Yunan hükümeti çakıldı! Türkiye'ye geliyorlar

Yunanistan'dan gelen haberler kötü. 2010 yılından itibaren Yunanistan’ı etkisi alan ekonomik krizin sancıları artık gündelik hayatın her alanında kendini hissettiriyor. Kreditörlerle yürütülen çetin müzakereler sürerken, ekonomik olanaksızlıklar nedeniyle Yunanistan halkları türlü olumsuzluklarla mücadele etmek zorunda kalıyor. Ekonomik krizin yeni mağdurlarından biri de kanser hastaları. Kriz Yunanistan’ın genelinde kanser hastalarını çok zor durumda bırakıyor. Selanik, Larissa ve Ege adaları gibi birçok bölgede kanser hastaları kemoterapi ve kanserle mücadele için gerekli ilaçlardan yoksun kalmış durumda. Eksiklikler ve aksamalar artık kendisini Atina’nın büyük hastanelerinde de hissettirmekte.

Hükümetin hastane bütçelerini daraltması nedeniyle Yunanistan’ın birçok büyük sağlık kuruluşu gerekli kanser ilaçlarını bulamıyor. Bu nedenle birçok vatandaş ve aile çok zor koşullarda mücadele ediyor. Duvar’a konuşan ve isminin açıklamasını istemeyen birçok kıdemli ve tecrübeli doktor Yunanistan hastanelerinin an itibariyle kreditörlerin güdümündeki hükümet ve ilaç tedarikçileri arasında sıkışmış bir vaziyette olduğunu gösteriyor.

FİRMALAR KANSER İLAÇLARINDA KISINTIYA GİTTİ

Selanikli bir doktor şu bilgileri verdi: “Genellikle kanser vakalarındaki sıkıntı iki ilaç ile ilgili. Normal şartlarda bu ilaçların fiyatı oldukça makul. Ancak son yıllarda Yunanistan’ın genelinde bu ilaçları bulamıyoruz. Bunun nedeni getiren firmaların son yıllarda bu ilacın adedini azaltması.” Ekonomik kriz nedeniyle “Yunanistan hükümeti belki borcunu ödemeyebilir onun için ilaç adedini azaltalım” teziyle hareket hareket eden ilaç firmaları karşısında hastane yönetimleri kanser hastalarından gerekli ilaçları kendi bütçelerinden, eczanelerden ve yurt dışından tedarik etmesini talep ediyor.

Yunanistanlı doktorlara göre sağlık sektöründe yaşanan büyük kriz kanser vakaları ile sınırlı değil. Hastanelerin birçok koğuşunda ve birçok alanda büyük eksiklik her yeni gün ile beraber yeni boyutlar kazanmakta. Bu şartlar altında, Atina’daki hükümet ise kreditörlerin baskısı nedeniyle sağlık kurumlarında yeni kesintilere gitmek için düğmeye basmaya hazırlanıyor.

ÇİPRAS SÖZÜNÜ TUTMADI

Yunanistanlı doktorlar sağlık alanındaki olumsuzluklardan 2015 yılında büyük taahhütlerle iktidara gelen Aleksis Çipras hükümetini sorumlu tutuyor. Sağ eğilimli doktorların ve sağlık çalışanlarının yanı sıra, Yunanistan solunun çeşitli renklerini destekleyen sağlık emekçileri de bugünlerde Çipras’ın verdiği görüşleri tutmadığı görüşünü benimsiyor.

“Çipras kemer sıkma politikalarının temel insan haklarını etkileyen alanlarda revize edileceğini vaat etmişti” diyen Selanikli bir doktor şu noktanın altını çiziyor: “Çipras’ın vaatlerinden cayması nedeniyle hastanelerimizdeki kriz yoğunlaştı. Bugün Selanik’te ve kuzey Yunanistan’da birçok hasta ilaç tedariki ve temel sağlık ihtiyaçlarını karşılamak için her gün Bulgaristan’a, Makedonya’ya ve Türkiye’ye gidip geliyor. Son veriler Makedonya’daki diş hekimlerinin iş yükünde büyük bir patlama yaşandığını gösteriyor. Oniki Adalar’daysa birçok vatandaş temel sağlık hizmeti için Türkiye’yi tercih etmeye başlıyor.” (Gazeteduvar)

MART BAŞINDA YİNE KÜÇÜLDÜ

Yunanistan geçen yılın son çeyreğinde önceki tahminlerden daha fazla küçüldü.

Ülkenin istatistik ofisinden yapılan açıklamaya göre ekonomi geçen yılın son çeyreğinde bir önceki döneme göre yüzde 1,2 geriledi. Yılın tamamındaysa gayri safi yurt içi hasıla yüzde 0,1 oranında azaldı.

Bu rakamların kurtarma programının seyrini olumsuz etkilemesine rağmen Başbakan Alexis Tsipras iyimserliğini korumaya devam etti: “Bu yılla ilgili tahminlere göre Yunan ekonomisi yıllar süren daralmanın ardından olağanüstü oranlarda büyüme gösterecek Euro Bölgesi’nin en hızlısı olacak. Müzakereleri teknik konularla ne kadar engellemek istedikleri açık ama buradan geri dönüş yok. Yunanistan yeni bir aşamaya geçti bile.” Daralmadaki ana etkenler kemer sıkma politikalarının etkisiyle gerileyen kamu harcamaları ve dış ticaretteki azalma oldu. 2008 yılında başlayan krizden buyana ekonomisin dörtte birini kaybeden ülkenin düzelme yolundaki tek umudu ise son yıllarda gayet iyi performans gösteren turizm oldu.