Scarlett Johansson: Çıplak olmaya bayılmıyorum
.

Scarlett Johansson, Daily Mirror gazetesine beyaz perdede kadınların seks objesi olarak görülmesinden yakınıp “Filmlerde çıplak olmaya bayılmıyorum” dedi.

New York doğumlu 29 yaşındaki Scarlett Johannson, Danimarkalı bir baba ve Yahudi bir annenin çocuğu. 9 yaşında keşfedildi ve ‘Captain America’, ‘Lost In Translation’, ‘The Avengers’ gibi kült filmlerde oynadı. Şimdi ise Lus Besson’un son film ‘Lucy’nin başrolü. İşte İngiliz Daily Mirror gazetesine verdiği röportaj...

- Lucy’ye seni çeken neydi?
Luc Besson’un bütün çalışmalarına yıllardır hayranım ve onunla çalışmak gibi bir şansı yakalamışken tepemezdim. Aynı zamanda hikaye de çok ilgi çekici. Lucy, yanlışlıkla bir ilaç yutuyor ve bu beynini tümüyle dönüştürüyor. Normalde beyin kapasitenizin yüzde 10’unu kullanırsınız ama ilaçtan sonra Lucy yüzde 100’ünü kullanmaya başlıyor ve her şey değişiyor..

- Bu çok çok güçlü kadın karakterini nasıl tanımlarsın?
En basit anlatımıyla nadir bir kadın. Her şey çok hızlı gelişiyor ve Lucy tamamen kontrolden çıkıyor. Benim için aslında sadece iş olması gereken ve o dar kostümleriyle oldukça çekici olan o kadına karşı kalbimde büyük bir şefkat oluştu diyebilirim.

- Çok provakatif filmler yaptın. Bir uzaylıyı oynadığın ‘Under The Skin’ de dahil. O çıplaklık seni rahatsız etti mi?
Bu çıplaklığa bayılmıyorum. Herkes gibi ben de bedenimin farkındayım ve o filmde ön yargıları geride bırakıp bir uzaylı olarak vücudumun görünmesine razı oldum. Yönetmenim Jonathan Glazer de beni o anlamda sömürmedi. Ama tabii ki bu sömürüyle de çok karşılaştım. Çünkü gerekli gereksiz çıplak sahneler bu bütün dikkatleri filme ve sizin üzerinize çekiyor.

Ben de bir kurbanım!
- Kadınların sinema sektöründe seks objesi gibi görüldüğünü söyüyorsun. Ama bu oyuncuları ünlü yapan doğal bir süreç değil mi?
Ben de bu metalaştırmanın bir kurbanıyım, ama diğerlerinden fazla değil. Ben sahne ışıklarından diğerleri kadar etkilendiğimi düşünmüyorum. Bunun için bir gece kulübüne gidip aynı şeyi hissedebilirsiniz. Bu bir erkeğin bir kadında ilk baktığı şeyin beyni olmaması demek değil! Ama bu benim avantaja çevirmeyi öğrendiğim bir şey.

‘Romantik komediler artık çok klişe’
“Şu ana kadar ilgimi çeken yeni bir romantik komedi senaryosu gelmedi. Evet, o türden hoşlanıyorum ama uygulamada zor. Çok fazla klişe var ve daha önce yapılmamışı yapmak zor.”

‘20’li yaşlarımda çok uğraştım’
“Bu kadar üretken olabildiğim için çok şanslıyım ve bu kadar iyi filmlerde oynadığım için. Ama bu kolay olmadı, 20’li yaşlarımda hem özel hayatımda hem de iş hayatımda çok fazla şeyle boğuşup baş ettim.”

‘Yaptığım işe minnettarlık duyuyorum’
“İşime karşı büyük bir minnettarlığım var. Artık daha cesur kararlar da verebiliyorum. Ama heyecanım hiç bitmedi. Hala 9 yaşında sete giderken ‘Wow film çekiyoruz’ diyen kızım.”