Yarar: El Nusra haberlerinden sonra El Nusra çığlıklarıyla konsolosu vurdular
GÜVENLİK Uzmanı Mete Yarar, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) aylardan beri Amerikan medyasını Türkiye'nin El Nusra'yı desteklediği üzerine yalan haber bombardımanına tuttuğunu belirterek, "Arkadaşlara 'Buradan muhtemelen bir şey planlıyorlar' dediğimizin ertesi günü, Türkiye'de El Nusra çığlıkları atan bir polisin Rus Konsolosu'nu arkadan vurduğunun sahnesini gördük" dedi.
Mete Yarar, Ak Parti Onikişubat Gençlik Kolları tarafından düzenlenen '15 Temmuz süreci ve darbenin kayıp saatleri' konulu konferansa katılmak üzere Kahramanmaraş'a geldi. Konferans öncesi Vali Vahdettin Özkan'ı ziyaret edip ardından Ak Parti Onikişubat İlçe Başkanı Fırat Görgel ve yönetimiyle bir araya gelen Yarar, gazetecilerin de gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
'YALAN HABERLERDEN SONRA GELEN SUİAKAST SÜRPRİZ OLMADI'
Rusya'nın Türkiye Büyükelçisi Andrey Karlov'a yapılan suikastın Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Hrant Dink, Danıştay saldırısı ve Malatya'daki sadırılar olmak üzere bütün saldırılarla fotokopi gibi benzeri olduğunu belirten Yarar, suikast öncesi ABD'de medyasından çıkan haberler nedeniyle suikastin kendisi için sürpriz olmadığını söyledi. Yarar, şöyle devam etti:
"Yaklaşık 4-5 günden beri Washington'daydım oradan New York'a geçtim. Oradaki Türk toplumu yetkilileri ve FETÖ'nün oradaki yaptıklarıyla ilgili çalışmaların içerisinde yer aldım. Gördüğüm tablo aynı, bir malzemeyi hazırlamışlar, bu malzemenin üzerine de servis edilecek son eylemi yapmışlar. Aylardan beri Amerikan medyasını Türkiye'nin El Nusra'yı desteklediği üzerine bir yalan haber bombardımanına tutmuş durumdalar şu an. Arkasından bunun gelmesi de benim için hiç sürpriz olmadı. Hatta orada konuşurken de zikrettiğim bir kelime vardı arkadaşlara 'Buradan muhtemelen bir şey planlıyorlar' dediğimizin ertesi günü Türkiye'de El Nusra çığlıkları atan bir polisin Rus Konsolosu'nu arkadan vurduğunun sahnesini gördük."
'FETÖ'YE KARŞI İLK UYANANLARDAN BİRİ RUSYA'DIR'
Mete Yarar, suikastta FETÖ'nün arkasında bir istihbarat örgütü ya da ülkenin olup olmadığı yönündeki bir soru üzerine ise şöyle konuştu:
"Onu söylemek için çok erken, kimse bir şey söyleyemez. Ama unutmayın bu örgüt zaten bir istihbarat örgütü gibi yapılanan ve teşkilatlanan, geçmişte de birçok istihbarat örgütü tarafından desteklendiği bilinen bir örgüt. Zaten örgütün bu eylemi yaptığı kesinleşirse arkasında bir istihbarat örgütü de çıkarsa kimse şaşırmaz muhtemelen. Bu örgütü Türk toplumu artık çok iyi tanıyor, bu toplumun tanıdığı gibi artık Rusya'da bu toplumu tanıyor. Çünkü geçmişte de bu grubun ne olduğunu, belki ilk uyananlardan ve ilk uyaranlardan bir tanesiydi. muhtemelen bütün deliller ortaya çıktıktan sonra da hep beraber ortak mücadele nasıl yapılması gerekiyorsa da inşallah yapılacaktır."
