Gazete Vatan Logo

Telefondaki pazarlık fuhuşun delili değil

Savcı, sanıkların beraatini istedi. Polis, “Madem delil kabul edilmeyecekti niye dava açıldı” diye isyan etti

SAVCI BARBIE’DE BERAAT İSTEDİ

Aralarında Fulden Uras, Berna Arıcı, Sinem Umaş gibi isimlerin bulunduğu manken ve şarkıcı 23 kadınla ilgili fuhuş pazarlıklarının yapıldığı telefon görüşmeleriyle olay yaratan Barbie operasyonunda savcı beraat istedi. Cumhuriyet Savcısı Atilla Ayvacı, “Fuhuşa teşvik, fuhuş için aracılık ve yer temin etmek” suçlarından tyargılanan Dinçer Dinçsoy, Suat Yıldız, Bülent Tetik ve Aysel Erentok’un beraatini talep etti.

Dinleme yasal değil

Polisin mahkemeden aldığı dinleme kararına binaen sanıklar ve mağdurlar ile bazı kişiler arasında geçen telefon konuşmalarının CMK’nun 135. maddesinde belirtilen telefon dinlemeyi gerektirecek suçlar içinde sayılmadığına dikkat çeken Savcı Ayvacı, bu nedenle bu kayıtların yasal ve hukuki bir delil olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi. Sanık vekilleri de savcının mütaalasına katıldıklarını belirterek müvekkillerinin beraatlerine karar verilmesini isteyince duruşma ertelendi.

Sanıklar dava açabilir

Konuyla ilgili bilgi veren Cumhuriyet Savcıları beraat istemine destek verdi: “Mahkemenin verdiği izinle teknik takip yapılır ve tutanaklarda suç unsuru gören savcı dava açar. Bilgiler dava bitinceye kadar muhafaza edilir. Zanlıların, TCK 227/3 maddesine göre, ”fuhuş amacıyla ülkeye insan sokulması“ suçundan yargılanması, kadınlar Türkiye’de olduğu için yasaya aykırı. Bu davada kimsenin birbirinden şikayetçi olmamasını da değerlendiren savcının, telefon dinlemesinden elde edilen delilleri kabul etmeyip beraat istemesi yasal. Sanıklar, beraat ettikten sonra tazminat davası açabilir.”

Polis: Pazarlıklar şaka mı?

Beraat istemine şaşıran emniyet yetkilileri ise tepkili: “Telefon görüşmeleri madem delil olarak kabul edilmeyecekti, neden dinlenmesine izin verildi, neden dava açıldı? Aylarca süren teknik takipte, ses analizi yapılıyor. Dinlenen telefon, operasyonda yakalanan kişinin üzerinde çıkan telefonla aynı değilse bu delil olarak savcıya sunulamıyor. Yeterli delil olmadığı söyleniyor ama bu konuda bir kanaat oluşmalıydı. Bu kişiler defalarca aynı pazarlık şakasını mı yapıyordu?”

64 yıla kadar hapis

İddianamede sanıkların manken, şarkıcı, VJ ve yarışma programları yarışmacıları olan mağdurları para karşılığında fuhşa teşvik ettikleri, fuhuş yapmalarında aracılık yaptıkları ve yer sağladıkları öne sürülerek TCK’nın 227. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 64 yıla kadar hapsi isteniyor.



Hakkımı arayıp dava açacağım

Manken Ece Gürsel: Bu davada tanık olarak çağırıldım. Burada herkes töhmet altında kaldı. Tabii kurunun yanında yaşta yanıyor. Türkiye bir hukuk devletidir. Herkes hakkını arayabilir. Bu konuda bizde üzerimize gelenler hakkında dava açmak için mahkemenin gelişimini bekliyorduk. Savcının mütalaasından sonra çalışmalarımızı işleme koyuyoruz. Hakkımda ileri geri konuşanlara dava açacağım.




Bu dava beni çok yıprattı

BBG yarışmasından Hülya Yaman: Sistemin bozukluğu diye düşünüyorum. Türkiye’de bu kadar haksızlık yolsuzluk oluyor. Bu hepimizin gözü önünde oluyor, insanlar ellerini kollarını dolaşarak sokakta geziyor. Benim bir suçum yoktu, yıpratıldığımla, lanse edildiğimle kaldım. Kim günahımı aldıysa onu da Allah’a havale ediyorum. Bunu yarışma sonucu tanınmanın zararı, dezavantajı olarak görüyorum.


Kimse bir yerde yakalanmadı

Manken Berna Arıcı: Bu işte kimse bir yerlerde yakalanmadı. Herkes evinden alındı. Burada birileri kendilerini gösterip kanıtlayabilmek, reklamlarını yapabilmek istediler, bizi harcadılar. Savcının mütalaasında telefon dinlemenin CMK’na aykırı olmasını açıklamasından sonra burada herkes zor durumda kaldı. Bizim mesleğimizde güzelsen ve başarılıysan konuştuğun, görüştüğün insanlara dikkat etmek gerektiğini öğrendim. Burada herkes lekelendiğiyle kaldı. Adımı Ece Gürsel verdiği için ben bu işe karıştırıldım. Daha 27 yaşındayım.

HUKUKÇULARDAN DESTEK: Suçüstü gerek

Avukat Cesim Parlak: CMK’da hangi suçların telefon dinlemesi kapsamında değerlendirildiği ayrıntılı bir şekilde belirtiliyor. Fuhuşa aracılık etmenin, örgütlü suç kapsamında değerlendirilebilmesi için örgüt hiyerarşisi lazım. Burada böyle bir hiyerarşi yok. Fuhuş şeklindeki suçlarda, suçüstü yapılmadığı sürece suç sabit olmaz. Zaten fuhuş suçlarında, yer temin etmek ve fuhuşa aracılık etmek cezalandırılıyor.

Kişiler teşhir edildi

Avukat Turgut Kazan: Bu davanın açıldığı zaman da bir hak ihlali vardı . Hangi suçlama ile olursa olsun kişilerin o şekilde teşhiri bir hak ihlalidir ve hukuka aykırıdır. Polis, suç sayılan bir eylemi izlerken hukuka uygun olarak davranmamış ve telefon görüşmelerini takip etmiştir. Fuhuş gibi bir suçta hukuka aykırı bir yol izlemiş. Ama burada yanlış yapıldığı için soruşturma da sonuçsuz kalmıştır. Burada tüm sorumluluk hukuka aykırı olarak işlem yapan polisindir.

Haberin Devamı