Terör örgütü Kürt kökenli vatandaşları temsil edemez

Erzincan Havaalanı'na bugün saat 10.00 sıralarında Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'le birlikte gelen Başbakan Erdoğan, AKP Erzincan Milletvekilleri Talip Kaban, Tevhit Karakaya, Vali Ali Güngör, Belediye Başkanı AKP'li Mehmet Buyruk tarafından karşılandı. Havaalanında bekleyenlere el sallayan Başbakan Erdoğan, sikorsky tipi helikopterle Tunceli'ye hareket etti. Erdoğan'a içinde keskin nişancıların bulunduğu yine sikorsky tipi bir helikopter eskortluk yaptı.

Tunceli'ye AKP il kongresi için gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın helikopterinin ineceği Atatürk Stadyumu'nun etrafına panzerlerle güvenlik duvarı örüldü. Başbakan Erdoğan'ın ziyareti nedeniyle Tunceli-Elazığ karayolunun birçok noktasına panzerler konuşlandırıldı. Tüm yolların güvenlik güçleri tarafından tutulduğu gözlenirken, namaz kıldığı cami panzerlerle korundu, minarelerde keskin nişancılar önlem aldı. Munzur Dağları ise aralarında kadın polislerin de bulunduğu özel harekat timleri tarafından dürbünle kontrol edildi.

Başbakan Erdoğan ve beraberindekileri stadyumda Vali Mustafa Erkal, Tunceli Belediye Başkanı DTP'li Songül Erol Abdil ile bürokratlar karşıladı. DTP'li Belediye Başkanı Songül Erol Abdil, Başbakan Erdoğan'a valilik ziyaretinde de eşlik etti.

"ETNİK MİLLİYETÇİLİĞİ KARŞIYIZ"
Daha sonra spor salonunda düzenlenen AKP Kongresi'ne katılan Başbakan Erdoğan, 3 kırmızı çizgilerinin bulunduğunu yineleyerek, şunları söyledi:

"AKP'de milliyetçilik yok. Biz etnik milliyetçiliğe karşıyız. Etnik unsuru olanlara aynı mesafedeyiz. Bizi birleştiren bir bağ vardır. Türkiye Cumhuriyeti'dir. Farklı etnik kimliklere sahibiz. Ama Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında, topraklarında tek bayrak, tek millet, tek vatan içindeyiz."

"2007 SONUNDA YOLU VE SUYU OLMAYAN KÖY KALMAYACAK"
Başbakan Erdoğan, "Bu vatan 780 bin kilometrelik vatan toprağımızdır. AKP bölgesel milliyetçiliğe de karşıdır. Git batıyı ihya et, Marmara'yı, Akdeniz'i ihya et, Karadeniz'i, Doğu Anadolu'yu, Güneydoğu'yu bırak. Bu da olmaz. Türkiye'nin her yeri aynı güzellikte olacak. Onun için biz yola çıkarken 15 bin kilometrelik duble yol dedik. Türkiye'nin her yanını modern yollarla kaplayacağız dedik. Çünkü yol medeniyettir. Sizlere söz veriyorum. İnşallah 2007 yılının sonuna kadar Türkiye'nin genelinde yolu ve suyu olmayan bir köy kalmayacak" dedi.

Bu yıl yol ve su için 2 katrilyon ayırdıklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tunceli'ye ise bu paradan 26 trilyon lira ayrıldı. Biz istiyoruz ki benim vatandaşımın ayağı çamura değmesin. Şimdi her okulda yavrularımız bilgisayar başında bilgisayar öğrenmeye başladı. Kızlarını okula göndermeyenler vardı, "Olmaz göndereceksiniz' dedik. "Bunlar gerici, mürteci. Yoksulluk' dediler. "Dur' dedik, onun çözümü var. Dedik ki "Erkek öğrencilere 18 milyon vereceğiz, ilköğretim kız öğrencilere 22 milyon vereceğiz, lisede erkeğe 28 milyon, kıza 39 milyon vereceğiz' Peki parayı kime vereceğiz çocuğa mı? hayır anneye vereceğiz. Bu neyi getirdi, daha önce 700 bin öğrenci okula gidemiyordu, şimdi 175 bin öğrencimiz okula gidiyor."

