Tam kapanma olacak mı? Vaka sayısı 40 bini geçen Türkiye’de 15 gün tam kapanma olur mu, tam kapanma kararı ne zaman alınır?

Türkiye’de vaka sayılarındaki artış sonrası uzmanlar özellikle İstanbul'daki yoğunluğa dikkat çekerek, tam kapanma uyarısı yapıyor. Sağlık Bakanlığı tarafından paylaşılan tabloya göre, semptom gösteren bin 424 kişiyle birlikte toplam 40 bin 806 yeni vaka tespit edildi. Son 24 saatte 176 kişi corona virüsünden hayatını kaybetti, toplam can kaybı 31 bin 713’e yükseldi. İyileşen 20 bin 817 kişiyle birlikte toplam iyileşen hasta sayısı 3 milyon 35 bin 43’e yükseldi. Toplam hastalarda zatürre oranının yüzde 3.6, toplam ağır hasta sayısının ise 2 bin 135 olduğu açıklandı. Türkiye genelinde yatak doluluk oranı yüzde 54.2, erişkin yoğun bakım doluluk oranı yüzde 63.2 ve ventilatör doluluk oranı yüzde 27.1 olarak duyuruldu. Peki, Türkiye’de tam kapanma olacak mı? Tam kapanma kararı ne zaman alınır?

TAM KAPANMA OLACAK MI?

İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu da salgında şu anda üçüncü pikin yaşandığını belirterek, geçen kasım ayındaki gibi büyük bir dalganın olmaması için özellikle 15-20 günlük süreçte herkesin çok hassas olmasını beklediklerini söyledi.

"Emin olun dünyanın en iyi salgınla mücadele eden ülkelerinden bir tanesiyiz. İstanbul'da sadece son 1 senede 6 bin 30 yatak ilave edildi, 8 tane hastane açıldı. Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki yönetimimiz, devletimiz sağlıkla ilgili hiç bize 'yok' dedirtmediler. Onun için bu konuda gerçekten toplum da bu uyumu gösterdiği sürece salgınla mücadelede başarısız olma şansımız yok. Tek tedirginliğimiz çok fazla hastanın hastaneye gelip yoğun bakımlarda kalması ve hayatlarını kaybetmesi. Şu anda kesinlikle üçüncü piki yaşıyoruz. Kasımda pozitif oranlarımız şu andakinden yaklaşık 7-8 puan yukardaydı ve yatışlarımız da şu andakinin yaklaşık iki katıydı. Trend halen daha yükselmeye devam ediyor. Onun için insanların, kasımdaki gibi gerçekten çok büyük bir dalga yaşamamamız için özellikle bu 15-20 günde çok hassas olmasını bekliyoruz. Esasen olağanüstü bir durumla karşı karşıyayız. Sağlık çalışanları da çok çaba, efor harcıyor. Emin olun aşılama çalışmaları da daha yüksek seviyeye ulaştıktan sonra yaz aylarına, haziran ayına çok rahat gireceğimizi öngörüyoruz. Toplumun ve sağlık çalışanlarının çabasının karşılığını inşallah alacağız."

Memişoğlu, İstanbul'un yoğun bakım doluluk oranlarında yüzde 64-65, normal yataklarda ise yüzde 62 bantlarında olunduğuna dikkati çekerek, bunun artmasının tehlikeli hale gelebileceğini vurguladı.

Kemal Memişoğlu, salgının geçen yılın mart-nisan ile kasım aylarındaki seyrine bakıp analiz yaptıklarını belirterek, "Bu analiz neticesinde de bunun birkaç hafta daha yükseleceğini, ondan sonra düşüşe geçeceğini öngörüyoruz. Tabii bu yükselmenin şiddeti ve süresi insanların uyumuna da bağlı. Bu çok önemli bir şey. En geç nisanın ortasından itibaren vaka sayılarındaki artışın düşeceğini öngörüyoruz ama bu kasımdaki ve marttaki simülasyonumuzun karşılığındaki öngörümüz. İnsanlar uyum gösterirse bu süreç daha da kısalabilir." ifadelerini kullandı.

"BUGÜNKÜ VAKALAR NİSAN'IN 10-15'İNDE HASTANELERE YANSIYACAK"

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Uzmanı, Bilimsel Danışma Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Akın, koronavirüste günlük vaka sayısı 40 bin bandına yükselirken, 'tam kapanma' tedbirinin gerekli olup olmadığını değerlendirdi. Akın, tam kapanmanın insanları sadece hafta sonu değil, belirli bir süre evlerinden çıkmasını engellemek olduğunu belirtti. Akın, "Bu sırada bazen sosyal destekler verebilirsiniz. Tam kapanmada belki kısıtlı bir süre alışveriş zamanlarına izin verilebilir. Öyle bir vaka artışıyla karşılaşırsınız ki, hastaneleriniz yatak kapasitelerini aşılma riski ile karşılaşırsınız ya da ölüm hızlarında beklenenden fazla artışlar gözlersiniz. Gelen insanlar hizmet alamayacak derecede zor durumda kalırlar ve siz tedavi edemeden dahi insan kaybı oluşur; bu durumda tam kapanma gerekli olabilir. Ama tam kapanmayla ilgili kriterleri iyi düşünmemiz lazım. Tam kapanma ülkede yaşayan insanlar için çok ağır bir durumdur. Şu anda Fransa, Almanya bazı bölgelerde uyguluyor; ama sosyal desteklere çok fazla ihtiyacınız vardır. O yüzden öncelikle biz kendimiz bu aşama gelmemeyi istemek zorundayız. Toplumdaki bireyler kendilerini koruyacak önlemleri alması lazım" diye konuştu.