'Asya beni çok heyecanlandırıyor!'

‘Kanıt: Ateş Üstünde’ dizisindeki Asya karakteriyle dizi oyunculuğuna adım atan Başak Güröz, “Asya’nın içinde bambaşka biri var ve bu beni çok heyecanlandırıyor” diyor.

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunusunuz. Kariyerinize kaymakam ya da müfettiş olarak devam etmek varken neden oyunculuğu seçtiniz?

Üniversitedeki ilk senemde biraz geç de olsa kendime şu soruyu sordum “Gelecekte kendimi bu alanda bir iş yaparken mutlu görebiliyor muyum?” ve bu sorunun cevabına göre de kendime bir yol çizdim. Sahnede olmayı çocukluğumdan beri hep çok sevdim, orada hep mutlu hissettim. Ömrümün sonuna kadar da sevdiğim işi yapmak istedim. Üniversitede okurken Antalya Büyükşehir Tiyatrosu bünyesinde yer alan İsmail Baha Sürelsan Konservatuarı’nın sınavlarına girdim ve kazandım. Hocam Antalya Büyükşehir Tiyatrosu’nda sahnelenecek bir oyun için beni önermiş, böylelikle ben de oyuna dahil oldum. Üniversiteden mezun olunca İstanbul’a taşındım. Akademi 35,5’ta eğitim aldım. 2015 yılında çeşitli markaların reklamlarında oynadım. Şimdi de ‘Kanıt: Ateş Üstünde’ dizisinde Asya olarak karşınızdayım.

Asya çok güçlü, duvarları olan bir karakter. Asya ve Başak arasında benzerlik var mı?

Beni tanıyan herkes Asya ile çok farklı olduğumuzu söylüyor. Evet farklı yanlarımız çok fazla ama birbirimize benzediğimiz çok güçlü yanlarımız da var. Ben gülmeyi çok seven bir insanım, gün içinde gülmediğim anlar çok azdır. Asya kadar keskin duvarlarım yok, daha anlayışlı bir yapım var. Karşımdaki kim olursa olsun empati kurarak yaklaşırım. Asya daha nötr bir kadın, tabiî ki bunda geçmişinin çok büyük etkisi var. Zor bir hayatı olmuş, erken yaşta ailesinin sorumluluğunu almak zorunda kalmış. Ben çok büyük bir aşkla birbirini seven bir anne babanın çocuğuyum, mutlu bir ailede, huzurlu bir ortamda büyüdüm. Benzer yanlarımız ise işimize olan bağlılığımız ve kendimize koymuş olduğumuz hedeflere ulaşmak için gösterdiğimiz kararlılık diyebilirim. Ayrıca Asya da ailesine çok bağlı bir kız fakat bunu gösterme şekli farklı.

Asya babasını rol model alan bir karakter. Sizin bu hayattaki rol modeliniz kim?

Benim rol modelim ailem. Yürümek istediğim yolda her zaman yanımdaydılar. Her yaşta beni aynı özenle ve dikkatle dinlediler. Bir çocuk büyürken bence en büyük şansı ailesinin onun fikirlerine her yaşta saygı göstermesidir.

İlk dizi deneyiminiz ve başrol oyuncularından birisiniz. Size teklif geldiğinde ne hissettiniz? Çekinceleriniz oldu mu?

Asya karakteri beni en başından beri çok heyecanlandırıyor. Çünkü Asya’nın içinde bambaşka biri daha var; daha duygusal, daha merhametli fakat bunu kontrol etmeye çalışıyor. Adım adım kendi içindeki Asya’yı nasıl dışarıya çıkaracağını göreceğiz. Hiçbir şekilde bir endişem olmadı, aksine en başından beri çok mutlu ve heyecanlıydım.

Latin dansı ve tenis alanında da eğitimleriniz var. Bunlarla ilgili bir şeyler yapıyor musunuz?

Tenis ortaokul yıllarımdan beri dönem dönem hep hayatımdaydı. Latin dansları hayatıma lise yıllarında girdi, fakat öncesinde de ortaokulda bir dans grubum vardı. Kareografi hazırlarken ve dans ederken çok keyif alırdım.

DÖNEM PROJESİ ÇEKERİM

Sette ortam nasıl?

Ekip olarak çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Herkesin çok güzel enerjisi var. İlk işimde böyle güzel insanlarla çalıştığım için kendimi çok mutlu hissediyorum.

Sizin polisiye ile aranız nasıl? Sever misiniz?

Aksiyon izlemeyi severim, şuan böyle bir işin içinde olmak ve aksiyon sahnelerinde birebir yer almak çok keyifli.

Takip ettiğiniz bir dizi var mı?

Bu sıralar sürekli takip ettiğim bir dizi yok fakat sevdiğim bir diziyi tekrar tekrar izleyebiliyorum. En belirgin örneği ‘Friends’ dizisidir.

En büyük hayaliniz ve gerçekleştirmek istediğiniz projeleriniz neler?

İnandığım ve mutlu olacağım karakterlere hayat vermek istiyorum. Birbirinden çok farklı, duygusal derinlikleri olan karakterleri oynamayı çok isterim. Farklı merkez noktaları olan karakterleri kendi içimde keşfetmek istiyorum.

Siz bir film çekiyor olsaydınız adı ve konusu ne olurdu?

Bugüne kadar hep ‘Nasıl karakterler oynamak beni heyecanlandırır?’ sorusuna cevap aradım açıkçası... Böyle bir soru beklemiyordum. Eğer bir film çekecek olsaydım bu bir dönem projesi olabilirdi.

Sizi en iyi anlatan cümle nedir desek?

İmkansız diye bir şey yoktur. İmkansız kelimesinin içinde bile ‘imkan’ vardır.