Gazete Vatan Logo

Zil çalmadı...2-A’da dün hüzün vardı

Büşra... Yok. Fatma... Yok. Yeşim öğretmen’in “Günaydın çocuklar” diye seslenen neşeli sesi yankılanmıyor artık

İzmir’den büyük bir sevinçle yollara döküldükleri Kapadokya gezisinden eksilip de dönecekleri kimin aklına gelirdi ki... Gezip gördükleri yerleri anlatacakları, geziye katılmayanlara hava atacakları gündü, dün... Güle oynaya geldikleri okullarına, minicik yüreklerinde yas, gözlerinde yaşla geldiler dün... Arkadaşları yoktu... Büşra yoktu, Fatma yoktu... Gülen gözleriyle “Günaydın çocuklar” diye seslenen Yeşim öğretmenleri yoktu... Okulun koridorları sessiz, 2-A sınıfı neşesizdi, dün. Okulun kapısında bir ambulans bekliyordu... Sınıflarında ise uzman psikologlar.

Zil çalmadı, bir süre daha çalmayacak. Önce saygı duruşuna durdular... 2-A sınıfı öğrencileri öğlenci olduğundan okula saat 13.00’de geldi. Ancak bu sınıftan sadece 9 öğrencinin derse geldiği anlaşıldı. Okul yetkilileri travmanın atlatılması için basın mensuplarının daha fazla resim ve görüntü çekmemesini istedi. Ailelelerin kazadan önce aldıkları karar uyarınca veliler içeriye alınmadı. Psikologlar öğrencilerle beraber sınıfa girdi... Herhangi bir sağlık sorunu yaşanması ihtimaline karşı da 112 Hızır Acil Servis ekibi okulda hazır bulunduruldu.

65 YTL’ye kıyamadık
1-B sınıfı arkadaşları İbrahim Alaş’a, 8’inci sınıf ise Onur Çukurbaşı’na ağladı... Veliler ise bahçede cinayet gibi kazaya isyan ediyordu. Karısı ve kızı vefat eden Halil İbrahim Çalmanda, “Çocuklarımız için de 65 YTL vermeyip, küçük oldukları için onları eşlerimizin kucaklarında gönderdik” sözleriyle kendilerini de suçluyordu. Azize Sevinç’in babası Abdülkadir Sevinç ise kazanın sorumsuzluktan kaynaklandığını belirtiyordu.

Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan, “Büyük bir travma yaşıyoruz. Bunu atlatana kadar da rehber öğretmenlerimiz sınıflarda görev yapacak. Okulların tatil edilmesini de hiç düşünmedik. Yaşanan acı kazanın ardından okul gezileri içine daha sıkı tedbirler alınacak” dedi. Aydoğan, görevden alınan olup olmadığının sorulması üzerine “Hayır, tüm yöneticiler görevlerinin başında” diye konuştu. n Nesrin COŞKUN

Ölüme de birlikte gittiler
Büşra ve Fatma... İkisi de 8 yaşındaydı, iyi arkaşlardı. Aynı mahallenin çocuklarıydılar. Sınıfları, sıraları bile aynıydı... Nereye gitseler hep birlikteydiler. Birinci sınıftayken önce Büşra yazıldı folklor ekibine, sonra Fatma...

29 Mayıs İstanbul’un Fethi Oyunu’nda da birlikte rol aldılar. İki arkadaş, geçen Salı günü yapılan provalara son kez katılmışlardı. Kapadokya gezisine de birlikte gitmeyi kafalarına koydular ve ailelerinden izin istediler. Fatma Çalmanda annesi Elif’le geziye katıldı. Büşra ise annesi Emre Güven’le. Güle oynaya 33 kişiye mezar olan otobüse bindiler. Büşra öldü, annesi Emre Güven ‘kurtuluş’ denirse buna, ağır yaralandı... Fatma ise annesiyle birlikte can verdi.

Bugün oyun oynayacaktık
Sıralarda “Hayattan asla vazgeçme” yazılı notlar dikkat çekiyordu. 2-A öğrencilerinden Ayberk Kılıç’ın sözleri ise yürekleri dağladı: “Geziye gitmek istemedim. Ailem de göndermedi. Keşke arkadaşlarım da gitmeseydi. Bugün onlarla oynuyor olacaktım.” Ayberk’in annesi Bahtışen Kılıç ise “Bu okulun en gözde sınıflarından bir tanesiydik, veliler, öğretmen ve öğrenciler arasında büyük bir uyum vardı. Büyük acı yaşıyoruz” dedi.

Sakarya’da okul gezileri iptal edildi
Cinayet gibi kazanın ardından adli soruşturma başlatıldı. İzmir Valisi Cahit Kıraç, verilen iznin 43 kişiyi kapsadığını belirterek, “Bir vesileyle yola çıkarken yolcu sayısı 60’a çıkıyor, 3 mürettebatla rakam 63 oluyor. Dolayısıyla tamamen gayri kanuni, kendiliğinden oluşmuş bir tablo” dedi.

Vali Kıraç, vatandaşın da “Bu araç 60 kişiye uygun değil, niye 60 kişi yola çıkıyoruz?” diye sorması gerektiğini belirterek “Biz devlet olarak daha dikkatli olacağız” diye konuştu. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ise otobüsün yetki belgesi olup olmadığının araştırıldığını söyledi. Bakan Yıldırım, “Bu belgeleri olmadan yola çıkan araçlara çok ağır cezalar var” dedi.

Aracın yaşına bakılacak
Sakarya Valisi Hüseyin Atak ise ikinci bir emre kadar öğrenci gezilerini yasakladıklarını açıkladı. Atak, “Yakın yerlere belki izin verebiliriz. Ne gibi önlemler alabiliriz, yeniden değerlendireceğiz. Gezilerde kullanılacak araçların durumları, 5 yaş şartı, çift şoför şartı gibi önlemler üzerinde değerlendirme yapacağız” dedi.

Yerini değiştirdi kurtuldu
23 yaşındaki Nevin Kundakçıoğlu pencere kenarında oturuyordu. Konya’da verdikleri mola sonrasında Azize Sevinç’in pencere kenarına geçerek uyumak istediğini söylemesi üzerine yer değiştirdiğini anlattı. “Kaza sırasında uyandım. Etrafımda cesetler vardı. Yanımda oturan Azize Sevinç ölmüştü” dedi. Kundakçıoğlu, yolda daha önce de kaza tehlikesi atlattıklarını belirterek şunları söyledi: “Son molada kadınlar, şoförün uyarılması gerektiğini, çok hızlı gittiğimizi konuşuyorlardı.”

“Yolda kimse bana yardım için durmadı”
Kazaya tanık olan Nevşehirli kamyon sürücüsü Tuğrul Canlı, “Kurtarmaya çalıştığım bir öğrenci ’Ağabey, kolum nerede?’ deyince ne yapacağımı şaşırdım” dedi. Kamyoncu, “Her taraf kopmuş kollar ve bacaklarla doluydu. Birini kurtarayım derken başkalarının koluna, bacağına, kafasına bastım. Hiç kimse bana yardım etmeye çalışmadı” dedi.

İbret olsun diye...
33 kişiye mezar olan otobüs Aksaray Şoförler Odası’nın parkına çekildi. Kadınlar, erkekler, öğrenciler Türkiye’yi ağlatan kazanın ardından otobüsün ne hale geldiğini yakından inceledi... Bir reklam ajansı ise il genelindeki bilboard’lara siyah zemin içinde “İçimiz kan ağlıyor, başımız sağolsun” yazılı ilanlar astı.

Haberin Devamı