"Türkiye'nin Kızıldenizi" atık tehlikesiyle karşı karşıya
Su altı zenginliği bakımından Kızıldeniz'e benzetilen dalış turizminin gözde mekanları arasındaki Samandağ sahili, deniz dibindeki çöplerin oluşturduğu tehlikeyle karşı karşıya bulunuyor.
Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından geçen yıl plastik atıklarla ilgili hazırlanan Akdeniz’in "plastik denizi" olma riski ile karşı karşıya kaldığı belirtilen raporda dikkat çekilen deniz dibi kirliliğe, Türkiye-Suriye sınırında yer alan Samandağı sahili de maruz kalıyor.
Samandağ sahili Kel Dağı ve çevresinde yapılan dalışlarda görüntülenen plastik kirliliği, canlılar açısından ortaya çıkan tehlikeyi gözler önüne seriyor.
Bölgedeki bilim insanları tarafından sürekli izlenen alanlardan biri olan sahildeki Fok Mağarası'nda da kirlilik görülebiliyor. Denizden giriş yapılan mağaranın içine insanların girip atıklarını bırakmasının zor olduğuna dikkati çeken araştırmacılar, buradaki çöplerin dalgalarla bölgeye taşındığı görüşünü paylaşıyor.
Dalgıçlar plastik atıklarla mücadele ediyor
Bölgede araştırma yaparak iklim değişikliği nedeniyle göç eden "Lesepsiyen" türlerini inceleyen dalgıçlar, aynı zamanda yeni türleri de kayıt altına alıyor.
Bir yandan denizdeki canlı popülasyonuna ilişkin araştırmalarını sürdüren dalgıçlar, diğer yandan da denizlerdeki plastik atıkların azalmasına yönelik çalışmalar yürütüyor.
Dünyanın her noktasında iklim değişikliği ve çevre kirliliği, canlı hayatını tehlikeye sokmaya devam ederken, geçen aylarda emekli deniz subayı ve denizaltı kaşifi Victor Vescovo'nun dünyanın su altında en derin yeri olarak kabul edilen Mariana Çukuru'na gerçekleştirdiği dalışta plastik poşet ve şeker ambalajlarına rastlaması, denizlerdeki kirliliğin ulaştığı seviyeyi ortaya koyuyor.
