Gazete Vatan Logo
MagazinMano Chao'dan onaylı grup!

Mano Chao'dan onaylı grup!

Mano Chao'dan onaylı grup!

Karanlık sonbahara renkli şarkıları ile eğlence katan Ahmet Beyler, ilk albümleri ‘Hayat Nerde?’yi çıkardı. Albümün yapılış süreci ve içerisindeki herbir şarkının hikayesi oldukça enteresan. Grubun hikayesini Ahmet Beyler’den dinledik...

Ahmet Beyler, müzik sektöründe kendini nerede tanımlıyor?
Ahmet Beyler Kadıköy ekolünden gelen yeni rock gruplarına benzetiliyor. İsmimizin de benzer bir hissi olduğundan sanırız. Biz kendimizi bir rock grubu veya belirli bir türde müzik yapan bir grup olarak görmüyoruz. Kendimize özgü olmak en önemli derdimiz. Kötü olsun bizim olsun. Müziğimiz ise her şeyden besleniyor. Aynı Türkiye’de yaşayan herhangi biri gibi çok farklı kültürlerin etkisi altındayız, bunun üstüne bir de burada yaşayanlara özgü yoğun bir boşalma ihtiyacı eklenince ortaya müziğimiz çıkıyor. Müzik türleri üzerinden tanımlayacak olursak ise, içinde Balkanlar da var, Ege de, Beatles da, klasik müzik de… Takip konusuna gelecek olursak Beatles’ı takip ede ede bitiremiyoruz, her zaman size ilham vermeye devam ediyorlar. Yeni duyduğumuz her şeye ise şans veriyoruz, bizi heyecanlandıran her şeye de açığız.
Fotograflarda iki kişisiniz ama canlı söylerken ‘sahnemiz herkese açık’ diyorsunuz. Peki, herkes sizinle çalabilir mi?
Ahmet Beyler’i belirli kişilerden oluşan bir gruptan çok, bizim müziğimizi içinde hissedecek ve bizimle çalmak isteyecek insanlardan oluşan daha geniş bir aile olarak düşünüyoruz. Pratikteki zorluklardan dolayı sevdiğimiz arkadaşlarımızdan oluşan nispeten sabit bir ekibimiz var ancak bahsettiğimiz şartları sağlayacak herkesle çalmaktan mutluluk duyuyoruz. Konserlerimizde daha önceden tanımadığımız birçok kişiyi de sahneye çağırıyoruz, çalıyorlar, söylüyorlar. Klasik anlamda “çalan-dinleyen” ayrımını yapabildiğimiz kadar kırmaya çalışıyoruz. Tabii konserlerin öncesinde hazırladığımız kendi parçalarımızın altyapısı var, bunun üzerine o gecenin getirdiği ne varsa onu da dahil etmeye çalışıyoruz.
‘Bu isimle aileden biri gibiyiz’
Grubun çıkış noktası nedir?
Önce neden müzik yapıp gruplar kuruyor ve İstanbul’da binbir zorluğa rağmen bunları devam ettirmeye çalışıyoruz, bundan bahsetmemiz gerekir. “İnsan neyle yaşar” temalı sergiler açılmıştı, bunu kendimize uyarlayacak olursak, biz de müzikle hayatta kalabiliyoruz. Yani bizi dinleyen kimse olmasa da yine aynı şeyi yapmaya devam edeceğiz. Bir grup kurma kısmına gelecek olursak, bunda da bir önceki soruda bahsedilen “birliktelik” hissini arıyor olmamızın etkisi var. Kim yalnız mutlu olabilir ki. Ahmet Beyler, hep birlikte şarkı söylemek ve bir şeyleri paylaşmak için bulabildiğimiz etkin bir yöntem. Ayrıca ismimizdeki eski “aile ahalisi” anlamı ve yanında sarı çizmeli Mehmet Ağa misali isimsiz “herhangi birileri” anlamı dolayısıyla ismimizi ve sadece bir müzik grubu olarak Ahmet Beyler’i de seviyoruz. Amcamız, dayımız gibi aileden biri olarak görüyoruz.
'Beraber şarkıyı seslendirebileceğiz'
Manu Chao’nun King of the Bongo’sunu uyarlama fikri nasıl gelişti? Kendisi bizzat onayladı mı?
King of the Bongo, Eren’in 90’lı yıllarda Erhan Konuk’tan keşfettiği bir Mano Negra (Manu Chao’nun eski grubu) şarkısıydı. Şarkı 2000’lerde yeni versiyonuyla eskisinden daha da ünlü bir şarkı oldu. Parçanın geçmişinin 1941 tarihine kadar uzandığını farkettik. Orijinal hikayeye sadık kalacak şekilde, parçayı “Dümbelek Kralı”na çevirdik. 2015 yılı boyunca uğraştığımız, parçayı albümde kullanma izni alma sürecinde ise Manu Chao’ya bizzat dinletip onaylattık ki bu bizim için gurur kaynağı. Detaylı yorumlarını “yüz yüzeyken” öğreneceğimiz günü iple çekiyoruz.
Bu albümü, hayranlarınızın ve destekçilerinizin de yardımı ile kaydettiniz?
Kickstarter.com üzerinden bir kampanya oluşturduk. Buradan toplanan paralarla albümün tasarımı ve klip çalışmalarının masraflarını karşıladık.

Haberin Devamı