Banu Alkan
.

Yasak aşkı öyle bir servet sunmuş ki... Banu Alkan'ın hayatının aşkı kamuoyunda çok bilinen ama az fotoğraflanan yasak bir aşktı. Oysa bu aşk tam 17 yıl sürmüş ve Banu Alkan ikinci kadın olmayı kabullenmişti. Banu Alkan'ı 17 yaşındayken hayatına dahil eden o dönemin zengin işadamı Gürbüz Hanif'di...

Gürbüz Hanif’le Banu Alkan ilişkisi ünlü işadamı ölene kadar sürdü. Banu Alkan bu süreçte dünya starlarının bile çok azının yaşamış olduğu lüks ve şaşalı bir hayat sürdü.

Banu Alkan'ın Gürbüz Hanif ile olan hayatı öyle şaşalıydı ki saçlarını yaptırmak için İstanbul'dan uçağa atlayıp Paris’e dünyanın en ünlü kuaförü Alexandre’a giderdi. Bugünün parasıyla 1000 Euro’ya saç bakımı yapardı. Grace Kelly’nin saç kestirmek için sıra beklediği adam Banu Alkan'ın kuaförüydü.

Banu Alkan'ın 20 yıl boyunca ikinci kadın olmayı kabullendiği Gürbüz Hanif, babasından sadece 2 yaş büyüktü. Buna rağmen Banu Alkan, Gürbüz Hanif ile olmayı seçti ve ölene kadar da ayrılmadı.

Peki Banu Alkan'ı 17 yaşında sevgilisi yapan Gürbüz Hanif kimdir? Banu Alkan zengin işadamını şöyle anlatıyor;
Türkiye’deki gerçekten önemli şahsiyetlerden biriydi. Boğaziçi Üniversitesi’nden sonra Amerika'da yüksek tahsil gördükten sonra yurda dönüş yapmış. Türkiye’de çok önemli bir sanayici, çok önemli bir iş adamı. Ve ben kendisini 17 yaşımda tanıdıktan sonra dünyada sanki bir kuş misali oldum. Dünyanın her bir noktasına uçmaya başladım. O arada filmler çekiyordum. Hayata çok hızlı girmiştim ve çok mutluydum.

Gürbüz Hanif'in serveti sayesinde tüm dünyayı gezen Banu Alkan yine onun yönlendirmesi layd okuluna gitti. Görgü ve bilgisi buradan olan Banu Alkan, bu eğitimi ile sosyetedeki yerini aldı.

Banu Alkan sinemadaki yerini de Gürbüz Hanif'e bağlıyor. Onun hakkında şunları anlatıyor;"Gürbüz Hanif aristokrat, çok zeki, çok kültürlü, çok şık, bana her şeyi veren, hayatı, dünyayı, her şeyi önüme seren, güçlü bir beyin. Güçlü beynini bana aktaran, aynı beyin düzeyine getiren. Muhteşem zekayla yoğrulmuş bir Banu Alkan var karşınızda.

Gürbüz Hanif benim için çok şey ifade eder. Sevgiyi, aşkı, bir kadına verilen değeri.. Venedik’te Daniella Otel’de sevgilisine içinde sadece gül olan tepsiyi, garsondan alıp yatağına getiren bir centilmendi. Ve ben dönüp demişimdir ki ‘Bir kadınlığımı anlayım, bir gün benden su iste’. ‘Hayır, sen benim first lady’msin. Ancak ben sana su ikram ederim’ derdi. O başka bir rüyaydı. O başka bir şeydi. Bana olduğu kadar annem ve babama dahi aynı centilmenliği yapmaya gayret eden bir kişiydi.

Birlikteliğimiz süresince 15 yıl zarfında dünyayı öylesine bitirdim ki; dünyaca ünlü mücevherlerin, dünyaca ünlü kayak merkezlerinin, dünyaca ünlü tropik adaların her türlü otelini, her şeyini 15 yıla sığdırdım. Bugün her şeye doymuş biriyim. "

"Benim için artık lüks; 24 ayar kaplı altın koltuklar değil, altın çatal bıçak, avizeler değil. Bir arabanın egzos gazı dahi olmadığı temiz bir havayı lüks olarak görüyorum. Hormonsuz bir kiraz, bir kiraz ağacının dalından kirazı koparmak. Artık bunlar benim için lüks.

Ünlü işadamı Gürbüz Hanif, Banu Alkan'ı el üstünde tutuyordu. Türkiye'de değil dünya jet sosyetesinde de onu yanında bulunduruyordu. Banu Alkan bunu şöyle anlatıyordu;
''Ben sadece Türk sosyetesinin değil, dünya jet sosyetesinin de içindeydim. On beş sene, Hanifi'yle beraber oldum. Hep top' yaşadım.

