'Güçlü kadın aşkta kazanamıyor'

Ne istediğini bilen, kendine değer veren, güzel ve akıllı bir kadın Sinem Öztürk. Geçtiğimiz yıl eski eşi Gürsel Şatır’dan boşanan ünlü oyuncu, erkeklerin güçlü kadınları taşıyamadıklarını ve ilişki kopma noktasına geldikten sonra gerçek karakterlerin ortaya çıktığını söylüyor. Ali Sunal ile yeni filmleri ‘Yusuf Yusuf’un setinde aşk yaşadıkları iddiasını ise bunların boşanmanın etkisiyle ortaya atılan asılsız iddialar olduğunu öne sürerek reddediyor. İşte Sinem Öztürk’ten çarpıcı açıklamalar...

Geçtiğimiz ay doğum gününüzdü. Neler diliyorsunuz yeni yaştan? 30 yaş size neler hissettiriyor?

Yeni yaşıma dostlarımla birlikte bol bol oryantal yaparak girdim. Zaten ben fasılı çok severim. Öyle keyifli bir doğum günüydü ki, birbirini tanımayan insanlar bile kucaklaşıyordu. Sadece kendime değil, herkese sevgi dolu bir yıl diliyorum. İnsanın her şeyden önce kendiyle mutlu olması önemli. O yüzden bu yıl inanılmaz umutluyum ve yeni yaşıma pozitif bir enerjiyle girdim. 30 yaşım çok çok güzel geçsin inşallah.

Dileklerde aşk yok mu?

Yok, önceliğim iş. Çünkü biz güçlü olduğumuz zaman aşk her türlü gelir. Güçlü kadın olmak önemli benim için. Gerçi güçlü kadın aşkta kazanamıyor ama (gülüyor)Ö Yine de önceliğim her zaman işim.

Bu yıl dizi sektöründe kara bulutlar dolaşıyor!

Rol aldığınız ‘Hayat Yolunda’ neden yayından kaldırıldı?

Bu yıl genel olarak dizi sektöründe kara bulutlar dolaşıyor. Tutturmak çok zor. Bizim total kısmımız biraz düşük kalmıştı, o yüzden devam etmedi. Ben de çok üzüldüm.

Dizilerinizin bu şekilde reytinge kurban gidip yayından kalkması bir oyuncu olarak size neler hissettiriyor?

İşin reyting kısmını hepimiz masaya yatırıyoruz. Ama çok fazla rekabet var. İzleyici de sıkıldı. Artık işler oyuncuların ne kadar nitelikli olduğuna da bakmıyor. Çok popüler oyuncuların işleri de iki-üç bölüm sürüp bitebiliyor. Belki dizilere biraz daha şans verilmeli. Halkın ne izleyeceğini ben de çözemedim. Final yapmadan bir anda biten diziler olabiliyor. Bence artık Türk dizi izleyicisi halkın içinden olan hikayeleri seviyor. İçinde çocuk olan hikayeler de çok tutuyor. Mesela ‘Binbir Gece’de herkes “Acaba ben olsam ne yapardım?” diye düşünüyordu. Oradaki o hikaye izleyiciyi de cezbetti. Böyle hikayeler tutuyor.

‘Yeni bir diziye başlamak adeta şans oyunu oynamak gibi bir şey’

Diziniz yayından kalktıktan sonra diğer işlere yaklaşımınız daha mı temkinli oluyor?

Neyin tutacağını bilmiyoruz artık. “Bu iş kesin tutmaz” dediğimiz iş tutuyor ya da tam tersi. Gerçekten yeni bir diziye başlamak şans oyunu gibi bir şey. ‘Hayat Yolunda’dan önce ‘Huzur Sokağı’nda başörtülü bir karakteri oynadığım için ters köşe bir iş istiyordum. ‘Hayat Yolunda’yı da bu yüzden kabul ettim. Yeni gelen işi de benimsemem lazım ki kabul edeyim.

Gelen yeni dizi teklifleri var mı?

Birkaç tane senaryo okudum ama içinde kendimi bulamadım. Masum bir kızı oynamak istemiyorum. Çünkü Melis karakterinin daha tadını çıkaramadım. Çok zevkliydi.

Şu an vizyonda olan ‘Yusuf Yusuf’ sinema filminde de rol aldınız. Nasıl bir hikayesi var filmin? Biraz kendi rolünüzden bahseder misiniz?

Kadromuz çok iyi. Ali Sunal’ın canlandırdığı Yusuf, bir dolmuş şoförü. Hayatı boyunca bir araba yarışçısı olmak istemiş. Ben de karısı Hatice’yi canlandırıyorum. Oya Başar da annem. Bunlar çok renkli bir aile. Bir gün Yusuf dolmuş sürdüğü bir esnada bir papazı yolcu olarak arabasına alıyor. Ancak adam gerçekte papaz değil, Papa’ya suikast düzenlemek isteyen Yusuf isminde bir militan... İki Yusuf’un dolmuş içindeki maceralarını da filmde eğlenceli bir şekilde yansıtıyoruz. Basit bir hikaye ama izleyicinin ilgisi gayet güzel.