TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın tutukluluk halinin devamına karar verildi
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) yönelik açıklamaları nedeniyle hakkında "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan yargılanan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma 29 Aralık'a ertelenirken, Fincancı ve avukatları, savcının mütalaasına karşı son savunmalarını yapacak.
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuklu sanık Şebnem Korur Fincancı'nın savunmasının ardından üç avukatı savunma yaptı. Avukatlar, Fincancı'nın tahliyesini talep ettiler.
SAVCI 7,5 YIL HAPİSLE CEZALANDIRILMASINI TALEP ETTİ
Duruşmada savcı, esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı, Fincancı'nın "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan üst hadden 7,5 yıla kadar hapsini ve tutukluluk halinin devamını talep etti.
"ALMANYA'DAN DÖNMEYEBİLİRDİM, AMA BEN BU ÜLKENİN İNSANIYIM
Mütalaaya karşı söz verilen Fincancı, "Cezaevi şartları tabii ki çok zor ama benim gibi bir insan hakları savunucusu için bulunmaz nimet. Gazeteye hapishane gözlemlerimi de yazıyorum. Sadece mahpusların değil çalışanlarının da sorunları da var. Biraz daha uzun yazarım o yüzden sorun yok. Ama tutukluluğun devamında kaçma şüphesi akla ziyan bir şey. Siyasiler tarafından hakaret içerikli ifadeler kullanıldı. Ben Almanya'dan dönmeyebilirdim. Ama ben bu ülkenin insanıyım. Bu topraklarda doğdum büyüdüm. Bu toprakların insanına borçluyum. Ayrıca TTB'nin merkez konseyi üyesiyim. Sayın savcı ayrıca bu görevin devlet tarafından verdiği bir görev dedi. Ben bu yaşıma kadar devletin verdiği bir görev yapmadım. Merkez Konseyi Başkanlığına beni meslektaşlarım seçti. Benim bir yere kaçma durumum yok. Esas hakkında daha sonra beyanda bulunacağım" dedi.
Fincancı'nın avukatları da mütalaaya karşı savunma yapmak için süre ve tahliye taleplerinde bulundular.
SON SAVUNMALAR 29 ARALIK'TA
Verilen aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Fincancı'nın suç süphesinin devam etmesi, tutuklulukta geçen sürenin makul süreyi aşmadığı, alternatif koruma tedbirlerinin yetersiz kalması, adli kontrol tedbirinin de yetersiz kalacağı gerekçeleriyle tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma, sanık ve avukatlarının mütalaaya karşı savunmada bulunmaları için 29 Aralık'a ertelendi.