‘TSK, kendi içindeki pisliği çıkaramadı’
Kardak Kayalıkları’na çıkan botun mazot parasını ödeyen, ‘Balyoz’ ile ‘Poyrazköy’den 3.5 yıl hapis yatan ve 2 davadan da beraat eden Deniz Kurmay Albay Ali Türkşen, “Üzüntüm, Silahlı Kuvvetler kendi içindeki pisliği çıkaramadı” dedi
Poyrazköy davasında beraat eden 83 sanıktan biri olan Deniz Kurmay Albay Ali Türkşen, Kardak Kayalıkları’na çıkan botun mazot parasını kredi kartıyla ödeyen SAT timinin komutanıydı. 11 Şubat 2011 gecesi saat 21.00’de Balyoz soruşturması kapsamında tutuklandı. Hazırladığı iddia edilen “azınlıklar raporu. doc” isimli dosyayı e-mail olarak gönderdiği tarih, 5 Kasım 2008 günü saat 09.41’di. Ancak Türkşen o tarihte TRT’ye çekim yapmak için denizin metrelerce altındaydı. Sanık olan Türkşen, 16 yıl hapse çarptırıldı.
3.5 YIL HAPİS YATTI
Balyoz’dan tutuklanan ve Hasdal Askeri Cezaevi’nde 3.5 yıl kalan Kurmay Albay Ali Türkşen, Poyrazköy davasında da sanık olarak yargılandı. Önce Balyoz, ardından Poyrazköy davasında deliller sahte çıkınca beraat eden Türkşen, duruşmalarda hep ön planda oldu. “Haksızlıklara sessiz kalıp köşeme çekilemezdim” diyen Türkşen, “Üzerinizdeki üniformayı sünnet kıyafeti mi zannettiniz?” dediği içinse eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’e hakaret suçundan 5 ay hapis cezası aldı. Yaşadıklarının ardından intikam duygusu taşımadığını söyleyen Türkşen, tek üzüntüsünün bu işi başlarına açanların hâlâ sistem içinde olması olduğunu ifade etti. Türkşen, “İhbar mektuplarındaki tarifleri o karargâhların içinde olmadan kimsenin yapması mümkün değil. Üzüntüm, Silahlı Kuvvetler kendi içindeki pisliği çıkaramadı. Gölcük Donanma Komutanlığı’na kimin ‘harici hard disk’i yüklediğini bulamadı. ‘Bizde böyle bir yapılanmayok’ diyorlar. En acısı bu. Araştırılmadı bile” ifadesini kullandı. Türkşen, şöyle devam etti:
‘BİZ YANGIN ALARMIYDIK’
“Birçok arkadaşımız hapiste öldü. Bir yerde yangın var, siz alarmı söndürüyorsunuz. Biz yangın alarmıydık. Emniyette buldular, yargıda buldular ama orduda bulunmadı. Arkadaşlarımız açtı başımıza bu işi. Şimdi gayet güzel lojmanlarda oturuyorlar, daha pervasız olanları açıp hal hatır soruyorlar. Ben böyle bir sistemde durmam. O nedenle emekli oldum. Özgürlüğümü elimden alıyorsun, eşime çocuğuma bunları yaşatıyorsun, arkadaşımın intiharına neden oluyorsun.” (Habertürk)
