Gazete Vatan Logo

VATAN sordu Topbaş yanıt verdi

VATAN,Topbaş'a, Dilara'nın ölümünden sorumlu MVM şirkenin patronuyla belediyede görüşüp görüşmediğini sormuştu.Yanıt geldi: Evet görüştüm! Ama bu haberi niye verdiniz. Ne istediniz de yapmadım!

Tarih 6 Mart 2006... Saatler 21:30’u gösteriyor. Küçük Dilara’nın ölümüne neden olan MVM şirketinin sahibi Bilal Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Saraçhane’deki binasının ana kapısından içeri giriyor. Hemen başkanlık katına çıkıyor. Burada Başkan Kadir Topbaş ile yüz yüze görüşüyor. Daha sonra ise 22:40’ta yine İBB binasından ayrılıyor...” İşte bu iddia İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin koridorlarında en fazla konuşulan konu...

Peki gerçekten de bu görüşme oldu mu? Belediyeye yakın kaynaklara göre bu görüşme kesinlikle oldu. Peki ne konuşuldu? İddiaya göre, Bilal Şahin, belediye binasına çok özel bir istek ile geldi. Bu isteğin adı ise “Yasaklı duruma düşmeyelim. Teminatımız yanmasın” oldu...

İhale yasağı ne olacak?
MVM İnşaat Müdürü Ali Demirci, VATAN’a yaptığı açıklamada Tavukçuderesi ıslah ihalesinin iptal edilmesi halinde MVM’nin 800 bin YTL’ye yakın teminat mektubunun yanacağını, en çok bu kadar zarar göreceklerini söylemişti. Çünkü MVM zaten ihale bedelinin yüzde 90’ını tahsil etmişti. İddialara göre Bilal Şahin, Başkan Topbaş’ın kapısını işte bu teminat mektubunu kurtarmak için çaldı. Baş başa yapılan görüşmede Bilal Şahin, Başkan’dan ihale iptal işlemi için Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun yasaklı olmasını engelleyen daha uygun bir maddenin çalıştırmasını istedi.

Kamu İhale Sözleşmesinde iki ayrı madde söz konusu. Eğer Başkan Topbaş, MVM’nin ağır kusuru olduğundan hareket ederse, bu firmanın hem iki yıl ihale yasaklısı duruma gelmesini sağlayacak, hem de firmanın ihale için verdiği 800 bin YTL tutarındaki teminat mektubunun yanmasına yol açacak. Eğer Topbaş, kusuru daha hafif gerekçelerle tarif ederse, MVM’nin hem yasaklı olmaktan kurtulması, hem de teminatını kurtarması söz konusu olacak. Oysa Başkan Topbaş, 2 Mart günü yaptığı açıklamada, hem İSKİ Genel Müdürü Dursun Ali Çodur’u görevden aldığını açıklamış, hem de MVM firmasının sözleşmesini iptal ettiğini belirtmişti. Şimdi şu sorunun cevabı merak ediliyor. Başkan, iptal gerekçesinde MVM’yi suçlu mu, suçsuz mu gösterecek.

6 Mart’ın önemi büyük
Başkanlık makamında yapılan görüşmenin tarihi de ilginç. Çünkü bu tarihte VATAN manşetinden, 187 milyon euro’luk Ambarlı Atıksu ihalesi için de MVM’ye sözleşme davetiyesi gönderildiğini açıklamıştı. Başkan ise iddia edilen görüşmeden 3 saat önce basına 187 milyon euro’luk ihaleyle ilgili açıklama yapmıştı. Bu açıklamada, “Firma, fesih işlemlerinden sonra bu tüzel kişiliği ile başka işlere giremez. Daha önce girmiş olduğu, almış olduğu, hak ettiği ve halen müteahhitliğini yaptığı bir takım işlere müdahale edemezsiniz” demiş ve ihalenin imzalanması için yeliş ışık yakmıştı. Peki iddia edilen görüşmede 187 milyon euro’luk Ambarlı Atıksu ihalesinin sözleşmesiyle ilgili olarak da konuşuldu mu? Bilal Şahin ile Topbaş’ın kamuoyuna açıklayacağı sorulardan birisini de bu soru oluşturuyor.

Avukatları da aynı
MVM İnşaat müdür Ali Demirci yaptığı açıklamada, şirketlerine henüz yasak gelmediğini, bu işin prosedürünün bir kaç ay süreceğini; bu yüzden 187 milyon Avroluk işi etkilemeyeceğini savundu. Hatta bir kaç ay sürecek prosedürün uzayabileceğini; gerekirse konuyu Danıştay’a götürerek 187 milyon Avro’luk işin imzalanması için zaman kazanacaklarını belirtmişti. Ancak ortada ilginç bir durum var. Eğer MVM; yasaklamaya itiraz edip konuyu hukuka taşırsa avukatlığını Abdullah Pehlivan yapacak. Pehlivan aynı zamanda Kadir Topbaş’ın da avukatı. Pehlivan son olarak Fethi Dördüncü’nün Topbaş’a hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada Topbaş’ı savundu. Dördüncü ise gündeme Selanik’teki Atatürk Evi’nde Şeref Defteri’ne AKP iktidarını şikayet eden mektubuyla gelmişti.