Bir yılbaşını Donald Trump'la İsviçre'de dağda kutluyordum, ertesi yılbaşı bu sefer Hawaii'de aynı otelde kalıyorduk. Elizabeth Taylor'la, Cenevre'de, St. Moritz'de yan yana oluyorsun. Ya da Kaşıkçı'yla beraber." Beverly Hills’de 'Pretty Woman' filminin çekildiği otelin kral dairesinde 12 ay kaldım. Elizabeth Taylor ile aynı kuyumcuda yan yana mücevher seçtim.''

''15 yıl beraber olduğum Gürbüz Hanefi ile birlikte Hollywood'a gittim ve kendimi orada kanıtlamaya karar verdim. Tam Holywood'a açılıyordum ki Gürbüz Bey hastalandı ve ardından onu kaybettim. Böylece Hollywood hayallerim yarım kaldı.''

Banu Alkan ünlü işadamı ile olan beraberliğinde zirveleri gördü. Ölümünden sonra ise ondan kalanlarla uzun süre lüks içinde hayatına devam etti. Gürbüz Hanif o dönemde ünlü ressam Fikret Mualla'nın tüm resimlerini satın almıştı. O resimlerin tamamını da Banu Alkan'a hediye etmişti.

Banu Alkan çalışmadan lüks içinde nasıl yaşıyorsunuz diye soran bir muhabire verdiği Fikret Mualla yanıtı ile günlerce konuşulmuştu. O yanıt şöyleydi;
"15 yıl aşk yaşadığım rahmetli Gürbüz Hanif’den bana Fikret Mualla tabloları kalmıştı. Yıllar içinde bu tabloları satıp lüks içinde yaşadım. Ne yazık ki hepsi Çırağan Sarayı ve Swissotel’deki müzayedelerde gitti. Ben de bu sayede dünyayı dolaştım. Biliyorsunuz bugün bir Fikret Mualla tablosu servet değerinde. Ama elimde bir tane bile kalmadı. Kaç tane sattığımı ve hangi zengin işadamlarına gittiğini söylemem"

"Rahmetli Gürbüz ile Fikret Mualla’nın Paris’teki evini sık sık ziyaret ederdik. Gürbüzcüğüm, ünlü ressamdan küçük fiyatlara bu tabloları toplardı. O müthiş koleksiyonu da bana hediye etmişti."

Banu Alkan aristokrat ve dünya jet sosyetesinden Gürbüz Hanif ile olan aşkının ardından Murat Taşdemir ile boy göstermeye başlayınca herkesi şaşırttı. Zira Murat Taşdemir, Gürbüz Hanif'in tam tersi bir portreydi ve tam bir maçoydu...

Murat Taşdemir ile Banu Alkan aşkı uzun süre devam etti. Banu Alkan bu aşk için 'mezarımın yanyana olmasını istediğim tek adamdı' derken ilişkiyi tek kelime yüzünden bitirdiğini anlattı;
"Murat kıymet bilmediği için yanımda değil. Mezarım bile ondan ayrı olmasın diyordum bir lafla bitirdim. Söylenecek bir kelime değil. Çok çirkindi... Aşkıma saygımdan dolayı o kelimenin ne olduğu bende kalacak."

Banu Alkan'ın hayatına giren iki adamdan biri olan Murat Taşdemir ünlü sanatçıdan tam 11 yaş büyüktü. Banu Alkan babası olacak yaştaki aşkından sonra bu kez de kendisinden küçük bir erkeği seçmişti. Sıradan biri olan Murat Taşdemir, Banu Alkan'ın aşkı sayesinde bir ara Türkiye'nin en tanınan ismi olmuştu.

Banu Alkan'ın ilişkiyi bitirmesinin ardından Murat Taşdemir'in şöhreti de bitti. Antalya'ya yerleşen Murat Taşdemir 2005 yılında turizmci Arzu altay ile sürpriz bir şekilde nikah masasına oturdu. Çiftin bu evlilikten bir de kızları dünyaya gelirken Murat Taşdemir şimdi pasta börek satıyor.

Peki hayatında sadece 2 aşk yaşadığını ve iki sevgilisi olduğunu söyleyen Banu Alkan kimdir? Türk halkı onu Banu adıyla biliyor ancak değiştirmeden önceki gerçek adı Liz Remka Rebronja'ydı..

