'Benim kader arkadaşım'

Bu diziyle birlikte zaman tüneline girdiğini söyleyen sinemanın sultanı “Bu rol aynı zamanda sultanlığımı tescillemiş oldu” diyor.
Uzun zamandan bu yana kameraların önünde olmayan Türkan Şoray’ın Hatice Sultan’ı oynadığı, TRT adına çekilen ‘Bir Zamanlar Osmanlı Kıyam’ dizisi, özellikle Şoray hayranlarının yüzünü güldürdü. Biz de ünlü sanatçıyla yaptığımız sohbetimize diziyle başladık...

Son üç yıldan bu yana kamera önüne geçmediniz, gelen teklifleri kabul etmediniz. ‘Bir Zamanlar Osmanlı Kıyam’ dizisinde sizi “Evet” demeye mecbur eden, razı eden neydi ya da nelerdi?

Oyuncu olmanın sorumluluğunun bilinciyle gelen senaryolarda seçici davranıyorum ama dizilerin toplumdaki etkisini biliyorum ve seyircimle buluşmak için dizilerde oynamak istiyorum. Hatice Sultan rolü beni cezbetti ve bu sebeple de kabul ettim.

Rolünüzün pek uzun olmadığı söyleniyor. Bu durum hayranlarınızı üzecek ama bir nedeni vardır diye düşünüyorum...

Osmanlı’nın Lale Devri’ni, halk isyanını anlatıyor bu dizi. Tarihi olayların seyri içinde zaman zaman Hatice Sultan devreye giriyor doğal olarak. Dolayısıyla gerektiği zamanlarda görünüyorum ama daha ileriki bölümlerde olaylar geliştikçe, Hatice Sultan’ın da etkinliği artacak.

Türkan Şoray’ın nicedir en büyük hayali bir sinema filmi çekmekti. Bildiğim kadarıyla bunun hazırlıkları da sürüyor. Bu konuda bazı bilgileri bizimle paylaşabilir misiniz?

Bu yıl mutlaka bir sinema filmi çekmek kararındayım. Elimde iki-üç hazır proje bulunuyor. Bir tanesini sadece yönetmek istiyorum. Değerli yazar Osman Şahin benim için ‘Mor Cepken’ isimli bir senaryo hazırlıyor.

En büyük hedeflerinizden biri, kızınız Yağmur’un da olacağı bir filmde, onunla birlikte kamera önüne geçmek, o filmi yönetmek... Öyle değil mi?

Yağmur çok yetenekli ve fotojenik bir genç kız. Kişiliğine uygun bir hikayede oynamasını istiyorum. Ama bu nasıl hayata geçer, nasıl olur, ben de olur muyum bilmiyorum. Kızımla birlikte bir film olursa, en azından geleceğe bir hatıra, tatlı bir anı kalır diye düşünüyorum.

Kadir İnanır’ın sürpriz bir rahatsızlık geçirmesi sinema dünyasını derinden sarstı. O sizin efsane partneriniz, sinemadaki kader arkadaşınız.

Konuştunuz mu, gördünüz mü kendisini?

Evet, Kadir İnanır benim sinemadaki kader arkadaşımdır. Hastalığı süresince çok içim acıdı, her saniyesini takip ettim. Hastaneye gittim elbette. Onu tekrar sağlığına kavuşmuş gördüm. Gözlerine baktım, elini tuttum. Sevgimi, onu ne kadar sevdiğimizi, herkesin onu ne kadar çok sevdiğini, ne kadar üzüldüğümüzü anlattım. Yorgundu ama mutluydu (Gözleri doluyor).