi. Tanık Yalçın yeminli ifadesinde şikayetçi-şüpheli Ahmet Tigrel’in arkadaşı olduğunu söyleyerek, “Gece kulübüne Ahmet ile beraber gittik. Bir ara Ahmet ile Rüzgar kavga etmeye başladı. Kavgayı ayırdık. Korumalar Rüzgar’ı kulüpten dışarı çıkarttı. Ortam sakinleşince bizde kulüpten dışarı çıktık. Dışarıda Rüzgar Ahmet’e tekrar saldırdı. Rüzgar’ın elinde bir şey gördüm ama ne olduğunu bilmiyorum” dedi.

Tanık Yasemin Yapanar ise yeminli ifadesinde, “Ben barın içindeki kavgayı görmedim. Barın dışındaki kavgaya tanık oldum. Ahmet ile Rüzgar’ın karşılıklı konuştuğunu gördüm. Bu esnada Rüzgar Ahmet’e yumruk attı” dedi.

Durşmanın bitmesinin ardından Rüzgar Çetin adliyeden koşarak ayrıldı.

Rüzgar Çetin bir önceki celse mahkemedeki savunmasında olay anında kullandığı cismin muşta olmadığını belirterek, “Ben muşta ile gezen bir insan değilim. Kül tablasıdır. Olay gecesi mekanda önceden tanıdığım ve samimi olduğum Ahmet arkadaşımı gördüm. Kendisinden makas aldım fakat ben makas alınca bana yumruk attı. Ben o an şaşırdım. Araya güvenlik görevlileri geldi. Ben dışarı çıktım. Ahmet benden özür dilemedi. Özür dileseydi bu olayı kapatacaktım. Sonra ben dışarı çıktım. Bir müddet sonra Ahmet’te çıktı. Ahmet benim üzerime doğru hakaret ve tehdit ederek gelmeye başladı. O anın verdiği korku ile elime aldığım kül tablası ile kendimi savunmak amaçlı hamle yaptım. Sonra beraber yere düştük” dedi