Kült korku filmi dizi olursa!

Sizi bu projeye çeken şey ne oldu?

The Exorcist beni kontrolü altına aldı. (gülüyor) Bu programın yapılacağını ve bana bu rolü önereceklerini öğrendiğimde önce bir duraksadım. Çocukken The Exorcist’i (Şeytan, 1973) izleyen herkesin tahmin edebileceği gibi, travmatize olmuştum. (gülüyor) O film insanın hayatını değiştiren, hiç aklınızdan silinmeyen türdendi. Fikir ise filmin yeniden yapılmasından ziyade filmde gerçekleşen olaylara atıflarda bulunacak yeni bir hikayenin oluşturulmasıydı. Yani aslında bu bir devam projesiydi. Bunu keşfedilecek çok eğlenceli bir tecrübe olarak gördüm.

Karakterinize hazırlanmak için özel bir çalışma gerçekleştirdiniz mi?

Hayır, çünkü karakterim ‘şeytan çıkarma’ konusunda bilgi sahibi olan, bu konu hakkında daha önceden araştırma yapmış biri olmayacaktı. Rol arkadaşlarımın şeytan çıkaran kişileri araştırdığını, ritüellerini izlediklerini ve internette buldukları şeylerden ödlerinin koptuğunu söyleyebilirim. Bunları görmediğim için memnunum.

Bize biraz canlandırdığınız Angela karakterinden bahsedebilir misiniz?

Angela Rance, bir tür krizle mücadele etmekte olan bir ailenin işleri kontrol altında tutmaya çalışan annesi. Son derece zorlayıcı bir kariyeri olmasının yanı sıra yakın zamanda travmatik bir beyin hasarı aldığı için hafızasını ciddi ölçüde kaybetmiş olan eşine de bakması gerekiyor. İki kızı var ve kızlarından biri çok kısa bir süre önce bir arkadaşını kaybettiği korkunç bir trafik kazası geçirdiği için dans kariyerine devam edemiyor. Annesi bu süre zarfında kızının davranışlarında gözlemlediği bazı şeylerin depresyondan farklı bir açıklamasının olması gerektiğini düşünüyor. Hatta kasabanın rahibini ziyaret ettiğinde “Bu depresyon değil. Depresyonun ne olduğunu biliyorum ve bu kesinlikle depresyon değil” diyor. Bu şüphesi de kısa süre sonra evin duvarlarından gelen sesler ve evde gerçekleşen ürkütücü olaylarla destekleniyor. Yani anne daha ilk bölümden ailesinde bir terslik olduğunun farkına varıyor.

En iyi performansımızı sergiliyoruz...

Dizi, filmden nasıl farklılaşacak?

Senaryoyu okumadan önce ben de kendime benzer bir soru sordum. Diziyle aynı ismi taşıyan ve ikonlaşmış böyle bir film varken bu yapımda yer almalı mıydım? Ancak dizinin yaratıcıları yapılabilecek en akıllıca şeyi yaparak diziyi hikayenin devamı olacak şekilde kurgulamışlardı. Hedefleri filmin eşdeğeri bir yapım ortaya çıkarmaktan ziyade kötü bir ruh tarafından ele geçirilme fikrini geliştirmek ve bir adım öteye taşımak. Dizinin başlangıcında bir aileyi etkileyen bu durumun ilerleyen zamanlarda nerelere gidebileceğini kim bilebilir? Chicago’da işlerin oldukça sarpa saracağını söyleyebilirim.

Siz nelerden korkarsınız?

Eskiden uçmaktan korkardım ancak bir gün bir arkadaşım bana, uçuş esnasında stres yapmanın ne gibi bir faydası olacağını sordu. Ben de ona hak verdim. (gülüyor) Oldukça tuhaf ama bu korkum o an geçti. Söylediği şey çok mantıklıydı. Pratik düşünceli bir insanım sanırım.

Siz ya da ekip arkadaşlarınız, seti daha keyifli kılmak için neler yapıyorsunuz?

Eğlenmeyi seviyorum. Tüm oyuncuların en iyi performansını göstermek için farklı yöntemleri vardır. Kimi karakterinden çıkmaz, kimi belirli bir ruh halini korur, kimi de işe tüm ciddiyetiyle yaklaşır. Ben de şakalaşmayı sevenlerdenim. Umarım bu durumdan memnuniyetsiz olan yoktur. Gözlemlediğim kadarıyla bu tür bir yaklaşım ekibin de hoşuna gidiyor. Setteki ilişkiler genellikle böyle.

Her bölüm daha da korkunç olacak

The Exorcist’i izledikten sonra izleyiciler uyumayı başarabilecekler mi?

Bu biraz The Exorcist filmine nasıl tepki verdiklerine bağlı. Ancak böyle bir durumda uyuyamamanın da eğlenceli olduğunu söyleyebiliriz. (gülüyor) Bu seviyede bir korkunun eğlendirici olduğunu düşünüyorum. İlk bölümü izleyen herkesin ortak düşüncesi gerçekten çok ama çok korkutucu olduğuydu ve gittikçe daha da korkunç olacak. İlk bölümün en az korkutucu bölüm olduğunu söyleyebilirim fakat ilerleyen bölümlerde daha birçok şey olacak.

Dizide ne tür temalar tekrar izleyici karşısına çıkarılıyor?

Şeytani aktiviteler ve kötü bir ruhun etkisi altına girmek gibi birçok şey aileyi her geçen gün daha da çok etkileyecek. İşin ulaşacağı boyut, izleyicilerde bu ailenin o kadar korkunç bir durumdan nasıl kurtulacağına dair birçok soru işareti doğuracak. İzlemek istemelerinin en büyük sebebi neler olacağını merak etmeleri olacak.

Diziyi üç kelimeyle tarif edebilir misiniz?

Korkunç, korkunç ve korkunç.