Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, "Kara ve deniz alanlarımızdaki hidrokarbon arama ve sondaj faaliyetlerimizi daha da artırdık. Bu yıl içerisinde Akdeniz’de ilk kuyumuzu açacağız. Ayrıca bor cevherini artık uç ürün ya da ileri teknoloji ürünler olarak ihraç edeceğiz. İlk adımı bor karbür üretimiyle atıyoruz" dedi. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz aramak için hidrokarbon yataklarına sondaj gemisi göndermesi başta Güney Kıbrıs olmak üzere İsrail ve Mısır tarafında büyük yankı uyandırdı.
TÜRKİYE AKDENİZ'DE BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRECEK
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Yeni Ekonomi Programı'na (YEP) ilişkin önemli bilgiler verdi. Yeni Ekonomi Programıyla, Türkiye'nin ekonomide büyük bir değişim ve dönüşüme hazırlandığını kaydeden Dönmez, gerçekçi ve hedef odaklı bir anlayışla hazırlanan programın odak noktalarından birinin de enerji olduğunu belirtti. Dönmez, "Cari açığın en büyük kalemlerinden biri olan enerji ithalatını azaltmak için son dönemde yerli ve yenilenebilir kaynakların üretimine ağırlık verdik. Ortaya koyduğumuz yeni modelle madenlerimizde daha önce finansal ya da teknik nedenlerden dolayı üretim yapılamayan alanları yatırımcılara açtık. Kara ve deniz alanlarımızdaki hidrokarbon arama ve sondaj faaliyetlerimizi daha da artırdık. Yoğun sismik ve veri toplama faaliyetlerimizin ardından bu yıl içerisinde Akdeniz’de ilk kuyumuzu açacağız" ifadelerine yer verdi.
TÜRKİYE DENGELERİ DEĞİŞTİREBİLİR
Ekonomist Yusuf Kısa, "Türkiye’nin Akdeniz’de son zamanlarda yaptığı çalışmalar meyvesini verirse bu bölgedeki dengeler tamamiyle değişir” dedi.
Kıbrıslı Türk İşadamı ve Ekonomist Yusuf Kısa yaptığı açıklamada Türkiye’nin Akdeniz’de doğalgaz çalışmalarını artırmasının Güney Kıbrıs, İsrail ve Mısır’da büyük yankı uyandırdığını belirtti. Kısa, “Türkiye’nin Akdeniz’de son zamanlarda yaptığı çalışmalar meyvesini verirse bu bölgedeki dengeler tamamiyle değişir” diye konuştu.
"Hiçbir adım Türkiye’nin bölgedeki etkisini kaldıramaz"
Güney Kıbrıs ile Mısır arasında dün sıvılaştırma terminaline ilişkin anlaşma imzalandığını aktaran Kısa, “Söz konusu anlaşmaya göre Rum yönetiminin tek taraflı olarak ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde bulunan Afrodit 12’inci parseldeki doğalgaz, denizaltından boru hattı ile Mısır’daki doğalgaz sıvılaştırma terminaline taşınacak” dedi.
Güney Kıbrıs'ın sözde MEB alanı 12. parseldeki Afrodit sahasındaki gazın Mısır'da sıvılaştırılıp, Avrupa pazarına satılması planlanıyor.
Ekonomist Kısa, bu anlaşmanın Akdeniz’de psikolojik savaş anlamı taşıdığını belirterek, “Ne yapılırsa yapılsın günün sonunda bu doğal gaz Türkiye üzerinden Avrupa ve diğer ülkelere ulaşacak. Bu yüzden Hiçbir adım Türkiye’nin bölgedeki etkisini kaldıramaz” şeklinde konuştu.
“Bölgedeki dengeler tamamiyle değişebilir”
Kısa, Mısır, Güney Kıbrıs ve İsrail’in yanı sıra Türkiye’nin Akdeniz’de doğalgaz çalışmalarını son zamanlarda artırmasının bölgede büyük yankı uyandırdığını söyleyerek, “Türkiye’nin Akdeniz’de son zamanlarda yaptığı çalışmalar meyvesini verirse bu bölgedeki dengeler tamamiyle değişir” ifadelerini kullandı.
“Türkiye, Rusya ve İran gibi enerji ülkesi olabilir”
Diğer alternatif yolların daha maaliyetli olduğuna dikkat çeken Kısa, Türkiye olmadan bulunan hidrokarbon yataklarındaki kaynakların Avrupa ve diğer Batı ülkelerine ulaştırılamayacağına işaret etti.
Türkiye’nin yaptığı çalışmalarda tek başına gaz çıkarabilmesi dahilinde de bunun Akdeniz ülkelerinde bir dinamit etkisi oluşturacağına dikkat çeken Kısa, “Türkiye de İran ve Rusya gibi enerji ülkesi olabilir. ABD’nin ve Avrupa’ya olan bağımlılık bu şekilde tamamiyle ortadan kalkabilir” diye konuştu.
“Rumların Sıvılaştırma Tesisi bulunmuyor"
Rum kesiminde sıvılaştırma tesisinin bulunmadığını kaydeden Kısa, “Aphrodite sahasında bulunan tahmini 4 trilyon metreküp gaz rezervi ise böyle bir tesisin inşa masrafını haklı gösterecek kadar büyük sayılmıyor” dedi.
“Ankara karşı çıkıyor”
Kısa son olarak şunları kaydetti:
“Öte yandan Ankara, Rumların Akdeniz’de tek taraflı olarak attığı doğalgaz adımlarına tepki gösteriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Akdeniz’deki tek taraflı doğalgaz arama faaliyetlerine dair, ‘Savaş gemilerimiz, hava kuvvetlerimiz ve diğer güvenlik birimlerimiz şu anda bölgedeki gelişmelere her türlü müdahaleyi yapma yetkisiyle yakından takip ediyorlar. Kıbrıs açıklarında faaliyet yürüten yabancı şirketlere Rum tarafına güvenerek, haddi olmayan işlere alet olmamalarını tavsiye ediyoruz. Bizim için Afrin ne ise Ege’deki, Kıbrıs’taki haklarımız da odur’ demişti.”