Can Gürzap son yolculuğuna uğurlandı! 'Her şeyimi kaybettim'
Tiyatro ve sinema sanatçısı Can Gürzap, Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen tören ardından Taksim Camiinde kılınan cenaze namazı sonrası son yolculuğuna uğurlandı.
Tiyatro ve sinema sanatçısı Can Gürzap tedavi gördüğü hastanede 1 Aralık Cuma günü 79 yaşında hayatını kaybetti. Sabah saatlerinde usta oyuncu için Atatürk Kültür Merkezi'nde tören düzenlendi. Gürzap'ın cenazesi daha sonra Taksim Camiine getirildi. Cenaze namazından önce Gürzap'ın eşi Arsen Gürzap, kızları Elif Gürzap İnanılır ve Ayşe Gürzap cami avlusunda taziyeleri kabul etti. Öğle namazının ardından kılınan cenaze namazı sonrası Can Gürzap son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze namazına Gürzap ailesinin yanı sıra İstanbul Valisi Davut Gül, Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, tiyatro ve sinema camiasından çok sayıda oyuncu arkadaşı katıldı. Can Gürzap'ın cenazesi defnedilmek üzere Sapanca Kırkpınar'da bulunan aile kabristanına uğurlandı.
‘HEM BABAMI HEM İLHAM KAYNAĞIMI HEM PATRONUMU, HER ŞEYİMİ KAYBETTİM’
Elif Gürzap İnanılır, "Konuşmakta zorlanıyorum. Bir tek ben babamı kaybetmedim. Türkiye önemli bir insanını kaybetti. Ama ben hem babamı hem ilham kaynağımı hem patronumu, her şeyimi kaybettim. Daha fazla söyleyecek bir şeyim yok. Teşekkür ediyorum" dedi.
"TÜRK TİYATROSU ÖNEMLİ BİR İSMİ KAYBETTİ"
Cenaze törenine katılan İstanbul Valisi Davut Gül ise, "Türk tiyatrosu önemli bir ismini kaybetti. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum, ailesine sabır diliyorum. Arkadaşlarımızla birlikte son görevimizi yaptık. Mekanı cennet olsun. Hepimizin başı sağ olsun" diye konuştu.
MELEK BAYKAL
Derste tahtaya pergel yazdı ve bana ‘E’leri açık söylüyorsun, düzelt’ demişti. Bunu sonradan konuşurken çok gülmüştük. Biz zamanlar hocamızdı sonradan dostumuz oldu. Duruşuyla, tavrıyla, şıklığıyla, yakışıklılığıyla çok insana örnek olmuştur. Can’ımızı hiç unutmayacağız, hepimizin yüreğinde çok özel bir yere sahipti. Hem öğrencileri hem dostları olarak. Hepimiz için yeri çok büyüktü. Can’ımızı güzel anılarla uğurlayacağız. Sanmıyorum ki hiç kimse arkasından “Ya şurası da yaramazdı” desin. Can Gürzap gibi anılabilmek ne güzel.
Işıl Yücesoy: Ülkemizin başı sağ olsun. Can çok kültürlü, muhteşem bir Türkçeye, zaman içinde kaybettiğimiz bir Türkçeye sahipti. Yalnız o kadar mı? 17 yaşında yabancı dilden oyun tercüme etmişti. En genç hoca olmuştu. Bugün televizyonda gördüğümüz sanatçı arkadaşlarımız, spikerlerimiz hepsi onun eğitiminden geçti. Hepimiz onun rahleyi tedrisatından geçtik. Çok donanımlı, çok zarif ve beyefendi bir adamdı. Kadıköy yıllarımdan, kısa pantolonlu zamanlarımdan tanıyordum. Bana ıslık çalmış bir gün, o zaman tanışmıyorduk, babası kızmış. Babası çok azarlamış o zaman. Bana “Işıl senin sayende babamdan çok iyi bir ders alıp kadınlara ıslık çalınmayacağını öğrendim demişti.” İstediği gibi, huzur içinde gitti. Çok değerimizi kaybettik. Can da çok büyük bir değerimizdi, çok büyük bir kayıp.
IŞIL YÜCESOY
Biz birlikte büyüdük, birlikte acı çektik. Birbirimizin ilk flörtlerini biliyorduk. Bizi birbirimizden ayıramazsınız. Tiyatroculuğu, zarafeti, aile babalığı, her şeyi bir bütündü.
HALUN DORMEN
Dün arabada giderken öğrendim. Şaşkınlığımdan hiçbir şey söyleyemedim. Hem oyuncu hem yönetmen hem de eğitimci olarak çok kıymetli bir insandı. Söyleyecek bir şey yok, Allah rahmet eylesin. Türk tiyatrosunun en önemli insanlarından biriydi. Çok yönlüydü; oyuncu değil sadece hem de iyi bir yönetmen ve öğretmendi. Ben de yapıyorum hocalık ama o çok önce başladı. Çok insana örnek oldu. Toprağı bol olsun. Kusura bakmayın, konuşamıyorum, hâlâ şaşkınım.
NURSELİ İDİZ
Hocadan beklemediğimiz bir zamanda öldü. Dedesi, amcaları çok geç vefat etmiş. “Hocam siz 100 yaşınıza kadar yaşarsınız diyorduk.” 35 yılım onunla geçti. Onunla çok uzun yıllar birlikte çalıştık. Ankara’da, Devlet Konservatuarı’nda hocamdı. 17 yaşımda benim hocam olmuştu. Çok eğlenceli, esprili bir insandı. Çok çatışırdık ama çok iyi anlaşırdık, çok gülerdik birlikte. Kimseye bir kötülüğünü duymadım, hepimiz onda çok şey öğrendik. Her şeyiyle dört dörtlük bir insandı. Onu bu yaşta kaybetmeyi hiç beklemiyorduk. Konuşmakta zorlanıyorum. Devlet Tiyatroları’nın en iyi müdürlerindendi, tiyatroyu, tiyatro eğitimini kalkındıran insandı.
SANATLA GEÇEN BİR ÖMÜR
Can Gürzap, 26 Mayıs 1944 tarihinde dünyaya geldi. İlk tiyatro eğitimini, kendisi gibi sanatçı olan babası Reşit Gürzap’tan alan sanatçı, 1962’de Kadıköy Maarif Koleji’ni tamamladıktan sonra Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nü bitirdi ve Londra’da Central School of Speech and Drama’da eğitim gördü. Ankara Devlet Tiyatrosu’nda yönetmen ve oyuncu olarak görev yaptı. Konservatuvarda öğretmen olarak derslere girdi. TRT için birçok radyo tiyatrosu hazırladı. 1971 yılında Arsen Gürzap ile evlendi. 1978’de İstanbul Devlet Tiyatrosu kurucu müdürü oldu.
1990 yılında Dialog Anlatım İletişim adlı bir okul kurdu. Okulda diksiyon, oyunculuk, drama dallarında dersler veren usta sanatçı, televizyon, tiyatro ve sinema sahnesine birçok yeni yetenek kazandırdı.
Beyazperdede “Ateşten Günler”, “Yangın”, “Metres” ve “Kartallar Yüksek Uçar” gibi birçok başarılı filmde rol alan Can Gürzap, televizyonda “İffet”, “Kurtlar Vadisi Pusu”, “Aşk Beklemez” ve “Medcezir” gibi çok izlenen dizilerde de yer aldı. En son televizyonda “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” dizisinde rol alan Can Gürzap, 2018 yılında Sapanca’da motosikletin çarpması sonucu ölümden dönmüştü.