2017 müzik raporu
2017 biterken birçok müzik platformu bu yıl en çok dinlediğimiz isimleri listeler halinde önümüze sundu. Birçok dergi yılın en iyi 50 albümünü seçti ve müzikal olarak bu yıl neler yaşadığımızı derledi. Dinlediğimiz her bir şarkı bize anılar yarattı ve hayata başka pencereler açtı. Kimi beklentiyi karşılarken, kimi ise kendini sadece tekrar etti. Kişisel 2017 müzikal haritama gelirsek eğer...
Bu yıl iyi albüm çok azdı
- Bu yıl Türkiye’de izlediğim en kötü performans Aya İrini’de gerçekleşen Athena’nın An Epic Symphony ile bir araya geldiği, tarihindeki ilk senfoni orkestrası konseriydi. Athena, seneye de böyle bir deneme yapacaksa bir hafta değil yaklaşık bir ay önce konsere hazırlanmalı. İzlediğim en iyi yerli performanslar ise Bomonti Ada’nın avlusunda Islandman ve Zorlu PSM Studio’daki Mind Shifter. Ayrıca Salon’da gerçekleşen Laneth Bir Gece konseptinde sahne alan Metalium ve Radical Noise performansları da yılın en heyecan verici işleriydi.
Türkiye’ye konuk olan yabancılar arasında ise Zorlu PSM’de sahne alan Lamb, şarkıları ile ruhumuzu yıllar sonra yeniden sarstı. Sonar Festival’de Moderat aynı heyecanı yaşattı.
- Gelelim yerli sahnenin beğendiğim albüm ve single’lara... Bir sayı sıralamasına uymadan yazacağımı belirtmek isterim. Vega-Delinin Yıldızı, Ezhel-Müptezhel, Gevende-Kırınardı, Ars Longa-Yüreğim İmparator, Sezen Aksu-Biraz Pop Biraz Sezen, Ayşe Hatun Önal-Selam Dengesiz (Şarkıları canlı olarak katiyen söyleyemese de iyi bir albüm ortaya çıkarmıştı.), Yüzyüzeyken Konuşuruz-Sandal... Yılın hiç şüphesiz en çok ağza dolanan şarkısı ise Aleyna Tilki-Sen Olsan Bari oldu. Bu şarkıya dair hislerimde hep arafta kaldım. Ve en sürpriz şarkısı ise Deeperise’ın Jabbar ile ortak çalışması Raf oldu. Hem İngilizce hem de Türkçe versiyonunu neredeyse her yerde duyduk. İşin özü bu yıl ana akımı oluşturan müzisyenlerden yıllar sonra da dinleyeceğimiz şarkılar dinleyemedik. Alternatif müzik en güçlü dönemini yaşadı.
- Ve tabii ki bu yıl yine çok fazla plak aldık. Malumunuz plaklar yeniden altın devrini yaşıyor. Birçok yabancı müzisyen plak kartonet tasarımı için büyük uğraşlarla ortaya çok özel işler çıkardı. Özellikle Arcade Fire’ın Everything Now albümünün plak tasarımını çok beğendim.
Stadyuma kayda gidiyoruz
BJK Vodafone Park, futbol maçları dışında adeta bir yaşam alanına da dönüşüyor. Bu dönüşümde gençler için çok özel bir alan kuruldu, Vodafone FreeZone Stüdyo. Türkiye’nin dört bir yanından gençler burada kurulan stüdyoya, işinin ehli müzisyenler ile bir araya gelerek parçalarını profesyonel bir şekilde kaydedebilecek. Haftanın 6 günü stadyumun içinde açık olacak olan stüdyoya Freezonestudyo.com üzerinden online olarak rezervasyon yaptırıyor ve 4 saat boyunca çalışabiliyorsunuz. En büyük hedefleri ise müziğini geniş kitlelere ulaştırmak isteyen gençler için kayıt yapma ve tonmaysterden teknik destek almanın yanı sıra söz yazarlarından, bestecilerden ve diğer uzman müzisyenlerden koçluk alma ve albüm yapma gibi pek çok imkanı ileride sunacak olmaları. Dünyada bir stadyum içinde açılmış ilk müzik stüdyosunda internet sitesinden canlı olarak yayınlanacak konserler de yapılacak. Stüdyodaki ilk canlı konser ise Edis, Fatma Turgut ve Ozan Çolakoğlu’nun performansı ile 13 Aralık’ta gerçekleşecek.
Rap ve elektroniğin gücü
- Bu yıl yurt dışında üç festivale gittim ve turnede olup yeni albüm çıkarmış birçok grubu canlı izleme şansım oldu. Öncelikle üç festivalde birden izlediğim Metronomy ile başlayacağım. Hep akşam üzeri çıkmalarına rağmen her seferinde karşısındaki kitleyi eğlendirmeyi bildi. Bu üç festivalde uzun zaman etkisinden çıkamadığım favori canlı performanslar ise London Grammar, Arcade Fire, Flying Lotus, Foo Fighters, Bon Iver, Mumford and Sons oldu. Seneye başka festivaller için uçak bileti almam için ilham oldular.
- Bu yıl çıkan yabancı albümlerin çoğu elektronik alt yapıları ve genelde karamsar halleri ile dünyanın genelinin ruhunu gösteriyor gibiydi. Bir sayı sıralaması olmadan bu yıl benim için favori albümlerini sıralamak isterim The War On Drugs-A Deeper Understanding, The National-Sleep Well Beast, Bonobo-Migration, Sampha-Process, St. Vincent-MASSEDUCTION, Feist-Pleasure, Jay Z-4:44, Tyler, The Creator-Flower Boy ve King Gizzard & The Lizard Wizard-Flying Microtonal Banana... Pop müzik tarafından ilham verici işlere pek değil hiç şahit olamadık Lorde’nin Melodrama’nı es geçemezsek eğer. O yüzden seneyi yine rap, elektronik ve indie müzik kurtardı. Özellikle Amerika’da bu yıl rap müzik kabuk değiştirdi desek yanlış olmaz. Sanatçılar yazdığı şarkı sözlerinde daha kişisel ve cesur olmaya başladı. Aynı titizlikle müziğin sanatsal kısmı ile de ilgilenmeye başladılar.