Yine 34 RTE 54

Önceki gün ise İstanbul’daki taksicilerle buluşmasında adının baş harfleri ve doğum tarihine gönderme yapan “34 RTE 54” plakalı, 1946 model DeSoto model taksinin direksiyonuna oturdu. Erdoğan bu plakayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda bir süre kullanmıştı.

Başbakan Erdoğan’ın da kullandığı, yıllar önce Kasımpaşa-Eminönü arasında dolmuş olarak çalışan 1946 model aracın plakası “sahte” çıktı. Erdoğan’ın bindiği dolmuşun “34 RTE 54” plakasının ilginç bir öyküsü var.

Gazeteport'un haberine göre Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın taksici esnafıyla buluştuğu İstanbul’da bindiği ve yıllar önce Kasımpaşa-Eminönü arasında dolmuş olarak çalışan 1946 model aracın plakası “sahte” çıktı. Başbakan Erdoğan'ın belediye başkanıyken kullandığı “34 RTE 54” plakalı araç sıkıntı yaratmıştı.

Başbakan Erdoğan'ın Haliç Kongre Merkezi’ndeki taksici esnafı buluşması, ilginç bir olayı yeniden gündeme taşıdı. Başbakan, kürsüdeki konuşmasının ardından sahnenin hemen yanına konulan 34 RTE 54 plakalı 1946 model tarihi taksiye bindi. Sahnede taksiyi çalıştıran ve hareket ettiren Erdoğan, daha sonra taksicilerle hatıra fotoğrafı çektirdi.

SAHTE PLAKA

Başbakan’ın binlerce taksici esnafı önünde bindiği 1946 model, Desoto marka aracın plakası 17 yıl öncesinde yaşanan olayı yeniden hatırlattı. Erdoğan’ın İstanbul Belediye Başkanı olduğu 1994 yılında seçimlerden önce propaganda, ardından da makam aracı olarak kullandığı 1992 model 300 SE Mercedes’in plakası da “34 RTE 54”tü. Plakadaki RTE, Erdoğan’ın adının ve soyadının ilk harflerini, 54 ise 1954 olan doğum tarihini yansıtıyordu.

Erdoğan’ın “sahte” olduğu iddia edilen aracıyla dolaşması üzerine polis harekete geçti. Polis plakanın Ahmet Berber adlı bir vatandaşa kayıtlı, ancak aracın Mercedes değil Peugeot marka bir minibüse ait olduğu belirledi. Erdoğan ise bu durum karşısında, “Berber’i tanımam. Yalnız bir gün için kendi makam arabamı Sakarya Belediye Başkanı’na verince kullandım. O gün fotoğrafını çekmişler. Plakaya gelince; biz güvenlik nedeniyle başka plakalar takabiliriz. O gün şoför arkadaş bu plakayı takmış. Benim bilgim dışında. O plakayı görmedin mi? Tamam gördüm veya görmedim. Nedir bu, şoförüm yapmış olduğu bir hatadır” dedi.

“ARKADAŞ HEDİYESİ”

Ancak iddiaların arkası kesilmiyordu. Erdoğan’ın kullandığı Mercedes’in akıbeti daha sonra ortaya çıktı. Aracın sahibinin ise Almanya’da bir işadamı olan ve Başbakan Erdoğan ile bugüne dek yakın ilişkileri olan Mustafa Duran’ın ortaklığı da bulunan İhsan Dağoğlu olduğu belirlendi. Dağoğlu, makam arabasıyla ilgili şunları söyledi:

“Tayyip Abi'yle 1985 yılında Almanya’ya geldiğinde tanıştık. Cemal Kamacı’nın boks maçı için gelmişlerdi. Sonra dost olduk. Tayyip Bey, kibar centilmen, alçak gönüllü bir insandır. aynı Mercedes’i 27 Mart seçimleri öncesi propaganda çalışmalarında kullanması için İstanbul’a gönderdim. O zaman Alman plakalıydı. Propgaganda çalışmaları sırasında çok yıprandığı için tekrar Almanya’ya getirdim. Yaptırdıktan sonra da geri yolladım. Amacım Türkiye’ye gelip gittiğimde binmekti. Tayyip Abi ne zaman isterse kullanabilir. İsterse parçalasın. Önemli değil. Tayyip Abi namusum hariç tüm mallarımı kullanabilir. Benim için para nedir ki? Kazanıyorum, yiyiyorum.”

SAHTE PLAKA CEZASI

Emniyet yetkilileri, aynı kişiye ait olsa da araçların plakalarının değiştirilemeyeceğini, bunun “sahte plaka kullanmak” suçu olduğunu belirtti. Yetkililer, böyle bir durumdaki kişinin trafik cezasından kurtulamayacağını belirtirken, cezanın idari para cezası ile sınırlı olmayacağını, plakanın sahte çıkması halinde ise “sahtecilik” suçundan yargılanabileceğini kaydediyor. Bu durumda sahte plakayı düzenleyen kişi hakkında “Sahte resmi belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” hükmünü içeren TCK 204’üncü maddesine göre soruşturma açılabiliyor.