Ukraynalı model Daria Kyryliuk'ı kim darbetti? Görgü tanıkları anlattı
Ukraynalı model Daria Kyryliuk'ı darp iddialarında görgü tanıkları anne Figen Civan ile oğlu Beytürk Kirezlik, CNN TÜRK canlı yayınında yaşadıklarını anlattı. Daria Kyryliuk'ın birlikte olduğu grubun kendilerine hakaret ve küfürler savurduğunu söyleyen görgü tanıkları, o gece model Kyryliuk'ın hiçbir şeyinin olmadığını söylediler. Anne Figen Civan, "Ertesi gün çıkan haberlere ben gerçekten çok şaşırdım." ifadelerini kullandı.
Eğlence dünyasına bomba gibi düşen olay, 31 Temmuz Cuma gecesi Çeşme’de yaşanmıştı. İddiaya göre, Ukraynalı top model Daria Kyryliuk, sevgilisi Baran Güneş ve içinde Arap dünyasından tanınmış isimlerin de bulunduğu arkadaş grubuyla The Beach of Momo adlı plaja gitti. Kyryliuk, 2 gün sonra yüzünün kanlar içinde olduğu bir fotoğrafı Instagram’da paylaştı. Momo’da Kadir adlı kişi tarafından darp edildiğini öne sürdü. İlk kez konuşan Daria Kyryliuk, “Arkadaşlarımızla eğlenmek için The Beach of Momo’ya gittik. Yabancı uyruklu arkadaşlarım da vardı. Güvenlik görevlisiyle problem yaşadık. Erkek arkadaşlarımla kavga etmeye başladılar. Daha sonra iki kişi bana vurmaya başladı. Beni yere düşürdüler. Sonrasını hatırlamıyorum. Daha sonra eve gittik. Eve gittikten sonra ağladım ve panik atak geçirdim” ifadelerini kullanmıştı.
Öte yandan darp edilme olayında bir başka adı geçen kişilerden, vale olarak görev yapan Mircan Kızılay ise iddiaları reddederek şöyle konuşmuştu:
“Mekandan çıkarken sarhoşlardı. Başka gruplarla kavga ediyorlardı. Biz ayırıp, arabalarına bindirmeye çalıştık. Sonra gönderdik. Olayda, vurma kırma gibi hiçbir şey yok. Bu atılan bir iftira. Şikayetçi olduk. Biz neden kadına vuralım? Evine gönderdiğimiz zaman yüzünde hiçbir şey yoktu.”
GÖRGÜ TANIKLARI CNN TÜRK CANLI YAYININDA KONUŞTU
Ukraynalı model Daria Kyryliuk'ı darp iddialarında anne-oğul görgü tanıkları Figen Civan ve Beytürk Kirezlik yaşananları anlattı.
"YABANCI BİR GRUP KÜFÜR VE HAKARET ETTİ"
Figen Civan şu ifadeleri kullandı:
"Beytürk, 'Anne beni alır mısın?' diye aradı. Tam çıkış yapılıyordu, kalabalıktı. Bir araba çıktıktan sonra diğerini alıyorlar, dikkat ediyorlardı buna. Beytürk'ü beklerken çok kalabalık bir grup vardı. Onlar çekilmeden oradan dönmem mümkün değildi. Beytürk'ün de o sırada geldiğini gördüm. Tam bu sırada oradaki gruptan birkaç kişi bana sözlü olarak laf atmaya başladılar. Duymamaya çalıştım. Sonra tekrar devam ettiler. Ben arabamın camını kapattım. Sonrasında bunlar daha çok sinirlendi. İngilizce ve küfürlü konuşmaya başladılar. Yabancı bir grup. İngilizce küfür etmeye başladılar. O sırada oğlum gelecek, olay başka noktaya gidebilir endişesi yaşıyorum.
"5-6 KİŞİ BEYTÜRK'Ü DARP ETTİ"
Beytürk geldi, arabaya bindi, küfürleri duyunca 'Anne sana mı küfrediyorlar' diye sordu. Arabaya yöneldiler... Bana ettikleri çok belli. Arabanın etrafını çevirdiler, Beytürk'ün olduğu kapıya geldiler, açmaya çalıştılar. 'Oğlum inme' dedim, 'Konuşacağım anne' dedi. Beytürk indiği gibi 5-6 kişi darp girişiminde bulundular. Konuya öncülük eden ismini bilmiyorum ama Arap ülkelerinden bir çocuk olduğunu söylediler.
"KIZIN HİÇBİR ŞEYİ YOKTU... ERTESİ GÜN ÇIKAN HABERLERE ÇOK ŞAŞIRDIM"
Beytürk'e saldırdıklarını gördüğüm an arabadan indim. Beytürk'ün olduğu tarafa geçerken yerde bir kızın sinir krizi geçirdiğini gördüm, ağlıyordu. Kız o kadar kötüydü ki yere yığılmış hüngür hüngür ağlıyordu. Hasar görmemişti, hiçbir şeyi yoktu. O zarar görmesin diye 'Kızcağızı buradan alın, kriz geçiriyor.' dedim. Kız gerçekten o şekilde güvenlik tarafından içeri götürüldü. Kızın hiçbir şeyi yoktu. Ertesi gün çıkan haberlere ben gerçekten çok şaşırdım. Sonrasında çok daha büyüdü olay. Grubu durdurmak imkansızlaştı. Güvenlik son ana kadar hiçbir şekilde şiddet içeren bir şey yapmadı. Grup kendi içinde de karıştı, kim kime vuruyor belli değildi.
"CANIMIZI KURTARDIĞIMIZA DUACIYIM"
Beytürk'ü arabaya bindirdik. O Arap asıllı kişi benim arabama biniyor, o kadar ne yaptıklarının farkında değiller. Sonra onu çıkardılar ben arabaya bindim. Arabaya bindikten sonra da arabayı yumrukladılar. Biz buradan çıkamayacağız diye düşündüm. Oğluma bile bakamadım bir şeyi var mı diye. Orada farklı bir yaklaşımları vardı. Ben cevap vermeyince sinirlendiler.
Oradan canımızı kurtardığımıza duacıyım. Oğlum sinir krizi geçirdi arabada. Otele gittik konuştuk ne yapalım diye. 'Olay büyümesin' dedik. Şikayetçi olmak da istemedik. Mekan da her zaman gittiğimiz yer. Bu şekilde kapatalım mı oğlum? dedim, kapattık. Darp raporu falan da almadık. O tarz yerlerde bu tarz şeyler oluyor. Ben daha sonra o kızın 'Güvenlik görevlileri tarafından darp edildim' demesiyle şok geçirdik. Tüm olayı, tacizini, darp olayını yaşayan bizken, onlar kendi durumlarını farklı anlatmalarına çok şaşırdık. Üst düzey kişilere başvurdum ve 'ne yapmalıyız?' dedim."
Beytürk Kirezlik ise şu ifadeleri kullandı:
"Ekleyebileceğim tek şey güvenliklerin olayı ayırmak için müdahale ettiler. İçeride o grubu bile görmedim. Sadece dışarıda denk geldik. Dışardan biri küfredince anneme sordum, sana mı ediyor dedim. Anneme bakarak devam etti. Kapımın oraya geldiler. Konuşmak istedim ama konuşamadık."