Orhan Kemal Eserleri Nelerdir? Orhan Kemal Eserleri'nin Özellikleri
Orhan Kemal 1914 yılında Adana'da doğdu. Babası Milletvekili ve Bakandı ancak bir komploya karıştığından şüphelenilmesi üzerine Türkiye'den kaçmak zorunda kaldı. Aile bir süre Suriye'de, ardından Beyrut'ta yaşadı. Kemal, askere gitmeden önce, siyasi görüşleri nedeniyle beş yıl hapis cezasına çarptırılmasıyla sonuçlanınca, çeşitli garip işler yaptı.
Hapishanedeyken, üzerinde büyük bir edebi etkisi olan Nâzım Hikmet'in hücre arkadaşı oldu. Bu noktada öykü yazmaya başladı ve cezaevinden çıktıktan sonra öykülerini yayınlamaya başladı.
Orhan Kemal Eserleri Nelerdir?
- 1949 Baba Evi (Daha sonra: Küçük Bir Adamın Hikâyesi) (roman)
- 1950 Avare Yıllar (roman)
- 1952 Murtaza (Murtaza: Görevinin Kralı) (roman)
- 1954 Bereketli Topraklar Üzerinde (roman)
- 1957 Suçlu (roman)
- 1958 Devlet Kuşu (roman)
- 1958 Vukuat Var (roman)
- 1958 Dünya Evi (roman)
- 1959 Gavurun Kızı (roman)
- 1960 Küçücük (roman)
- 1960 El Kızı (roman)
- 1961 Hanımın Çiftliği (roman)
- 1962 Eskici ve Oğulları (roman)
- 1962 Gurbet Kuşları (roman)
- 1963 Sokakların Çocuğu (roman)
- 1963 Kanlı Topraklar (roman)
- 1965 Bir Filiz Vardı (roman)
- 1965 Nazım Hikmet'le Üç Beş Yıl (Nazım Hikmet ile Hapiste) (anılar)
- 1966 Müfettişler Müfettişi (roman)
- Yalancı Dünya (roman)
- 1966 Evlerden Biri (roman)
- 1967 72. Koğuş (Tutuklular: 72. Koğuş) (hikaye) )
- 1968 Arkadaş İşlikleri (roman)
- 1968 Sokaklardan Bir Kız (roman)
- 1969 Üç Kağıtçı (roman)
- 1969 Kötü Yol (roman)
- 1970 Kaçakö.s. (roman)
- 1986 Tersine Dünyaö.s (roman)
- 1953 Dünya Dönüyor (roman)
- 1956 Neden Böyle (roman)
- 2014 Uçurum (roman)
Orhan Kemal Eserlerinin Özellikleri
Başta Baba Evi ve Avare Yıllar olmak üzere Kemal'in birçok hikâyesi, babasıyla sürgünde geçirdiği yıllara dair ipuçları taşır. Hapishane yıllarının anlatıldığı mihenk taşı olan 72. Koğuş romanı, aynı zamanda Türk edebiyatında “hapishane hikâyesi” türünün ilk örneğidir. Bu roman, hükümlülerin yoksulluk nedeniyle katlanmak zorunda kaldıkları zorlukları anlatmaktadır. Eserlerinin çoğu, pamuk tarlalarında geçen çocukluk yıllarının izlerini taşır.
Anadolu'daki işçi ve ücretlilerin dertlerini gözler önüne serdikten sonra, göç olgusunu kendi hayatında olduğu gibi konu alan romanlar ve öyküler kaleme almıştır. Bu gerçekçi romanlar, kurtuluş arayışlarında küçük anlaşmalar yapan karakterlere sahiptir. Halka yapılan zulmü anlatmak için doğa gözlemine dayanan kendine özgü hiperrealist üslubu kullanmıştır.