Gazete Vatan Logo
MagazinEstetik yaptırmadım

Estetik yaptırmadım

Zuhal Olcay, cumartesi akşamları sevilen dizi “İffet” ile ekranlara konuk oluyor

Ünlü oyuncu, dizide canlandırdığı Dilek karakteri için “Kötü biri değil ama mutsuz ve sorunlu bir kadın” diyor.
* “İffet” henüz yayına girmeden, hakkında çokça konuşuldu. Sizin bu kadar dikkat çeken bir dizide yer almanızda hangi faktörler rol oynadı?

- “İffet”, Türk sinemasının çok ilgi görmüş filmlerinden biri. Ben de bu sene bir dizide yer almayı istiyordum. Çok fazla zamanımı almayacak bir proje olduğu için “İffet”i uygun gördüm. Tabii kadro ve yapım şirketi de bu işte rol almamda etkili oldu.

* Sizin canlandırdığınız Dilek’in kötü bir karakter olduğunu söyleyebilir miyiz?

- Bu sorunun yanıtını aslında kimse bilmiyor... Şu ana kadar gördüğümüz kadarıyla Dilek kötü biri değil ama geçmişte yaşadıklarından, talihsizliklerinden ve üzerinde oluşan baskılardan dolayı mutsuz olmuş, sorunlu bir kadın.

* Mutsuz ve sorunlu karakterleri canlandırmak, sizi yormuyor mu?

- Yok canım, sonuçta rol yapıyoruz. Hele ki çok çabuk tüketilen dizi filmlerde öyle bir şey söz konusu olmaz.

* Siz tiyatro kökenlisiniz, Deniz Çakır da öyle. Tiyatro kökenli oyuncularla çalışmak daha mı kolay oluyor?

- İşin disiplinini bilen kişilerle çalışmak tabii ki daha kolay oluyor. Ekibimizde tiyatro kökenli oyuncular var, bu sayede birbirimizin dilini daha iyi anlıyor ve daha hızlı yol alıyoruz. Şunu da söylemeliyim; sinema sette de öğrenilir ama tiyatro farklıdır. Oyuncu olmayan birini tiyatro sahnesine kolay kolay çıkaramazsınız.

* Geçtiğimiz sezon ünlü mankenlerin rol aldığı birçok tiyatro oyunu oldu. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

- Tiyatro sahnesi kimseye yasak değil, herkes oraya çıkmakta ve istediğini yapmakta özgür. Ama benim anladığım tiyatronun koşulları biraz daha farklı...

TİYATROYU ÇOK ÖZLEDİM

* Dizinin çok fazla zamanınızı almasını istemediğinizi söylediniz. Bu, müziğe ve tiyatroya daha çok ağırlık vereceğiniz anlamına mı geliyor?

- Evet. Müzikle çok haşır neşirim. Yakında yeni bir single’ım çıkacak. Bir taraftan da yeni bir oyun hazırlığı içerisindeyim. Tiyatroyu çok özledim.

* Single’ınız ne zaman çıkacak?

- Sanıyorum 1,5 ay içinde.

* Neden albüm yerine single’ı tercih ettiniz?

- Tüm albümlerim bir set olarak çıkacak, bu single da onun hediyesi gibi olacak.

* Peki hazırlığını yaptığınız oyun hangisi?

- Ondan bahsedemem, çünkü kafamda birkaç proje dans ediyor. Netleştiği zaman tabii ki paylaşacağım...

* Yorumculuğunuz ve oyunculuğunuz hakkında olumsuz bir yorumla karşılaşmak pek mümkün değil, bunun farkında mısınız?

- Teşekkürler... Ne güzel! Okuldan 1976’da mezun oldum. 35 yılda bilerek, hesaplayarak, seçimlerimle bugünlere geldim. İnsanı oluşturan şey aslında seçimleri. Demek ki doğru yollardan gidip, doğru şeyleri seçmişim ki insanların kafasında böyle bir yer edinmişim. Bu benim için büyük bir kazanç ve onur. İnanın, özel bir şey yapmadım. Müzikte de, tiyatroda da, sinemada da inandığım, bildiğim, kendimi iyi hissettiğim biçimde yürüdüm.

* Müzik ve oyunculuk arasında bir tercih yapmanız gerekse, hangisini seçersiniz?

