Ünlü spiker sıfır noktasını anlattı
Üç hafta Hatay sınırından yayın yapan ve Zeytin Dalı Operasyonu hakkında Türkiye’yi bilgilendiren Hilal Özdemir: Orada tarifi imkansız duygular yaşadım. Bomba sesleri sınır halkını korkutmuyor çünkü Mehmetçiğe güvenleri sonsuz. Halkın yüzündeki huzur ve mutluluk beni çok etkiledi
A Haber'de her sabah 'Ajans Bugün' adlı programla ekranlara gelen spiker Hilal Özdemir, geçtiğimiz günlerde Afrin'de gerçekleşen Zeytin Dalı Operasyonu kapsamında yayın yapmak için Hatay Hassa'ya gitti. Özdemir, bölgede yaşanan gelişmeleri üç hafta boyunca sınırdan ekranlara getirdi. O günlerde yaşadıklarını zaman zaman gözleri dolarak anlatan Özdemir bakın neler anlattı
Hatay'da neler yaşadınız?
Tarifi mümkünsüz. Her şey hayallerimin ötesindeydi. Burada cam bir fanus içinde yaşıyormuşuz. Bölgeye ilk gittiğimde bomba ve top sesleri vardı. Sesleri duymasın diye annemle telefonla konuşmaya çekiniyordum. Ama bir yandan bakıyorsunuz; halk hayatına devam ediyor, çocuklar oynuyor. Sonra bu duruma alıştım. Oradaki insanlara "Seslerden korkmuyor musunuz?" diye sorduğumda "Korkmuyoruz. Geçen yıl duyduğumuzda korkup şehir merkezine gidiyorduk ama şu anda burada bizim tarafımızdan süren bir mücadele var" dediler. İnsanların yüzündeki mutluluk ve huzur çok etkileyici.
İNSAN ÜŞÜMEYE UTANIYOR
Halk sizi orada nasıl ağırladı?
Yanıma gelip sarıldılar. Mehmetçiğe götürmemiz için bize bir şeyler veriyorlar. Bir teyze beni TV'de görmüş, üşümemem için eldiven, patik getirmiş. Çok duygulandım. Kendi yemeklerinden, yüreklerinden bir şeyler verdiler bize. Oradan dörtbeş kilo alarak döndüm. Bizim insanımız bu; biz zor zamanlarda birbirine destek olan insanlarız. Harekat çok güzel ilerliyor. Tabii ki zaman zaman yüreğimize ateş düşüyor. Bir gün önce ekranda röportajını yayınladığımız komutanın şehit düştüğünü öğrenince hepimiz hüngür hüngür ağladık. Karşı tarafın da zaiyatı artınca ve terör unsurları temizlendikçe de mutlu oluyoruz. Biz oraya huzuru, barışı götüreceğiz; buna inandık. Gazeteci olarak cephe hattında biz görevimizi yaparken bunları hissediyorsak, Mehmetçik ve operasyondaki tüm görevliler yaptıklarıyla nasıl gurur duyuyorlardır kim bilir. Biz birlikte olduğumuz sürece kimse bizi yıkamaz. Çekimler sırasında üşüdüğümde kendime kızıyordum, 'Ne titremesi, sen burada ne yapıyorsun ki? Mehmetçik orada mücadele veriyor' diye. İnsan böyle düşününce üşümeye utanıyor. Beni evlerinin kızı yaptılar. Onların ihtiyacı olan şey umut ama asıl onlar bize umut oldu.
Sınırda kaldığınız süre boyunca ne düşündünüz?
Orada benim de çorbada tuzum var diye hissediyorsun. Bence bu vatan sevgisi, memleket meselesi. Tarih ne, kaç gün geçti düşünmüyorsun. Onların hayır duasını almak çok önemli. İnanılmaz şeyler yaşadık, bir ömürlük anı biriktirdik. Fırsatı olan herkes sınır hattına gitse keşke.
DÖNMEYİ DÜŞÜNMÜYORUZ'
Oraya giderken böyle bir ortamla karşılaşacağınızı tahmin etmiş miydiniz?
Bu kadar güzel şeyler yaşayacağım aklıma gelmezdi. Orada yüzlerce insan olduk. Resmen özlüyorum orayı. Onlarla konuşma ihtiyacı duyuyorum. Bir an evvel yeniden oraya gitmek istiyorum. Hiçbir şey yapamazsam, Hira gibi çocuklara umut olmalıyım.
Bomba sesleri sizi tedirgin etti mi?
İlk başlarda evet ama sonra korkmuyor insan. Hemen o sese alışıyorsun. Orada inanılmaz bir güven vardı. İsteyerek, inanarak şehadete yürüyen bir Mehmetçikten söz ediyoruz. 'Oralara nazar değmiş biz kurşun dökmeye gidiyoruz', 'Dönmeyi düşünmüyoruz, bizi beklemesinler' diyorlar. Şurada yayın yaparken bir roket gelse şehit olsam, bu herkesin isteyeceği bir ölüm olur bence. 'Bu benim de kaderim olabilir' diyorsun. Allah her şeyin hayırlısı versin. Allah Mehmetçiğimizin ayağına taş değdirmesin.
