Türkiye - AB anlaşmasında 5 pürüz
Türkiye ile AB 29 Kasım 2015'te Brüksel'de düzenlenen zirvede, düzensiz göçün Türkiye'nin desteğiyle kontrol altına alınması üzerinde uzlaştı. Ancak bazı pürüzler hala giderilebilmiş değil:
1. Sığınmacı sayısı azalmadı
AB ile Türkiye arasında 29 Kasım 2015'te Türkiye'nin Avrupa'ya gelen sığınmacıların sayısının azaltılması için çeşitli önlemleri hayata geçirmesi, karşılığında da vize kolaylıkları ve üyelik sürecinde canlanmanın yanı sıra Türkiye'ye Suriyeli sığınmacıların desteklenmesi amacıyla 3 milyar euroluk yardım yapılması üzerinde uzlaşıldı. AB sınır koruma ajansı Frontex'in verilerine göre, geçen yıl kasım ayının sonuna kadar 726 bin sığınmacı Türkiye üzerinden AB'ye geldi. Türkiye bu sayının düşürüleceği sözü verdi. Ancak şu ana kadar sayılarda ciddi bir gerileme yok. AB Komisyonu verilerine göre, zorlu kış koşullarına rağmen her gün 2-3 bin sığınmacı Yunanistan'dan AB topraklarına giriş yapıyor.
2. AB yardım üzerinde anlaşamıyor
29 Kasım'da yapılan Türkiye - AB zirvesinde Türkiye'ye 3 milyar euro yardım yapılacağı sözü verilmişti. Ancak AB ülkeleri bu kaynağın finansmanı konusunda anlaşmazlık yaşıyor. Bu paranın 1 milyar euroluk bölümünün AB bütçesinden, kalanının ise AB üyesi ülkeler tarafından karşılanması kararlaştırılmıştı. İtalya'nın kendisine düşen payı ödemek istememesi AB içinde kriz yarattı. AB Komisyonu, bütçeden gelecek olan 1 milyar euronun çeşitli projelerde kullanılmak üzere hazır olduğunu savunuyor, fakat şu güne kadar Türkiye'ye tek kuruş verilmedi.3. Yunanistan ile anlaşmazlık Avrupalı politikacılar Türkiye'den sınırlarını daha iyi korumasını, bu konuda Türk sahil güvenlik güçleri ile Yunan sahil güvenlik güçlerinin ortaklaşa hareket etmesini istemişti. Ancak Yunanistan karasularında işbirliğini reddetmişti. Geçen hafta Berlin'i ziyaret eden Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos son olarak Ankara'yı insan kaçakçıları ile ortaklaşa hareket etmekle, sığınmacıların geçişine göz yummakla suçladı. Pavlopulos, Yunanistan'ın 3 milyar euroluk yardımdan üzerine düşen bölümü, ancak Türkiye'nin yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesi halinde ödeyeceğini belirtti.
4. AB'nin kozları
AB geçen aralık ayında 2 yıl aranın ardından Türkiye'nin AB'ye tam üyelik müzakerelerinde bir faslın müzakereye açılmasını kararlaştırdı. 17'nci fasıl olan Ekonomik ve Parasal Politika faslı müzakereye açıldı. AB Komisyonu, Türkiye'nin talepleri doğrultusunda mart ayı sonuna kadar beş faslın daha müzakerelere açılabilmesi için hazırlıklarını sürdürüyor. AB'nin elinde Türkiye'ye karşı kullanabileceği bir koz daha var: Vize serbestisi. Zira AB gelecek ekim ayında Türk vatandaşlarına vize serbestisi sağlanabileceğini sadece bir seçenek olarak gündeme getirdi, ancak konuyla ilgili kesin bir karar alınmadı.
5. Türkiye yardım bekliyor
Türkiye'nin talepleri arasında, AB'nin legal yollardan sığınmacıları kendi topraklarına kabul etmesi de bulunuyor. Kasım ayındaki zirvede bu konuda bir anlaşma sağlanamamıştı. Almanya Başbakanı Angela Merkel aralık ayında, bir "gönüllüler koalisyonu" kurulabileceğini ve sığınmacıların kabulü için kotalar belirlenebileceğini belirtmiş, bazı ülkelerin buna rıza gösterdiğini ifade etmişti. Örneğin Avusturya, Türkiye'den 40 - 50 bin sığınmacıyı almayı önerdi. Ancak bunun öncesinde Merkel, illegal göçün gözle görülür oranda azalmasını istiyor.
(Deutsche Welle Türkçe)