Kulisler çalkalandı!
İtalyan yıldız ‘Claudia’nın ödül almasına yönetmelikte bir engel yok’ dendi ama...
AKSAV Genel Müdürü Kumsal, İtalyan yıldız Claudia Cardinale’nin Altın Portakal almasında herhangi bir engel bulunmadığını açıkladı. Kulisler de ise Altın Portakal’ı Sezin Akbaşoğlulları’nın hak ettiği, Cardinale’ye yabancı hayranlığından ödül verildiği konuşuluyor...
Bu yıl 47’ncisi düzenlenen ve 9 Ekim’de başlayıp önceti gece ödül töreniyle sona eren Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünü ilk kez bir yabancı sanatçı kazandı. Ali İlhan’ın yönetmenliğini yaptığı ‘Sinyora Enrica ile İtalyan Olmak’ filminde İsmail Hacıoğlu ve Lavinia Longhi ile birlikte rol alan İtalyan yıldız Claudia Cardinale, oğlu ile birlikte terk edilen bir kadını canlandırdığı rolle Altın Portakal kazandı. Antalya’ya gelemeyen dünyaca ünlü yıldızın ödülünü yapımcı Elvan Albayrak, CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal’dan aldı. Sunucu Ebru Akel’in cep telefonuyla aradığı Paris’te yaşayan 72 yaşındaki sanatçı, “Türkleri çok seviyorum. Orada olamadığım için üzgünüm” demişti.
TÜZÜĞE AYKIRI DEĞİL
AKSAV Genel Müdürü Göksel Kumsal, 47 yıllık festival tarihinde ilk kez bir yabancı oyuncuya ödül verildiğini söyledi. Filmin Türk yapımı olduğuna dikkat çeken Kumsal, “Oyuncu milliyetine göre değil oyunculuk kriterlerine göre değerlendiriliyor. Yönetmen yabancı, senarist yabancı, oyuncu da yabancı olabilir. Türk yapımı olduktan sonra tüzüğü aykırı bir durum yok” dedi. Kumsal, dünya yıldızı Claudia Cardinale’nin İtalyanların en ünlü sanatçılarından biri olduğunu, yaşamında çok aktif kişiliği ile dikkat çektiğini, çekimi olduğu içinde festivale katılamadığını söyledi.
Portakal bitti polemik başladı
Altın Portakal Film Festivali’nin ardından söylentiler de birbiri ardına gelmeye başladı. Kimilerine göre ‘Küçük hatalar dışında her şey kusursuzdu”, kimilerine göre ise ‘Festival dönük geçti.’ İşte festival gecesi Antalya kulislerinde konuşulanlar:
- Ünlü yönetmen Emir Kusturica olayı dışında polemikten uzak bir festival oldu. Bu da Kadir İnanır’ın başarısı.
- Türkiye’de oyuncu mu yoktu İtalyan Clauida Cardinale’ye ‘en iyi kadın oyuncu’ ödülü verildi. Nergis Öztürk ile Sezin Akbaşoğlu’nun hakkı yendi.
- Claudia Cardinale ile yapılan telefon bağlantısı bir faciaydı. Kadına ödül aldığı cep telefonuyla söylendi keşke yarım saat önceden bu bağlantı organize edilseydi. Görmemişin Claudia Candirnale’i olmuş, Altın Portakal’ı vermiş.
- Antalya’da jürinin sahnede oturtulması akıllara Cannes Film Festivali’ni getirdi. Cannes’dan esinlenmeler vardı.
- Ödülleri hep aynı sanatçılar dağıttı. 4 kez Kadir İnanır, 3 kez Meltem Cumbul ödül verdi. Salondaki diğer oyunculara ayıp oldu.
- Müzik fazla alaturkaydı. Önce horonlar sonra Hüsnü Şenlendirici ve en son Özcan Deniz... Keşke yarışmada daha evrensel bir müzik tercih edilseydi.
CLAUDİA CARDİNALE KİM?
Sicilya göçmeni anne, İtalyan bir babanın kızı olarak 15 Nisan 1938’de İtalya’da doğan Cardinale, Tunus’ta basketbol milli takımında oynadı. 1957’deki güzellik yarışmasında ‘Tunus’taki en güzel İtalyan kızı’ olan Cardinale, bu unvanıyla Venedik Film Festivali’ne gitmeye hak kazandı ve güzelliğiyle dikkat çekip 1958 yılında ‘Goha’ adlı film ile kamera karşısına geçti. Roma’da ünlü sinema okulu Centro Sperimentale Di Cinematografia’da oyunculuk dersleri aldı. İtalyan yapımcı Franco Cristaldi ile evlenip sayısız filmde rol aldı.
Büyük ödül asistana gitti
- Çoğunluk filmiyle en iyi yönetmen ve en iyi film ödülünü alan Seren Yüce Fatih Akın’ın asistanı çıktı. Aynı zamanda bu film Fatih Akın’ın jüri başkanlığını yaptığı Venedik Film Festivali’nde “Geleceğin Aslanı” ödülünü almıştı.
- En iyi oyuncu ödülünü alan Bartu Küçükçağlayan ise Özcan Deniz’in oynadığı Haziran Gecesi dizisinde aşçıyı canlandırıyordu.
- Gişe Memuru” adlı filmle en iyi ilk film ödülünü kazanan 29 yaşındaki Tolga Karaçelik ise sinemaya avukatlık mesleğini bırakarak başlamış.
“En iyi film” Çoğunluk: İstanbullu zengin bir ailenin oğlu, Vanlı garson bir kıza aşık olur. Babası ve arkadaşları bu ilişkiye karşı çıkınca çoğunluğun sesini dinlemek zorunda kalır ve sevdiği kızı bırakır. Filmde sınıfsal ayrımcılık ön plana çıkartılıyor.
dipNOT
En iyi yönetmen” ve “en iyi film” ödülü ilk kez ilk filmini çeken bir isme verildi. (Seren Yüce - Çoğunluk)