'O raddeye gelirse bir yerden atlarım'
Alzheimer teşhisi konulan Burçin Orhon yaşadıklarını Kanaltürk'teki '2. Sayfa'ya anlattı.
* Ben mutlu biriydim. Hırs, kin, nefret bunlar yanımdan geçmez. Nasıl bu noktaya geldim bilmiyorum. Sanırım her şeyi içime atmak, 'Aman kimseyi üzmeyeyim, kırmayayım' demek, sürekli idare etmek, başkalarını düşünmek beni buraya getirdi.
* Hızla unutmaya başlamıştım. Dizilerin alt yazılarını kaçırmaya başlayınca kendimden şüphelendim. En son buzdolabına koyacağım sütü banyoya götürüp bırakınca 'Tamam derhal doktora gidiyorsun Burçin' dedim.
* Doktor teşhisi koyduktan sonra 'Beyniniz 70 yaşındaki birinin beyniyle eşit' dedi. Daha 52 yaşındayım. Bunu duymak kötüydü.
* 2-3 işi aynı anda yapmaya kalkınca başaramıyorum, öylece kalıyorum. Evdekilere 'Sakın söylemekle kalmayın, yazıp verin' diyorum. Şimdi yapacağım şeyleri notlar halinde veriyorlar. Çantamda, masamda defterlerim var.
* Son 4-5 yıldır kalp, depresyon, şeker rahatsızlığım var. Bir de üzerine Alzheimer eklendi. Şeker rahatsızlığım konusunda da yanlış teşhisler yapıldı. Bazı doktorlara güvenim o kadar sarsıldı ki tüm ilaçlarımı bıraktım. Biliyorum yaptığım doğru değil, ama ne yapayım? İlaçları bırakınca gerginliklerim oluyor. Şu an doğru bir doktor ve hastane arayışı içindeyim.
* Eşim Süheyl benimle ilgili endişe içinde. Üç kızımız bu duruma çok üzülüyor. Hasta bir insanla uğraşmak çok zor ve sıkıcı. Bu anlamda dünyanın en iyi kocasıyla evliyim. Başıma ne gelirse gelsin biliyorum ki 'Süheyl beni mutlaka kurtarır.' Şimdi arabayla bir yere gitmemi istemiyor. Haklı da...
* Hayatım şu anda zor. Biliyorum ki ileride daha büyük problemler yaşayacağım. 'Bana bir şey olur' endişesi taşımıyorum. Bana 'Seni bir iğneyle uyutacağız, bir daha uyanmayacaksın, öleceksin' deseler inanın umrumda değil. Ölümden korkmuyorum. Tek endişem; akıl sağlığımı yitirip eşime, çocuklarıma, anneme yük olmak. İş o noktaya gelirse buna izin vermeyeceğim. Çözümü bulurum, atlarım bir yerden aşağıya. Gerçi yükseklik korkum da var, ama. Neyse...