'İspatlamasan şerefsiz ve alçaksın'
Uluç'un zehir zemberek yazısından Ergun Babahan'dan TRT Genel Müdürü'ne Terim'den Aziz Yıldırım'a kadar herkes nasibini aldı
İşte Sabah yazarı Hıncal Uluç'un zehir zemberek yazısı:
Yalanlar ve yalancılar!..
YALAN 1.. Türkiye Futbol Federasyonu üyelerinin önemli bir bölümüyle konuştum. "Türkiye Futbol Federasyonu" imzasıyla yayınlanan "Hıncal Uluç'u Kınama" bildirisinden hiçbirinin haberi yok. Araştırdım ve öğrendim. Bildiriyi bu imza ile resmi siteye koyan kişi Milli Takımlar sorumlusu Levent Kızıl. Onu, bunu yapmaya mecbur eden Fatih Terim..
Yalan 2. Emre'nin annesinin beni dinlerken kriz geçirdiği yalan. Gökdeniz'le kavga eden Emre kampı terk edince, bu senaryo hazırlanıp hem zevahir kurtarıldı, hem de Saracoğlu'nda oynanacak maçta, Hıncal Uluç hedef gösterilerek, seyircinin Emre'ye ilave motivasyon sağlayacağı düşünüldü. Ama düzmece senaryoyu kimse yutmadı. Söylemediğim sözlerle medyanın kandırıldığı ortaya çıkınca da tezgâh geri tepti. Emre de berbat bir futbol oynayınca, işin tutulur tarafı kalmadı.
Yalan 3. Bu ülkenin en önemli spor müdürlerinin figüranlığı kabul ettikleri bir FB TV'si şovunda Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, kameralar aracılığı ile izleyen herkesin gözünün içine bakarak yalan söyledi. Kimi kastettiğini günün olayları içinde geri zekâlılar bile anlayacağı için ad verme gereği duymadan beni "Emre'ye Galatasaray'a gitmediği için saldırıyor" diye itham etti.
Oysa benim Emre eleştirilerim o daha Galatasaray'da iken başlamıştı . İnter'e kulübü satarak ve "Yalan" söyleyerek gitmesinin affedilmez olduğunu defalarca söyledim ve yazdım. Adnan Polat, Okan'dan sonra onu da almaya kalkışınca ısrarla "Emre'ye bir daha Galatasaray forması giydirilemez" dedim.
Fenerbahçe'ye transfer olduğunda "Doğru seçim. Fener'in bu tür bir oyuncuya şiddetle ihtiyacı var" diye yazdım. Ama transferin şeklini eleştirdim. Bu gerçekleri o yayının figüranı dostlarımın hepsi biliyordu, ama hiçbiri itiraza cesaret edemedi.
Yalan 4. TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, hiç de sıkılmadan, o utanç verici Olimpiyat yayınını yapan TRT spor servisine ödül verirken yaptığı konuşmada "TRT'den menfaatleri kesilenler, Pekin'e götürülmeyenler eleştiriler yapıyor" diyerek en başta bana, eğer başka eleştiren varsa, o meslektaşlarıma da çok ağır hakaret etti.
Bay Şahin'e, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üslubuyla hitap ediyorum.
"Menfaati kesildiği ya da Pekin'e götürülmediği için TRT'yi eleştiren gazeteci kimdir?. Öyle ortaya konuşarak tüm medyayı aşağılama hakkınız yoktur. Bu kimliği açıklamaz ve söylediklerinizi ispat etmezseniz, şerefsiz ve alçaksınız!.."
Ve de Kazım'a ve Ergun'a not.. "Kazım'ın söylediği, Sabah Günaydın'ın bana söz hakkı vermeden yayınladığı ve Ergun'un "Eleştiri" deyip geçiştirmeye çalıştığı o sorumsuz sallamalar nerelere varıyor görüyorsunuz..