"GENEL SAĞLIK SİGORTASI OLMAZ DEDİLER, AMA OLDU"
Önümüzdeki yıldan itibaren liselerin de kitap ihtiyacını yine karşılayacaklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Niye? Bu iş çözülsün diye. Ana muhalefet dedi ki, "Bu uygulama yanlış' Dediler ki "Zengine niye veriyorsunuz' "Öğrencinin zengini fakiri olmaz' dedik ve bunu böyle yaptık. Ana muhalefet genel sağlık sigortası için "olmaz' diyordu. Oldu mu? Oldu. İş bilenin kılıç kuşananın. Onlar kaçacak, biz kovalayacağız. Genel sağlık sigortasına hayır denir mi? Yıllarca bu ülkede yavrular hastane kapısından uzaklaştırıldı. Efendim bunu maliyeti çok yüksek diyorlar. Sana ne yahu! Yeter ki sen hortumlara para aktarma" diye konuştu.

"DEVLETİNİZE SAHİP ÇIKIN"
Başbakan Erdoğan, Tunceli'den ayrılmadan önce, bir gazetecinin, "Kürt sorunu konusunda yaptığınız açıklamalar birçok çevre tarafından eleştirildi. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Kimsenin söylediği eleştirilmeyecek diye bir şey yok. Herkes eleştirebilir. Türkiye'de her etnik unsurun sorunları var olduğu gibi, Kürt vatandaşlarımızın da sorunları vardır. Bölgelerin sorunları vardır. Gelişmişlik düzeylerine rağmen Marmara ve Ege Bölgeleri'nin de sorunları vardır. Ama biz bölgeler arasında öncelikli olanların sorunlarını çözmeye başlıyoruz. Bugün sadece Tunceli'de köylerin yol ve su ihtiyaçlarının karşılanması için 26 trilyon lira para gönderdik. Böylelikle Kürt kökenli vatandaşlarımızın iki önemli sorununu çözüyoruz."

"ARAMIZA KİMSE KAN KİN VE ÖLÜM SOKAMAZ"
"Ben, Kürt kökenli vatandaşlarımdan devletlerine sahip çıkmalarını istiyorum" diyen Başbakan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hiçbir zaman devletin kendilerine ayrımcılık yaptığına inanmasınlar. Bu sorunları el ele ve omuz omuza vererek çözeceğiz. Hiçbir zaman terör örgütüne çanak tutmasınlar. Biz bu işi çözeceğiz. Çünkü terör örgütü hiçbir zaman benim Kürt kökenli vatandaşlarımın temsilcisi olamaz. Onları temsil edemez. Fakat onların sırtında şu an nemalanmaya çalışıyor. Burada Kürt kökenli vatandaşlarımızın buna fırsat vermemesi gerekir. Evet etnik kimliğim kürt, laz, çerkez, gürcü, abhaza, arnavut, boşnak olabilir. Ama ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Anayasadaki vatandaşlık olarak her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının tanımı vardır. Nedir o? Türk'tür. Bu da bellidir. Biz el ele verirsek kimse bizi yıkamaz. Aramıza kimse kan, kin ve ölüm sokamaz."

BAŞKAN ABDİL: BAŞBAKAN SICAK DAVRANDI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Tunceli gezisi sırasında valilikte Başbakan Erdoğan ile görüşme fırsatı bulduğunu söyleyen, Tunceli Belediye Başkanı DTP'li Abdil, "Sayın Başbakanı, Vali bey ile birlikte karşıladık. Kendisi bana bayağı sıcak ilgi gösterdi. Valilikteki görüşmede ise bana dönerek, "Sizin bir sorun ve sıkıntınız var mı?' dedi. Ben de daha önceden hazırladığım Tunceli'nin sorunlarıyla ilgili raporu sundum. Bana gayet sıcak davrandı" dedi.

Söz verdiği halde yerine getirilmediğini öne sürdüğü bazı çalışmalar hakkında da kendisine bilgi verdiğini belirten Başkan Abdil, "Kendisi yanımda telefonla İller Bankası ve ilgili yerleri arayarak sorunun çözülmesi talimatını verdi. Başbakan aynı zamanda Türkiye'nin birlik ve bütünlüğe ihtiyacı olduğunu belirterek, Türkiyeli'lik üst kimliği altında herkesin birlik ve beraberlik içerisinde davranması gerektiğini söyledi. Ben görüşmeden gayet memnun ayrıldım" diye konuştu