'Küçük Kadınlar'da taze kan kim?

Kanal D'nin geçtiğimiz sezon en çok izlenen dizilerinden biriydi "Küçük Kadınlar". Yeni yayın dönemine büyük bir yenilikle başlamaya hazırlanan dizide bakın neler değişti.
Ablaları Elif'in ölümüyle bir darbe daha alan dört kız kardeşin yolu, kendileri gibi anne-babasız olan Eylül'le kesişiyor. Yeni bölümlerde izleyiciyi nelerin beklediğini dizinin genç oyuncuları anlattı.

Genel olarak nasıl gidiyor "Küçük Kadınlar" ve bu dizi size neler kattı?
Hande Soral: Yazın aldığımız tepkiler çok güzeldi. Herkes yeni sezonu çok merak ediyor. Çalışma saatleri uzun bile olsa "Küçük Kadınlar" ekibiyle çalışmak çok keyifli. Birbirimizi çok özlemişiz... Bu diziden çok şey öğrendim. Bilgi Üniversitesi'nde psikoloji eğitimi alıyordum. Hem okul hem dizi zor oluyordu ama bu sene okul da bitti. şimdi sadece diziye yoğunlaşabilirim.
Fulya Zenginer: Oyunculuğumu geliştirmem için bu dizi çok iyi bir seçim oldu. Başlangıçtaki yerimle şimdiki arasında çok büyük farklar olduğu söyleniyor. Benim için iyi bir basamak olduğunu söyleyebilirim.
Elit ışcan: Dizi seti nasıl oluyormuş, burada onu öğrendim. Sadece hafta sonları sete geldiğim için okulumu da etkilemiyor üstelik.
Selin Ilgar: Bana ne kattığını tam olarak bilmiyorum ama çevremdekiler beğeniyor.

Diziyi izleyen arkadaşlarınız nasıl tepki veriyor, beğeniyorlar mı sizi?
Elit ışcan: Bazıları seviyor, bazıları da "Sürekli ağlıyorsunuz" diye dalga geçiyor. Ama ağlamak da öyle kolay olmuyor. Ben göz yaşartıcı kullanmadan ağlayamıyorum. Hatta bir süre sonra gözüm ona da alışıyor, yanıyor ama damla gelmiyor mesela...
Selin Ilgar: Benim de bazı arkadaşlarım dalga geçiyor; erkek olanlar özellikle... Çoğu da soru soruyor. Set ortamını merak ediyorlar.

Nasıl peki set ortamı?
Elit ışcan: Herkes çok iyi, hepsini çok seviyorum. Hande okuduğu bölüm dolayısıyla benim çok ilgimi çeken biriydi. Onunla çok fazla sohbet etme fırsatı buldum.

Ekin Türkmen diziden ayrıldı, kadroya Özge Borak dahil oldu. Yeni eklenen bu karakter diziyi nasıl etkiler sizce?
Hande Soral: Büyük ablanın ayrılması zor olacak diye düşünüyorduk ama yeni bir hikâye, yeni bir karakter geldi. Bu da diziye taze kan oldu. Ekin'le iyi bir arkadaşlığımız vardı, şu anda Amerika'da ama fırsat buldukça internet üzerinden görüşüyoruz.
Fulya Zenginer: Özge Borak'ın diziye girmesi iyi oldu bence. Taze bir nefes oldu. Hem senaryomuzdan uzaklaşmadık hem de yeni konular eklendi...

Peki yeni sezonda neler olacak, ipucu verebilir misiniz bize?
Hande Soral: Benim oynadığım karakter de biraz erkeksi, Özge Borak'ınki de. Eski bölümlerde sadece ben sert çıkışıyordum, şimdi buna karşılık veren biri olacak. Çatışmalar yaşayacağız. Yeni ve sürpriz hikâyelerle giriyoruz sezona.

Siz sette bir kaza geçirmiştiniz geçtiğimiz sezon. Nasıl şimdi durumunuz, sette sıkıntı yaşıyor musunuz?
Hande Soral: Sezon sonunda set dönüşü bir kaza geçirmiştim, son iki bölümün senaryosunu da bu yüzden değiştirmiştik. Fizik tedaviye devam ediyorum, bu durumun senaryoyu da daha fazla etkilemeyeceğini düşünüyorum.

Özge Borak

Dizinin yeni yüzü

"Küçük Kadınlar"ın ekibine dahil oldunuz, öncelikle hayırlı olsun diyelim. Daha öncesinde diziyi izliyor muydunuz?
- Fırsat bulamadığım için izleyemiyordum açıkçası. Ama zaten özellikle seyrettiğim bir dizi de yoktu...

Canlandıracağınız Eylül karakteri nasıl biri?
- Çok erkeksi... ıcabında üç saniye içerisinde kavgaya dalabilir. Tavırları da öyle, "Eyvallah abi" diye konuşan biri. Yetimhanede büyümüş, hatta yetimhaneye eylül ayında bırakıldığı için adı Eylül. Hayatı boyunca "Beni çalışmak ve okumak kurtarır" diye düşünüp, çevreye karşı gardını almış. O kadar erkeksi olmasının nedeni de bu... Hukuk okuyor ama kendi işlerini halletmek için de her türlü yolu deniyor. Gerektiğinde yasa dışı işlere bile bulaşıyor ama kendini her durumdan sıyırmayı da biliyor.

Teklif geldiğinde bütün diziyi baştan sona izlediniz mi?
- Yok, sadece son üç bölümü izledim. Çünkü canlandıracağım karakterin kızlarla bir bağlantısı, akrabalığı yok. Karakterin kendi içerisinde bir geçmişi var. Bunun üzerinde çalıştık ve çekimlere başladık.

"Küçük Kadınlar" dendiği zaman aklınıza ilk ne geldi?
- Bir sezon boyunca başarıyla devam ettikleri geldi. Keyifle çalışacağımı düşündüğüm bir ekip olduklarını tahmin ettim.

SOYUNMAYI TERCİH ETMİYORUM

Saçlarınız çok beğeniliyor. Rolünüz gereği kestirmeniz istenirse, ne yaparsızın?
- Yok kesmesinler... Seviyorum saçlarımı ve üniversiteden beri uzatıyorum. Bir an gelecek ve oldukça kısa kestirecekmişim gibi hissediyorum. ınandığım bir rol için de kestiririm.

Peki soyunmayı mı tercih ederdiniz, saçınızı kestirmeyi mi?
- Saçımı kestirmeyi... Soyunmak benim için çok daha zor. "Her şeyi yaparım" diyen oyunculara saygı duyuyorum ama ben tercih etmiyorum.

Bu tercihlerde aile faktörü var mı?
- Yoo, okul yıllarımdan beri böyle düşünüyorum. O zaman ne nişanlıydım, ne evliydim. Yaklaşık iki yıldır Bülent şakrak ile evli olduğum için, bu tercihlerimin evlendikten sonra değiştiğini düşünenler var. Bu çok ayıp ve beni yok sayan bir görüş.


Hürriyet