Liz Remka Rebronja Sancak kökenli marangoz bir babanın beşinci çocuğu olarak 1 Nisan 1958'de Hırvatistan'nın Dubrovnik kentinde dünyaya geldi. Ailesiyle birlikte 1966 yılının Aralık ayında Balıkesir ili Edremit ilçesine göç etti. Rebronja ailesi Türk vatandaşı olup Alkan soyadını aldı ve Hırvatça "yaban gülü" anlamına gelen Remka, önce Yaprak sonra da Banu oldu.

Banu Alkan ve ailesi Balıkesir'den İstanbul'a taşınarak Kartal’da ikamet ettiler ve çocukluğunun büyük bir bölümü orada geçti. Kartal Maltepe Lisesinde başladığı öğrenimine mankenlik aşkı için lise 2nci sınıfta ara verdi. Rüyalarını süsleyen mankenliğe 16 yaşında LCC kurslarına giderek başladı.

Banu Alkan şöhretin kapılarını oynadığı bir sabun reklamı ile açtı. O reklam sayesinde ünlü yönetmen Memduh Ün'ün dikkatini çekti. Daha sonra Ses Dergisinin yarışmasına katılan Banu Alkan o yarışmada Oya Aydoğan'ın ardından ikinci oldu. Sinemaya adım attığında henüz 17 yaşındaydı.

Banu Alkan 1989 yılında çektiği son filminden sonra uzun bir süre ortada görünmedi. 1998 yılında, “Neremi” adlı bir albüm çıkartarak gündeme oturdu. Oyuncunun şarkısı, sesi ve yorumu uzun süre eleştirildi ve ilgi odağı oldu. Alkan, 2001 yılında “Tuzu Kurular” ve 2005 yılında da “Kızma Birader” isimli televizyon dizilerinde oynadı.








Banu Alkan önceki gün Etiler'de hem kadın hem erkek için performans artıcı bitkisel bir ürünün tanıtımını yaptı.

Kendisinin de bu ürünü denediğini belirten Banu Alkan "Harika bir ürün kendimi enerjik ve mutlu hissediyorum" dedi.

Alkan, ürünü kendisinin konserler öncesi ve koşularda kullandığını ise sözlerine ekledi.

Ürün tanıtımında yeni albümü Parfüm'ü bayramdan sonra çıkaracağını belirten Alkan çıkış parçasının ise Aşkın Kokusu olacağını belirtti.Alkan, protesto ve eylemler yüzünden konserlerin ve albümlerin iptal edildiği hatırlatılması üzerine "Hayat devam ediyor" cevabını verdi. Albüm ve şarkı hakkında bilgi vermek istemeyen Banu Alkan "Vereyim de Gülşen yine çalsın Of- Of şarkısında olduğu gibi” yanıtını verdi.

Fazla ortalarda gözükmese de isminin çok büyük olduğunu belirten Banu Alkan "Ben Türkiye'nin en iyisiyim, Türkiye'nin en namuslu kadınıyım neler gördüm neler yaşadım" şeklinde konuştu. Kendisinin Türkiye'nin Sophia Loren'i olduğunu söyleyen Alkan, “Hala ismimiz yeter” dedi.

Paris'te 2 ay boyunca diyetisyenlerin denetiminde rejime uyarak tam 9 kilo veren Banu Alkan...

“7 aydır zaten rejimdeydim, son 2 ayımı Paris’te lüks bir otelde geçirdim. Spa ve masajla vücudumu forma soktum...

Yeni albümümün adını taşıyan ‘Parfüm’ şarkısı için bikini giyme zamanı geldi” diyerek objektiflere poz verdi...Ünlü sanatçı; “Bu yıl yepyeni bir Banu Alkan geliyor. Çevremdeki insanlar verdiğim 9 kilo için sağlık sorunlarımın olacağından korkuyorlar. Ama her şey yolunda...

Bu yıl bomba gibi geliyorum. Ve artık sonunda kendime ait bir Twitter hesabı açtım...Bundan sonra ‘twitter.com/banualkanfans’ hesabından hayranlarım beni her an, her saniye takip edecekler...

Adıma açılan Twitter hesapları için de savcılık 6 aydır takipte yakında hepsi kapatılacak ve cezalandırılacak” dedi...(Milliyet)































Hilal Cebeci'nin yatmadan önce çektiği pozları Twitter'da paylaşmasıyla başlayan erotik fotoğrafları paylaşma modasına Banu Alkan da uydu! Sabah saatlerinde üstsüz havuza giren Alkan, magazincilerin çektiği fotoğrafları Twitter'daki takipçileriyle paylaştı.



