Gazete Vatan Logo

'Tapeleri sızdıranlar...'

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, tapeleri sızdıranların, görevden alınırken devletin bilgisayarındaki hard diskleri alarak götürdüklerini ileri sürdü.

'Tapeleri sızdıranlar...'

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, seçim çalışmaları kapsamında partisinin Tekirdağ il teşkilatı ile bir araya geldi. AK Parti Tekirdağ İl Başkanlığı Toplantı Salonu’nda bir gazetecinin tapeleri sızdıranların tespit edilmesi ile ilgili sorusunu yanıtlayan Şentop, "Bu konuda birçok soruşturma var. Biliyorsunuz emniyette görevden almalar oldu. Yerlerine yeni gelen arkadaşlar geçti. Bu konuda savcıların bazı talepleri var. Yeni gelen arkadaşlar bakıyorlar ki emniyette olması gereken kayıtlar yok. Emniyetin kendi sistemi var Pol-net diye, bu sistem üzerinden yürütüyorlar soruşturmaları. Bu basına sızan soruşturmaların bu sisteme girilmesi lazım ama girilmemiş. Paralel yapı bu kayıtları şahsi bilgisayarlarında tutmuşlar. Giderken de bu kayıtları alıp götürmüşler. Görevden alınanlar giderken emniyetin bilgisayarlarındaki kayıtları siliyorlar. Ya da silmeleri mümkün olmadığı zaman devletin bilgisayarlarındaki hard disklerini söküp götürüyorlar. Ve bunları götüren adamlar götürdüğü yerden bir şekilde sızdırıyorlar" dedi.

Anket

Ses kayıtlarını dinliyor musunuz?

Evet, acayip heyecanlı değil mi?
Hayır, doğru bulmuyorum
Hayır, çünkü ilgilenmiyorum
Evet, bir sürü şey öğreniyorum








"SIZAN KAYITLAR LEGAL DEĞİL"

Mustafa Şentop, bu konuda soruşturmaların devam ettiğini ifade ederek, şunları söyledi: "Ana muhalefet partisi bu dinlemelerin legal olduğunu iddia edip bazı kayıtları yayınlıyor fakat, sadece bir mahkeme kararıyla veya savcılık kararıyla dinlenmesi yeterli değil. Bir şartla legal olur soruşturulan suçla alakalı dinleme legal olur. Kaldı ki bir insan suç işliyorsa da var sayalım. Bu insanı 24 saat dinleyip özel hayatına dair başka konularla alakalı konuşmalarda yapıyordur. Suçla ilgili kısımlar muhafaza edilir diğerleri silinir. Kanuni meşrutiyeti var. Bir başka hususta soruşturma esası gizlidir, dava sonunda savcı takipsizlik ya da ceza verebilir. Bunların savcılıktan önce sızdırılması doğru değil. Mesela fezlekeler meclise geldi. Meclisteki de bir soruşturmadır. Hatta bunla ilgili bir kitap da var meclis soruşturması diye. Dolayısı ile bu fezlekeler mecliste olduğuna göre nasıl sızdırılıyor nerden sızdırılıyor?. Aslında belli sızdıranlar. Bu kayıtlar sadece poliste ve savcılıkta olduğuna göre kimin sızdırdığı tahmin edilebilir. Beşir Atalay bey isimlerin tespit edildiğini söyledi. Bunlarla ilgili yasal işlemler yapılacaktır."



"CEMAATİ GENEL OLARAK KAST ETMİYORUZ"

"Sızdıranlar belli ise ne gibi bir yol izlenecek?" sorusunu da yanıtlayan Şentop, "Ortada bir örgüt var. Bu örgüt polisler arasında var, hakimler ve savcılar arasında var. Basında bir takım kanalları mecraları var. Dolayısı ile siyasi bir operasyon yürütmeye çalışıyorlar. Bunların cemaatle olan ilişkisi şu şekilde yorumluyorum ben. Cemaat dediğimiz şey burada tabanda yaşayan insanlarımızdır. Bu insanlar böyle bir manevi, dini yardımlarda bulunurken destek verirken, Ben bu ülkede cemaatin, başbakanın Cumhurbaşkanının dinlenmesi yönünde bazı savcılara ve polislere bir destek verdikleri kanaatinde değilim. Türkiye’de vesayetçi anlayışın kimlik değiştirerek, kişileri değiştirerek devam ettiği kanaatindeyim ve bu örgütün yani vesayetçi zihniyetin cemaat alanını sosyal meşruiyet kazanmak için kullandığı kanaatindeyim. Biz genel olarak cemaati kast etmiyoruz. Bunların içinde kimler yardım ediyor ise, kimler düğmeye basıyorsa kimler talimat veriyor ise bir örgüt olduklarını ortaya koyuyorlar. Soruşturma olacak. Devam ediyor zaten. Ama şunu söyleyeyim. Bir örgütün mücadele tarzı ile devletin mücadele tarzı aynı değildir. Örgütün korumak istediği bir ilke bir değer yoktur. Ama devletin koruması gereken bazı ilkeler ve değerler vardır" diye konuştu.

Haberin Devamı