‘Tanımıyoruz tekrarlansın’
CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Tarihin ‘mühürsüz seçim’ olarak yazacağı bu seçimi tanımıyoruz, tanımayacağız! Halkın iradesine saygı duyulmalı ve seçim tekrarlanmalıdır” açıklamasını yaptı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından Yüksek Seçim Kurulu (YSK)’nın kararına tepki göstererek meclis grup toplantısının ardından sosyal medya hesabından önce sandıklara gidip, ülkesinin geleceğine sahip çıkan halka teşekkür etti. Ardından şu mesajı paylaştı: “16 Nisan’da hükümet ve YSK iş birliğinde milli iradeye darbe yapılmıştır! Her oyun peşine düşecek, tüm usulsüzlüklerin hesabını soracağız! YSK’nın mühürsüz oyları geçerli sayması, sandıktan “HAYIR” çıktığının açık kanıtıdır! Adalet yerini bulana kadar durmayacağız! Tarihin “mühürsüz seçim” olarak yazacağı bu seçimi tanımıyoruz, tanımayacağız! Halkın iradesine saygı duyulmalı ve seçim tekrarlanmalıdır!”
‘Yüzde 50’den fazla’
Kılıçdaroğlu, referandum sonrası partisinin ilk grup toplantısında 16 Nisan referandumuyla ilgili mühürsüz zarfları geçerli sayan YSK Başkanı Güven’i istifaya çağırdı, ‘Hayır’ın yüzde 50’nin üzerinde olduğunu iddia etti. “Bütün yurttaşlarımın vicdanına sesleniyorum, bu referandum adil bir referandum muydu? Buna rağmen yılmadık, yılmayacağız, yolumuza devam edeceğiz” diyen Kılıçdaroğlu özetle şu mesajları verdi:
‘Adı mühürsüz seçim’
“YSK, yasaları çiğnemiştir, üstüne düşen görevi yapmamıştır, gücünü halktan, hukukun üstünlüğünden değil, belli bir siyasi otoriteden almaktadır. Siz, 11 kişi sizi oraya getiren iradenin temsilcisi olarak kendinizi görüp onların arzularına göre mi karar veriyorsunuz, yoksa anayasaya ve yasalara göre mi karar veriyorsunuz? Siz 11 kişi, kendinizi ne sanıyorsunuz da TBMM’nin üstünde bir güçle konumlandırıyorsunuz? Bu referandum şaibeli bir referandum. Şaibeyi besleyen de YSK’dır.
‘Mühür bir güvencedir’
“Yani diyor ki, ‘Maçın ortasında talimat gelirse hem maçın hakemini hem oyunun kurallarını değiştiririm’ diyor. Var mı böyle bir adalet sistemi? Hakim, yargıç dediğiniz kişi hukukun üstünlüğüne göre karar verir. O koltuklardan ineceksiniz aşağıya, ineceksiniz. Mühür, sözün bittiği yerdir. Mühür, insanlık tarihi kadar eskidir. Mühür aynı zamanda bir güvencedir.”
‘Atı çalan hırsızlar’
“Bu seçimin adı mühürsüz seçimdir, mührü yoktur. Sağlıklı iradesi yoktur, milli irade tecelli etmemiştir burada, milli irade sabote edilmiştir, sabote edenler de birilerinden talimat alanlar ve kendilerine yargıç diyenlerdir. Bu seçim mühürsüz seçimse, hiç kimse unutmasın söylenecek söz bitmemiş demektir, mühür yoksa sözümüz bitmemiştir. Şunu da kimse unutmasın, Üsküdar’a geçen, çalınan atını geri alan Köroğlu’dur, başkası değil. Tarih çalınan atını geri alan Köroğlu’nu yazar. Tarih, atı çalan hırsızları asla yazmaz.”
‘Meşruiyeti tartışmalı’
“Meşruiyeti tartışmalı olan bir anayasa değişikliğini referanduma götürdük. Demokrasiyi reddeden bir anayasa değişikliği yürürlükte olabilir ama meşruiyeti tartışılır. 1982 Anayasası’nın meşruiyeti tartışılıyor. Yürürlükte olabilir ama meşruiyeti hep tartışmalı olacaktır. 1982 Anayasası’na yüzde 91,4 evet çıktı. O dönemde baskılar vardı, Evren ve komutanlar vardı. Bugünkü şartlarda olduğu gibi. 1982 Anayasası oylanırken, Kenan Evren, Çankaya İlkokulu’nda oyunu kullanır, sandıklar açılır, ‘hayır’ diyen bir pusulada şu not vardır: ‘Korku üzerine hakimiyet inşa edilemez, Mustafa Kemal Atatürk’. O dönemin koşulları ile bu dönemin koşulları aynı.”
Ülkücülere ve HDP’ye teşekkür
“Demokrasiye olan bağlılığımızla yüzde 50’nin üzerinde bir ‘hayır’ı sandıkta ifade ettik. Tek başına CHP’nin değil, bu başarı demokrasiyi savunan herkesin ortak başarısıdır. Saadet Partililere, mütedeyyin kardeşlerime, Vatan Partisi’ne, ÖDP’nin genel başkanına, bütün üst düzey yöneticileri hapiste olmasına rağmen HDP’ye ve yaşanan tüm acılara rağmen Doğu ve Güneydoğu’da hayır oyu kullanan vatandaşlarıma teşekkür ediyorum, Demokrat Parti’ye, Anavatan Partisi’ne, Doğru Yol Partisi’ne teşekkür ediyorum. Türkiye’nin bekasını her şeyin üzerinde tutan ülkücülere ve milliyetçilere teşekkür ediyorum. Bir ülkü etrafında birleştik ve gerçekten bir tarih yazdık. Bu tarih bir demokrasi tarihi, bir demokrasi destanıdır.”