Türkiye'den 148 yıl sonra bir ilk!
TÜRK Deniz Kuvvetleri’nin, 18 Mart’ta başlayacak olan 148 yıl sonra 4 gemiyle gerçekleştireceği Ümit Burnu geçişi için geri sayım başladı.
Bugün Gölcük’te Donanma Komutanı Koramiral Veysel Kösele’nin de katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısında, ’Barbaros Türk Deniz Görev Grubu’ ile yapılacak bu 102 günlük seyir sırasındaki ziyaret ve tatbikatlarla ilgili bilgi verildi.
Dünya denizlerinde sancak göstererek Türk dış politikasını desteklemek, Afrika ülkeleri ile tesis edilen ilişkilerin geliştirilmesine ve yeni ilişkilerin tesis edilmesine katkı sağlamak maksadıyla, Tuğamiral Ali Murat Dede komutasında oluşturulan Barbaros Türk Deniz Görev Grubu’nda Milgem Projesi ürünü Milli Gemi TCG Heybeliada Korveti (F-511), TCG Gediz (F-495), TCG Oruçreis (F-245) ve TCG Yb. Kudret Güngör (A-595) lojistik gemisi görev aldı. Halen Gölcük’de Donanma Komutanlığı’na ait Poyraz Rıhtımı’nda bulunan gemilerde hazırlıklar sürerken, gemilerin 17 Mart’ta Gölcük’ten uğurlanacağı, 18 Mart’ta da Çanakkale Boğazı’ndan tören geçişiyle bu 102 gün sürecek seyre başlayacağı bildirildi.
29 AFRİKA ÜLKESİNİ ZİYARET EDECEK
Barbaros Türk Deniz Görev Grubu, bu 102 günlük seyri sırasında Afrika kıtasının batısından başlayarak, tüm Kıta’yı içine alacak şekilde toplam 29 Afrika ülkesine yönelik eğitim ve liman ziyaretleri icra edecek. Seyir sırasında ABD Afrika Komutanlığınca planlanan ve Batı Afrika ülkelerinin de katılım sağlayacağı ’Obangame-Expres" tatbikatına katılacak, Güney Afrika’da bulunan Overberg Atış Alanı’nda güdümlü mermi ve top atışları yapacak, Hint Okyanusu’nda deniz haydutluğu ile mücadele faaliyetlerine ve deniz güvenliğine destek faaliyetlerine katılacak.
148 YIL SONRA BİR İLK
Basın toplantısında bilgi veren Barbaros Türk Deniz Görev Grubu Komutanı Tuğamiral Ali Murat Dede, Türk Deniz Kuvvetleri tarihinde 1866 yılından sonra ilk kez Ümit Burnu’nun geçileceğini söyledi. Bu aktivasyon kapsamında icra edilecek deniz harekatı ile tanıtım, insani yardım ve deniz haydutluğu ile mücadele faaliyetlerinde de bulunulacağını kaydeden Tuğamiral Dede şunları söyledi:
"Barbaros Türk Deniz görev grubu Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk olarak Güney Afrika yoluyla Ümit Burnu’nu dolaşacak. Batıdan Doğuya kadar yani Cebeli Tarık’tan hareketle Süveyş kanalından tekrar Akdeniz’e hareket etmek suretiyle bütün Afrikayı 15 bin deniz mili katetmiş olacağız. Bu ilk olarak hem bize çok büyük sorumluluk yüklemekte. Görevimizin amacı Bahriyeli’nin bir görevi de sancak varlık göstermektir. Gittiğimiz limanlarda ülkemizi temsil etmek, dünyanın değişik bölgelerinde Türk Bahriyesi’nin gücünü sergilemek, görünürlüğünü artırmaktır. Bahriyenin bir özelliği de diplomatik misyonudur. Her gittiğimiz yere ülke topraklarını götürmekteyiz. Daha önce hiç gidilmemiş yaklaşık 21 ülkeyi ziyaret ederek, bu ülkelerde ilk defa Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağını sancağını götürmüş olacağız."
DONANMA KOMUTANINA RUSYA VE UKRAYNA SORUSU
Basın toplantısında hazır bulunan Donanma Komutanı Koramiral Veysel Kösele, gazetecilerin yönelttiği bazı soruları yanıtladı. Koramiral Kösele, bir gazetecinin "Rusya’nın Karadenize gemi indirmesi ve Ukrayna ile olan durum Türkiye için bir güvenlik zafiyeti oluşturur mu?" sorusunu şöyle cevaplandırdı:
"Bize görev verilir. Biz de görevinin gereğini yerine getiririz. Bize verilecek her türlü görevin yerine getirileceğini arkadaşımız zaten söyledi. Ben sizin yüreğinize su serpeyim. O konuda bir endişeniz olmasın. Türk Silahlı Kuvvetlerinin etki alanı ve ilgi alanı vardır. Türk Silahlı Kuvvetleri ilgi ve etki alanı görevlerini yerine getirebilecek kabiliyete sahiptir."
’12 OLAN BÜYÜKELÇİLİK SAYISI 39’A ÇIKMIŞ’
Koramiral Kösele, bunun Türk dış politikasına nasıl bir destek sağlayacağı yönünde sorulan soruya ise şu cevabı verdi:
"Kabiliyetler geliştikçe, imkanlar arttıkça, bu imkanları etki alanınızın dışında kullanma ihtiyacı otomatikman ortaya çıkıyor. Öyle bir kıtadan bahsediyoruz ki son 4 yıllık süre içerisinde 12 olan büyükelçilik sayısı 39’a çıkmış. Yani Türkiye Cumhuriyeti’nin dış politikasının ilgi alanı içinde olan bir kıtadan bahsediyoruz. Bu kıtada yer alan ülkeleri ziyaret etmek de, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın dış politikanın desteklenmesi ilgili olan araç kısmında çok iyi istifade ediliyor diye düşünüyorum. Liman ziyareti esnasında kamu kurum ve kuruluşlarından bölgeye intikal edecek olan Türk Silahlı Kuvveleri harıcindeki kurumlar vasıtasıyla bu etki ve temsil kabiliyetinin daha da etkin olarak icra edeceğini düşünüyorum."
CEZAEVİNDEKİ KOMUTANLAR KONUSUNDA ANLAMLI CEVAP
Bir gazetecinin, çeşitli adlar altında açılan davalar sonucu birçok amiral ve subayın çeşitli hapis cezalarına çarptırılmasını hatırlatarak, bundan Deniz Kuvvetleri’nin etkilenip etkilenmediğini sorması üzerine Koramiral Veysel Kösele şu cevabı verdi:
"Ben şimdi sizin sorunuza hem ’evet’ hem de ’hayır’ demem gerekiyor. Şöyle düşünün. Sizin çok iyi yetiştirdiğiniz personelinizin herhangi bir sebeple görevinden ayrı kalması halinde kurumunuzun etkilenebileceğini düşünüyor musunuz? Etkilenir. Bu Deniz Kuvvetleri konusunda da etkilenme olmuştur. ’Hayır’ demek durumundayım. Çünkü bu ayrılan arkadaşlarımız gerisinde öyle bir insan gücü yetiştirmişler ki ve öyle güzel bir ortam bırakmışlar ki, bu arkadaşlarımız da kendilerine verilebilecek hertürlü görevi yerine getirebilecek durumda diye değerlendiriyorum. Etkisi olmuştur ama yerine gelen arkadaşlarımızı da bu görevlerin en iyisini yerine getirebilecek şekilde yetiştirmişler ve göreve hazırdırlar."