'DEAŞ, SİVİL HALKIN ARASINA KARIŞARAK EYLEM YAPIYOR'
Suriye'de devam eden Fırat Kalkanı Harekatı ve dün 14 askerin şehit olmasıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Yarar, şöyle devam etti:
"El Bab'ın olduğu bölge, birbirinin içine geçmiş olan köylerin de olduğu, dış mahallelerin köylerinin de olduğu, iç mahallelerde de çok uzun yıllardan beri yığınaklanma yapmış olduğu bir yer. Bütün istihbarat raporlarında bölgede ciddi anlamda mayın olduğu, el yapımı patlayıcıların olduğu biliniyordu. Yine ağır silahlarını da buraya konuşlandırdığını da biliyorduk. Yani girildiği andan itibaren de bunlarla karşılaşacağımız belirgindi. Bölgede geçmişte yaptığı örneğin bir benzerini onlar da yapıyorlar yine. Sivil halkın arasına karışarak bu eylemleri yapıyorlar. Bildiğiniz üzere rakamlar değişebilir ama 40 bin civarında insanın hala orada yaşadığını biliyoruz. Onların arasına sızıp, onların arasından eylem yapmaya çalışan bir örgütle mücadele edildiği için de maalesef bu istenmeyen olaylarla da karşılaşıyoruz. Yani meskun mahal muharebesinin siviller arasına karışmış teröristlerin uyguladığı taktiklerden bir tanesi bu."
'EL BAB BU İŞİN SONU DEĞİL'
Fırat Kalkanı Herekatı'nın ne zaman son bulacağıyla ilgili bir değerlendirme yapmanın şu an için imkansız olduğunu ifade eden Yarar, bu tip meskun mahal operasyonlarında süre vermenin askerleri riske atacağını söyledi. Komuta kademesinin bu işin bir an önce bitirilmesi için ellerinden gelen bütün gayreti gösterdiğini, operasyonun hızlı bir şekilde değil ince eleyip sık dokunarak yapılması gereken bir operasyon olduğunu anlatan Yarar, "Operasyonun hem sivil kayıplarını engellemek için hem de tek bir askerimizin burnunun kanaması için bu mücadelenin titizlikle yapılması gerekiyor. Bunun için de bir süre veremezsiniz. Ama hava şatları zorlaşmadan bu işin bitirilmesi için de hem kuvvet kaydırmaları hem bölgedeki yeni takviyeler hem de teçhizat anlamında takviyelerle en kısa süre bitirilmeye çalışılacaktır diye değerlendiriyorum. Ama bir kez daha söyleyeyim El Bab bu işin sonu değil. Çünkü bundan sonra yaşanılacak süreçlerde açıkçası Fırat'ın batısı tamamen temizleninceye kadar bitmeyecektir" diye konuştu.
'PKK, SPONSORLARININ MÜSADESİ OLMADAN EYLEMLERİ ŞEHRE KAYDIRAMAZ'
Mete Yarar son olarak PKK terör örgütün birer hafta arayla İstanbul ve Kayseri'de düzenlediği saldırıları değerlendirdi. PKK'nın artık dağda barınamadığını ifade eden Yarar, şöyle konuştu:
"Dağda sıkışan bir örgütten bahsediyoruz. İkincisi artık dağda eylem yapamayan, kışın dahi barınacağı tüm barınaklarının başlarına yıkıldığı, silahlı İHA'lar ve gelişmiş olan diğer silah ve teçhizatlarla yerlerinin artık tespit edildiği bir ortamda dağda barınamadıkları için de şehre inmeye başladılar. Ama bu işin en acı veren tarafı şu, ne olursa olsun sponsorları yurt dışında olan bir örgüt, sponsorlarının desteği olmadan ve onların müsaadesi olmadan bu işleri şehre kaydıramazlar. Çünkü geçmişteki eylemlerinden sonra nasıl tepkiler verdiğini biliyoruz. Açıkçası bunun önünü açan Avrupa'nın ve Amerika'nın vurdumduymazlığı. Bununla araya mesafe koyamayan, hatta bazı ülkelerin terör örgütü listesinde olmasına rağmen terör örgütü gibi davranmayan ülkeler sayesinde bunlar maalesef başımıza geliyor. Bundan sonra da göreceğimiz sahne açıkçası hem Genelkurmay Başkanı'nın hem de diğer siyasilerin söylediği gibi temizleninceye kadar bu mücadele devam edecek."