Türkiye rotayı çevirdi, ABD'nin kirli planı suya düştü

Türkiye ile Rusya’nın Suriye’de muhaliflerin kontrolündeki İdlib’e yönelik rejimin katliam hazırlığını ‘silahsız bölge’ formülüyle çözmesinin ardından gözler yeniden Fırat’ın doğusundaki proje terör örgütü PYD/PKK işgalindeki bölgeye çevrildi. İdlib’de anlaşmasızlığı kışkırtan açıklamalarla çözümü engellemeye çalışan ABD, dikkat dağıtarak bölgedeki maşası PYD’yi silahlandırmaya devam ederken, Soçi Zirvesi’nde üzerinde uzlaşma sağlanan ‘kansız çözüm’, Rusya ve İran’ın da Pentagon’un terör devleti projesini engelleme sürecinin ilk adımı oldu. Masum sivillerin kanının dökülmesini engelleyen bölge güçleri için, sıradaki hedef, Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlamak adına Pentagon’un terör projesi planlarını suya düşürmek.

3 SENEDE 4 BİN 700 TIR

İdlib mutabakatının oluşturulma sürecinde hedef şaşırtan açıklamalarla Ankara-Moskova-Tahran ortaklığında gedik açmaya çalışan ABD, nüfuz alanlarında üs inşaatlarına ve PYD’li teröristleri silahlandırmaya sürdürdü. Heccin bölgesinde sözde terör örgütü DEAŞ’la mücadele ettiği bahanesiyle, YPG’ye 250 tır dolusu silah gönderen Pentagon, petrol havzalarındaki hakimiyetini kesinleştirmek adına Deyr ez-Zor çevresine de yeni üsler inşa etti. Böylece PYD’ye son 3 senede toplam 4 bin 700 TIR ağır silah ve zırhlı araç gönderen terör sponsoru Washington yönetimi, Ekim 2015’te başlayan üs kurma faaliyetlerini de ülke çapındaki 25 üsle ayrı bir noktaya taşıdı.

PYD’YE RADAR KALKANI

2019 mali yılı için teröristlere yardım bütçesini 550 milyon dolara çıkaran ABD, Rakka’nın kuzeyinde YPG işgalindeki Ayn El Arab’ın güneyinde havaalanı olarak kullanmaya başladığı Sırrin’e de hava savunma ve sinyal istihbarat için radar ve çeşitli elektronik sistemler kurdu.

YPG’NİN NAMLUSU SİVİLLERE DÖNÜK

Pentagon’un PYD’ye askeri yardımlara bahane olarak gösterdiği DEAŞ’la sözde mücadelenin de istenildiği gitmediği ifade ediliyor. İngiliz Independent gazetesine göre PYD’li teröristler askeri ve mali desteğin sonlanmaması adına Heccin’deki operasyonu ağırdan alırken, YPG’nin hedefinde ise sadece sivillere yönelik zulüm olduğu kaydediliyor. Rakkalı gençleri Deyr ez-Zor’da savaşa zorlayan teröristler, insan hakları raporlarına göre, örgütteki ‘çocuk asker’ sayısı tam beş kat arttı. Çocukları zorla silahaltına alan PYD, işgal ettiği bölgelerde de örgüt propagandasına karşı çıkan Süryanilerin okullarını kapatıyor.

SURİYE ÇAPINDA 25 AMERİKAN ÜSSÜ

ABD, Suriye’de müttefiki olarak nitelediği terör örgütü YPG/PKK işgalindeki alanlarda yeni operasyonel noktalar ve üsler kurarak askeri varlığını güçlendiriyor. PYD’ye verdiği destekle Fırat’ın doğusuna yayılan toplam 25 askeri üsse sahip olan Pentagon’un özellikle enerji havzalarına yakın kentlere ve stratejik noktalara odaklandığı görülüyor.

TEK ASKERİ YOKTU

PYD’nin elindeki Derik, Tabka, Rümeylan, Hol, Şedadi, Ayn El Arab, Ayn İsa, Münbiç, Rakka, Haseke ve Tel Abyad’da askeri üsler kuran ABD, son olarak Deyr ez Zor’un güneydoğusundaki Saban petrol ve gaz sahasının güneyine yerleşti. Böylece 7 yıldır süren iç savaş öncesinde tek bir askeri alana bile sahip olmayan Pentagon, kısa bir süre içerisinde Fırat’ın doğusuna konuşlanmış oldu.

SU VE ENERJİ HAVZASI PYD HAKİMİYETİNDE

Terör örgütü PYD, Suriye’de en büyük petrol ve doğal gaz sahalarını ABD’nin de desteğiyle işgal etti. Ülkenin enerji merkezi olarak bilinen Deyr ez-Zor’un kuzeydoğu kırsalındaki en büyük gaz tesisi Konoko’yu, Cafra, El Ömer Tanak, Vard, Afra, Kevari, Carnuf, Azrak, Kahar, Şueytat ve Galban petrol sahalarını ele geçiren PYD’li teröristler, 2017’den bu yana Suriye’nin enerji kaynaklarının yüzde 70’ten fazlasını elinde tutuyor. Petrol ve gaz ticaretinden terör fonu da oluşturan PYD ayrıca, Tabka’nın da aralarında yer aldığı ülkenin en büyük üç barajında da hakimiyetini sürdürüyor.

Kaynak: Star