Başkan Topbaş: ‘İhale usulsüz değil, iptal edemem”
İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, dün yaptığı açıklamada, MVM’nin Ambarlı’da aldığı son ihalenin usulüne uygun olduğunu söyledi: “Ambarlı’daki ihaleyi kazanan konsorsiyum içinde MVM’nin hisse oranının yüzde 14’lerde. Bir firma tarafından İhale Üst Kurulu’na yapılan şikayet de kurul tarafından reddedildi. İhale onaylandı ve bu şekliyle bize geldi. Bizim bu firmanın bundan sonra almış olduğu işlerle ilgili hiçbir işlem yapma hakkımız yok. Yasal olarak da yok. Bu konuyu da ayrıca hukukçularımız inceliyor. Biz idareciliğimizle, işimizle duygularımızı asla karıştırmayız. Başkalarının duygusal yaklaşımlarını geçmişte herkes biliyor. Bizi onlardan bilmesinler. Bizim hiçbir şekilde onların düşünecekleri taraklarda bezimiz olmaz. Konuşursam çok şeyler söylerim ama ben herhalde görevden sonra yazacaklarımda çok şeyler söyleyeceğim. Konum itibarıyla sözlerime dikkat etmeye çalışıyorum. MVM şirketinin sahibi Bilal Şahin AK Parti yönetiminde değil. Hangi partiye oy verip vermediğini bilmiyorum. Ancak ”sağ kesimden bir insan olduğunu biliyorum.”


13:54

Topbaş VATAN'ı yanıtladı
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir
Topbaş, Dünya Belediye Başkanları Zirvesi'ne ilişkin düzenlenen basın toplantısının ardından, soruları yanıtladı.

VATAN'da MVM firması ve kendisine ilişkin birtakım soruların yer aldığını hatırlatan Topbaş, şunları söyledi: 'MVM firmasının sahibi ve ağırlıklı ortağı olan kişiyle belediyede görüştüm. Kendilerini ben davet ettim. Gizli görüşme belediyede olmaz ki? Gizli görüşme yapmak isterseniz kapalı kapılar ardında, başka yerlerde görüşürsünüz. Tabii ki görüşmem gerekiyorsa çağırırım. Görüşmede yaptıkları hatalarından bahsederek, belediyenin yapacağı işle ilgili tedbirlerden ve mahkeme ile durumun tespitini yapacağımızı kendilerine anlattım. Kendileri mağduriyetlerinden bahsedince 'Bir mağduriyetiniz varsa yargı yolu açıktır. Bizi dava edebilirsiniz. Bu konuda biz hiç yüksünmeyiz. Bizim de elimizde argümanlarımız var' dedim. Çünkü verdiğimiz karar nedeniyle teminatlar belediye gelir olarak kaydedilecek. Kendileri de paranın hiç önemli olmadığını, onun için üzülmediklerini, ancak kararın yurt dışında yaptıkları işlerden dolayı firmanın itibari açısından önemli olduğunu kaydettiler.'

Topbaş, görüşmede ayrıca, firma yetkililerine, 'Dilara Dumrul'un ailesini mağdur etmemeleri, yargının vereceği maddi cezanın yeterli olmayacağını ve kendi çocuklarını da düşünerek farklı davranmaları gerektiğini' söylediğini ifade etti.

'AVUKATIM ÇEKİLDİ'
15 yıllık avukatı olan Abdullah Pehlivan'ın MVM firmasının da avukatı olduğunu sonradan öğrendiğini anlatan Topbaş, 'Kendisini aradım, 'Tercihini yapıp karşı taraftan çekilmen gerekir' dedim ve çekildi' dedi.

Topbaş, şöyle devam etti: 'Bu soruları soran gazeteye de ben başka bir soru soracağım, 'Belediyeden ne istedin de olmadı, bu manşeti atıyorsunuz?' Bunun cevabını ver? Bizim hiç gizli kapaklı bir şeyimiz yok. Hiç kimseye farklı muamele yapmayız. Duygularımla işimi karıştırmam. Bunu hep söyledim. Her türlü soruya açığız. Manşetten versinler 'şunu istedik olmadı' diye.'

Bir soru üzerine de, belediye olarak MVM firmasının sözleşmesini feshettiklerini ancak bu kararın geçerliliğine ilgili bakanlığın karar vereceğini kaydeden Topbaş, 'İlgili bakanlık karar verdiği zaman 1,5 trilyon lira (1.5 milyon YTL) civarındaki teminat belediyeye gelir olarak kaydedilecek' dedi.

ARITMA TESİSİ İHALESİ
Bu firmanın bir arıtma tesisinin ihalesini de kazandığını hatırlatan Topbaş, şunları kaydetti: 'En düşük fiyat verdiği için bu ihale MVM firmasıyla imzalanmış. Arkasından İhale Üst Kuruluna itiraz yapılmış, ancak kurul bunu reddetmiş. Sözleşme safhasına gelmiş durumda. Biz hukuki yönden 'aldığımız karar işlem süresine girer mi girmez mi?' diye değerlendiriyoruz. Hukuk devletindesiniz, hislerinizle hareket edemezsiniz. Bunu da kalkıp farklı boyutlarda değerlendirmek yanlıştır. Bu firmanın bugüne kadar aldığı ve yaptığı işler için bizim müdahale etme hakkımız yok. Bunlar yargısız infaz ve öfkeyle her şeyi yok etme anlamına gelir. Böyle idarecilik olmaz.'

İstanbul'da ve dünyanın birçok yerinde trafik kazaları nedeniyle insanların hayatlarını kaybettiğini de ifade eden Topbaş, 'Trafik kazası yapan bir araçtan dolayı o arabayı üreten firmayı kapatır mısınız? Bir iş kazası. Gönül istemez böyle bir problem olsun. Bu olayda mühendislerin ciddi hatası var. Bizim kontrolörlerin de hatası var' diye konuştu.

(AA)

Haberin Devamı