'İftalık Gazoz'a mahkemeden iyi haber
Vizyona girdiği günden itibaren merakla ve ilgiyle takip edilen İFTARLIK GAZOZ, sıcak, eğlenceli ve çarpıcı hikayesine tüm Türkiye'yi dahil etmeyi sürdürüyor. Geçtiğimiz günlerde Gaziantep’ten Bursa’ya, Konya’dan İzmit’e kadar pek çok ilde özel gösterimlerle sinemaseverlerle buluşan başta Yönetmen Yüksel Aksu olmak üzere oyuncular, dün de önce Kadir Has Üniversite’nde öğrencilerle ardından da İstiklal Caddesi’nde Ekşi Sözlük yazarlarıyla bir araya geldi.
Cibali Kampüsü’nde gerçekleşen ilk söyleşiye Yönetmen Yüksel Aksu, Yapımcı Elif Dağdeviren ile Cem Yılmaz’la birlikte başrolü paylaşan Berat Efe Parlar ve Ümmü Putgül katıldı.
Filmin mahkemeye verilmesiyle ilgili konuştu
Kadir Has Üniversitesi öğrencilerinden gelen filmin mahkemeye verilmesi ile ilgili bir soru üzerine yapımcı Elif Dağdeviren mahkeme tarafından yapılan değerlendirme sonrası hakimin tedbir kararını reddettiğini açıkladı. Bunun üzerine konuyla ilgili ilk defa detaylı konuşan Yüksel Aksu da meselenin arka planını anlattı; “Bizim kasabamızda Cibarlar diye bir sülale vardı. Hayal meyal hatırlıyorum, başka bir işle uğraşırdı adı geçen Kemal… Bizim hikayemizin ilk taslağında ise karakterin adı Erbil’di ve bizzat benim gazoz ustamdı. Dramatik olarak, 74’lerde geçen bir hikayede Erbil ismi sırıtacağı için, çok istememe rağmen o döneme ait bir isim bulmak istedik ve Kemal yaptık. Hem de Cem’in (Yılmaz) oğlunun adına da atıf olsun diye. Ama sonrasında kıymet verdiğimiz ahbabımız babamı yanlış göstermiş diyerek bizi mahkemeye verdi.. Birincisi çizilen karakter babası değil, ikincisi de karakter söylediği gibi negatif değil, son derece erdemli değerleri olan pozitif bir karakter. Ha, deyin ki birebir resmettik ve yanlış yaptık, e iyi de o zaman da ileri sürülen sav baştan çöküyor zira arkadaş cümleye babam diyor, benim karakterimin oğlu yok. Zaten o yüzden yanına çırak alıyor. Kaldı ki biz bir belgesel de çekmedik ve tüm bu verilere dayanarak da işin aslı söylendiği gibi olmadığı için hakim reddetti tedbir kararını” dedi.
“Üniversite yıllarımda açlık grevlerine katıldım”
İFTARLIK GAZOZ’un öyküsünün bir gazete kupüründen yola çıkarak yazmaya karar verdiğini, bir dostunun kendisine Anadolu’da 20 yerli gazoz üreticisinin ayakta kalma çabasını anlatan bu haberi okuduğunda Ramazan ayı olduğunu ve memleketine gittiğini anlatan Yüksel Aksu; “Gazoz, Ramazan… Bizim gibi 70’lerde büyümüş çocukların arzusudur gazoz içmek. Bir de Dondurmam Gaymak’da daha çok ustayı anlatmıştım ve eksik kalmıştı. Burada bir de çocuğu anlatsam diye düşündüm. Çocuğun gözünden de kasabayı… Dondurma satarak saatler süren bir deneyimim olmuştu. Ve o gün oruç tutuyordum, aklıma geldi. Tuhaf ve komik bir şekilde üniversite yıllarımda açlık grevlerine katılmıştım. Hayatımı mizahla hafifletiyordum. Fakat çok da trajik olaylarla karşılaşmıştım. Filmin sonunu da hayatımın o dönemlerine bağlayarak aktardım” dedi.
Ekşi Sözlük Yazarlarıyla Buluşma
Günün ikinci söyleşisinde ekip etkinlik saati öncesi filmi Beyoğlu Cine Majestic sinemasında birlikte izleyip gelen Ekşi Sözlük yazarları ile buluştu.
İFTARLIK GAZOZ’la ilgili açıklamalar yapan Aksu; Dondurmam Gaymak ve Entelköy Efeköy’e Karşı’nın ardından filmografisindeki üçüncü filmi olan İFTARLIK GAZOZ’un kariyerinin en iyi filmi olduğunu söyledi ve ekledi; “Toplu bir paranoya yaşıyoruz yıllardır. Bir tane derdim vardı. Aynı coğrafyanın çocuklarıyız, bunu anlatmak istiyordum filmimde” dedi.
İFTARLIK GAZOZ’un görünenin ötesinde katmanları olduğunu anlatan Yüksel Aksu, filmde katmanları daha açık anlatabilecekken bazı sahnelerde izleyicinin de işin içine katılmasını, iz sürmesini, filmde bir nevi kazı yapmalarını sağlamak istediğini söyledi. Yaklaşık bir buçuk saat süren söyleşide eğlenceli dakikalar yaşandı. Etkinlik sonrası geleneksel İftarlık Gazoz selfie’si de çekildi.