- Mümkünse öyle bir tercih yapmayayım. Ama tabii ki ben öncelikle oyuncuyum, öyle eğitildim.

RECEP İVEDİK’İ SEVMEME NEDEN ŞAŞIRIYORLAR Kİ?

* Sizi beyazperdede görmeyeli epey zaman oldu. Bir sinema filmi yok mu gündeminizde?

- Ne yazık ki şu aralar yok... Çok film çekiliyor ama istediğim gibi bir projeye denk gelmiyorum, gelemiyorum. Ülkemizde bizim yaş grubumuza uygun projeler, kadın hikâyeleri yapılmıyor. Çok yazık, çünkü ben ve benim jenerasyonumdaki meslektaşlarım, oyunculuğun en olgun dönemini yaşıyoruz. Çok güzel hikâyeler olmalı ve oynayabilmeliyiz.

* Son dönemde çekilen filmleri beğeniyor musunuz?

- İçinde olmak isteyeceğim kadar güzel filmler çekiliyor.

* Hangi filmin içinde olmak isterdiniz?

- Şu an aklıma gelen ilk film, “Çoğunluk”. Nuri Bilge Ceylan’ın filmlerini de çok beğeniyorum.

* “Recep İvedik” filmlerini de sevdiğinizi söylediniz ve bu birçok kişiyi şaşırttı...

- Neden şaşırıyorlar ki? Onu izlerken de çok büyük zevk alıyorum ama bir Jean Genet oyunu seyrettiğimde de büyük zevk alıyorum. Ruhumun bir tarafı da Şahan Gökbakar’ın filmleriyle eğlenebilir, bunda garip hiçbir şey yok.

* “Recep İvedik” filmlerinde rol almak ister miydiniz?

- Hayır, içinde olmak isteyeceğim bir tür değil o.

TWITTER’I SAKINCALI VE GEREKSİZ BULUYORUM

* Sosyal medyayla aranız nasıl? Twitter kullanıyor musunuz mesela?

- Hayır, çok sakıncalı ve gereksiz buluyorum. Yeniçağ insanının internet ve bilgisayarla olan ilişkisi beni çok korkutuyor. Bilgi kirliliği, duygusuzluk ve gereksiz iletişime inanamıyorum. Twitter’da olanlara ara sıra bakıyorum da insanların her an her şeyi yazmalarına inanamıyorum. Böyle bir dünya beni sadece dehşete düşürüyor.

* Twitter’da sizin hakkınızda da olumsuz yorumlar yazıldı. Bunlar için bir şey söylemek ister misiniz?

- Herkes birbiri hakkında bir şeyler söyleyip dedikodu yapıyor, bu iğrenç bir şey. Bunun anlaşılabilir hiçbir yanı yok. Herkes, herkes hakkında istediğini yazabiliyor, böyle bir haksızlık olabilir mi? Bir yalanı bu kadar insana ulaştırmalarına, fütursuzca dile getirmelerine inanamıyorum.

* Son olarak bir güvenlik görevlisine hakaret ettiğiniz iddia edildi. Bu konuda ne söyleyeceksiniz?

- O durum yargı sürecinde. Olayın suçluları, bunun hesabını verecekler.

FARUK TEBER TECAVÜZ SAHNESİNİ GÜZEL ÇEKTİ

* “İffet”in tecavüz sahnesi çok eleştirildi. Sizin bu konudaki fikrinizi öğrenebilir miyiz?

- Bence Faruk Teber, o sahneyi çok güzel çekti. Tabii tecavüzün iyi ya da kötü çekilmişi olamaz. Bir toplumu şekillendiren, sadece bir dizi değildir. Toplumda yolunda gitmeyen şeyleri sadece bir dizinin sırtına yüklemek, kolaya kaçmaktır ve haksızlıktır. İnsanlar biraz kafalarını kaldırıp bakarlarsa, başka şeyler de göreceklerdir.

ESTETİK YAPTIRMADIM

* Yorumculuğunuz ve oyunculuğunuzun yanı sıra güzelliğiniz hakkında da çok yorum yapılıyor. Özel bir sırrınız var mı?

- Yaşıma göre bakımlı olabilirim. Onun dışında bazı yerlerde söylendiği gibi estetik ameliyatlar yaptırmış değilim. En azından henüz değilim. (Gülüyor) O konuda biraz haksızlık yapıyorlar.

Haberin Devamı