Hatay'a gidip yayın yapmak sizde bir huzur yaratmış sanki...
Kesinlikle öyle... Yayından ara bulduğumda esnafla, insanlarla hep konuşuyordum. Top sesleri gelince "Bu sesler artık bitiyor ve artık hiçbir şeyden korkmayacağız" demeleri çok güzeldi. Onların huzuru bana geçti. 'Bu mücadeleyi çoktan biz kazanmışız' diyorsun. Oraya gidip de etkilenmeyecek bir Allah'ın kulu olamaz. Orada büyük bir mücadele var. Bunun memleket meselesi olduğunu kalpten hissediyorsun. 'Gerekiyorsa bana çimleri biçme görevi versinler yeter ki burada durayım' diyorsun.
KİMSE MEHMETÇİK İÇİN AĞLAMIYOR
Cephede mücadele edenlerin aileleriyle konuştunuz mu?
"Eşim, abim, babam gelecek, değil mi?" dediler. "Tabii ki gelecekler" dedim. Harekatın gidişatı rakamlarla belli. Tanıştığım eşler, anneler, çocukların Mehmetçikle kavuşma anı gözümde canlanıyor. Düşünsenize; babanız Zeytin Dalı Operasyonu'nda görevli. Bu inanılmaz bir mutluluk. Biz bu yaşadıklarımızı torunlarımıza anlatacağız. Düşünün onlar neler söyleyecek. Anneler gururla "Benim oğlum da cephede" diyor. Ağlayan bir anne-baba, çocuk görmedim. Bu harekatın başarısı da burada yatıyor; halk desteği. Her işte olduğu gibi yüreğini koymak lazım. İnandığın zaman başaramayacağın hiçbir şey yok.
Harekatla ilgili ne söyleyeceksiniz?
Çok güzel gidiyor. Temkinli ve güvenilir adımlarla ilerliyorlar. Sivillerin canlarına, mallarına zarar verilmemesi için çok dikkatli davranılıyor. İlk andan itibaren operasyonu takip etmiş ve birçok kişiden bilgi almış bir gazeteci olarak çok olumlu şeyler söylüyorum.
Siz oradayken aileniz ne hissetti?
Annem "İyi ki gitmişsin kızım, seninle çok gurur duydum" dedi.
KİMSE VOLKAN'I FARK ETMEDİ HATAY'IN ÜNLÜSÜ BİZDİK!
Nişanlınız futbolcu Volkan Babacan, Hatay'a gideceğinizi duyunca ne hissetti?
Volkan da annem gibi ilk başta biraz tedirgin oldu ama sonra o da yanıma geldi. Hem bize, hem de Mehmetçiğe destek oldu. Oradaki ortamı görünce "Keşke vaktim olsa da size destek olsam" dedi. O da inanılmaz etkilendi. Sağ olsun bize çok moral verdi. Kalmamı hep destekledi ve benimle gurur duyduğunu söyledi.
Volkan Bey ünlü bir futbolcu. Yöre halkı onu görünce tepkileri ne oldu?
Aslında kimse onun Volkan Babacan olduğunu anlamadı. Daha çok benimle fotoğraf çektirdiler, bu da komik oldu çünkü Hatay'ın ünlüsü bizdik. Herkes bizimle fotoğraf çektirmek istedi.
10 YAŞINDAKİ HİRA'YA UMUT OLMAK BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Sınırda sizi en çok etkileyen ne oldu?
Yöre halkı bana mektuplar getirdi. Geçen gün hepsini okudum, o kadar inanılmaz ki. Bunların yanında beni orada en çok etkileyen 10 yaşındaki Hira oldu. İlk gün gelip bizi uzaktan izledi. O günden sonra her gün geldi, tüm yayınları izledi. Hira ile bana yemek getirdiler; tavuk-pilav yapmışlar. Bana ve Hira'ya tavuğu fazla, diğer spiker arkadaşım Hikmet'e az koymuşlar. Hikmet, "Kızlara torpil var, değil mi?" diye espri yaptı. Bunu duyan Hira, usul usul kimseye göstermeden kendi tavuklarını Hikmet'in tabağına koydu. Bu kadar güzel, düşünceli. Hepimiz çok duygulandık.
Orada görüştüğünüz kişilerle iletişiminizi devam ettirecek misiniz?
Orada birkaç kişiye dokunabildim. Onların hayallerine destek olabileceğim. Hira hiç konuşmuyordu ama bana bir mektup yazdı, 'Umudumsun Hilal Abla' yazmış. Bu cümle benim için o kadar önemli ki. Her gün Hira ile telefonda konuşuyoruz. Manevi olarak Hira'nın ablası hissediyorum kendimi. Oradaki herkes pırıl pırıl. Zaman zaman oraya gidip onları ziyaret edeceğim. (Sabah)